"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/599 E., 2022/146 K.
Taraflar arasındaki katkı payı alacağı davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Davacı kadın vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; davalı adına evlilik birliği içinde 2 nolu meskenin 15.000,00 TL kredi kullanılarak satın alındığını, kredi ödemelerinin müvekkili tarafından yapıldığını, kredi ödemelerinde zorlandıkları için yeniden 30.000,00 TL kredi çektiklerini, işbu kredi ile ilk krediyi kapattıklarını, müvekkilinin taşınmazın edinilmesine katkısının olduğunu belirterek; müvekkili tarafından yapılan toplam 9.000,00 TL alacağın faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek cevap dilekçesinde; taşınmazın babası tarafından devredildiğini, evi anne ve babasının yaptığını, kredi kullanmak için 2005 yılında arkadaşına devrettiğini, krediyi anne ve babasından aldığı para ile kapatarak yeniden 2007 yılında devraldığını belirterek; davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 25.05.2016 tarih ve 2010/1202 Esas, 2016/368 Karar sayılı kararı ile, davanın değer artışından kaynaklı katkı payı talepli dava olduğu, evlilik süresince davacının hemşire, davalının ise polis memuru olarak görev yaparken işten atıldığı, taşınmazın ise davalı adına kayıtlı iken ... adına devir edildiği, bu kişi tarafından 14.03.2007 tarihinde tekrar davalı adına devredilerek halen taşınmazın davalı adına kayıtlı bulunduğu, hesap bilirkişisi 04.05.2016 tarihli hesap ek raporunda davacının taşınmazda 15.750,00 TL değer artış payının hesaplandığı, bu ek raporun dosya kapsamına da uygun bulunduğu ve taleple bağlı kalınarak karar verildiği gerekçesiyle; davanın kabulü ile, 9.000,00 TL alacağın karar tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 19.03.2019 tarih ve 2017/15089 Esas, 2019/2856 Karar sayılı kararı ile, tasfiyeye konu edilen 2 nolu meskenin evlilik birliği içinde 18.12.1997 tarihinde bedeli ödenerek davalının babasından satış yoluyla tapuda davalı adına tescil edildiği, evlilik birliği içinde 2005 yılında davalının yakın bir arkadaşı olan ve tanık sıfatıyla da dinlenen dava dışı ...'ya tapuda devredilip 2007 yılında tekrar davalı adına tescil gördüğü, iddia, savunma, tanık beyanları ve beyanları doğrular tapu devir-geri alım tarihleri, bu tarihlerle örtüşen kredi çekim ve kapatım tarihleri, kredi miktarlarını gösterir evraklar birlikte değerlendirildiğinde, 2005 yılındaki devrin dava dışı ... adına kredi çekip davacı ve davalı tarafından kullanılması için yapıldığı, dava dışı ... ile davalı arasında tapuda yapılan işlemlerin gerçek satış olmadığı; Mahkemece, taşınmazın edinme tarihi olarak 1997 yılı yerine 2007 yılının kabulü yerinde olmadığı gibi, tasfiyeye konu meskenle ilgisi olmadığı dosya kapsamından anlaşılan kredilerden yola çıkılarak yapılan hesabın hükme esas alınması da hatalı olduğu; tasfiyeye konu meskenin eşler arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde edinildiği, davacı kadının hemşire, davalı erkeğin polis memuru olarak evlilik birliği içinde çalışarak, sürekli ve düzenli gelir elde ettikleri, Mahkemece, davacının katkı oranı hesaplanıp bu oranın meskenin dava tarihi itibariyle değeriyle çarpılarak davacının katkı payı alacağı tespit edilmesi gerektiği belirtilerek davalı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile hükmün bozulmasına, davalı vekilinin bozma kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
1. Davacı kadının Karşıyaka 5. Aile Mahkemesinin 2020/17 Esas sayılı dava dosyası ile açtığı dava işbu dava dosyası ile birleştirilmiştir.
2. Mahkemenin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, asıl dava yönünden; 28.12.2020 tarihli hesap raporunda 2 nolu meskene davacı tarafın gelir ile katkısının hesaplamasında katkı payı alacağının 44.715,00 TL olduğunun bildirildiği; davanın değer artışından kaynaklı katkı payı talepli davadan ibaret olduğu, evlilik süresince davacının hemşire olarak görev yaptığı, davalının polis memuru olarak görev yaparken işten atıldığı, 04.05.2016 tarihli hesap ek raporunda yapılan inceleme ve değerlendirme sonucu davacının dava konusu taşınmazda 15.750,00 TL değer artış payının hesaplandığı, bu ek raporun dosya kapsamına da uygun bulunduğu ve taleple bağlı kalınarak karar verildiği gerekçesiyle; davanın kabulü ile, 9.000,00 TL katkı payı alacağının dava tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir.
3. Mahkemenin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, birleşen dava yönünden de; davanın kabulü ile, 10.000,00 TL katkı payı alacağının dava tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin 16.05.2023 tarih ve 2022/2304 Esas, 2023/818 Karar sayılı kararı ile, somut olayda, asıl dava hakkında verilen daha önce Yargıtay denetiminden geçtiği, kararın kanun yolu denetiminin "temyiz" olduğu, birleşen ek davasının da asıl dava Yargıtay denetiminde iken 09.05.2017 tarihinde açıldığı, Mahkemece asıl davaya yönelik itirazların temyize tabi olmaları nedeni ile Yargıtay ilgili Dairesince incelenmesi gerektiği, dosyanın asıl dava yönünden Yargıtay incelenmesine gönderilmek üzere Mahkemesine geri çevrilmesine gerektiği, birleşen ek davanın incelemesinin Bölge Adliye Mahkemesince yapılması amacıyla da, işbu dosyadan tefriki ile ayrı bir esasa kaydedilmesi gerektiği gerekçesiyle; dosyanın asıl dava yönünden temyiz incelemesine gönderilmek üzere Mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmiştir
B. Gerekçe ve Sonuç
Dairenin 29.11.2023 tarih ve 2023/6795 Esas, 2023/5743 Karar sayılı kararı ile, Mahkemece, bozmaya uyulduğu halde bozma gereklerinin tam olarak yerine getirilmediği, şöyle ki bozma ilamında taşınmazın 1997 yılında alındığı kabul edilerek taraf gelirleri toplanarak katkı payı alacağının hesaplanması gerekirken taşınmazla ilgisi olmayan kredilerden yola çıkılarak yapılan hesaplamanın hükme esas alınmasının hatalı olduğu belirtilmesine rağmen, Mahkemece, bozmada hatalı olduğu belirtilen raporun yeniden hükme esas alınarak karar verilmesinin hatalı olduğu, Mahkemece 19.03.2019 tarihli bozma ilamında belirtildiği şekilde, katkı payı alacağının hesaplanarak usuli kazanılmış haklar da gözetilerek karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olduğu belirtilerek davalı erkek vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile hükmün bozulmasına; davalı erkek vekilinin bozma kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
VI. KARAR DÜZELTME
A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran
Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
B. Karar Düzeltme Sebepleri
Davacı kadın vekili karar düzeltme dilekçesinde; bozma üzerine alınan raporla müvekkilinin alacağının 44.715,00 TL olduğunun tespit edildiğini, bozma kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, taşınmazın 1997 yılında alındığının kabul edilmesinin de hatalı olacağını, taşınmazın 2007 yılında bedeli ödenerek satın alındığını, tarafın kendi muvazaasına dayanamayacağını belirterek kararının düzeltilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, usuli kazanılmış hak, bilirkişi raporunun bozmaya uygun olup olmadığı, hukuki nitelendirme noktasında toplanmaktadır. Dava, katkı payı alacağı istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 26 ncı maddesi, 33 üncü maddesi, 190 ıncı maddesi, geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 440 ıncı maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı maddesi, 179 uncu maddesi, 202 nci maddesi; 4722 sayılı Türk Medenî Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 10 uncu maddesi; 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin 152 nci maddesi, 153 üncü maddesi, 170 inci maddesi, 186 ncı maddesinin birinci fıkrası, 189 uncu maddesi, 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 146 ncı maddesi, 544 üncü maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 146 ncı maddesi, 646 ncı maddesi; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 09.05.1960 tarih ve 1960/21 Esas, 1960/9 Karar sayılı kararı.
3. Değerlendirme
1. Yargıtay kararının düzeltilmesi 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle bozulmuş olup, karar düzeltme istemi 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Karar düzeltme talebinin REDDİNE,
1086 sayılı Kanun 442/son ve 4421 sayılı Kanunun 2 ve 4/b-1 maddeleri delaletiyle takdiren 2.320.00 TL para ceza ile 891.50 TL karar düzeltme ret harcının düzeltme isteyenden tahsiline,
04.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
...