Logo

2. Hukuk Dairesi2024/2132 E. 2024/5333 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanmış eşler arasındaki çocukla kişisel ilişkinin kaldırılıp kaldırılmayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Çocukların üstün yararı gözetilerek ve anne ile çocuklar arasında kurulu kişisel ilişkinin kaldırılmasının çocukların menfaatine aykırı olduğuna dair herhangi bir delil bulunmadığı değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/2868 E., 2023/3043 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm tesisine

İLK DERECE MAHKEMESİ : Beyşehir 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/494 E., 2023/325 K.

Taraflar arasındaki çocukla kişisel ilişkinin kaldırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesine davanın kısmen kabulüne, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine karar verilmiştir.

Kararın davalı (anne) vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı (baba) vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı baba vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Beyşehir 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/202 Esas, 2022/289 Karar sayılı kararı ile boşandıklarını, boşanma kararı ile çocuklarla davalı anne arasında kişisel ilişki tesisine karar verildiğini, müvekkili tarafından davalının çocuklarla görüşmesinin hiç bir zaman engellenmediğini, davalı ve davalının yeni eşi tarafından müvekkili hakkında 11 adet CİMER başvurusu olmak üzere karakol şikayetleri ile müvekkiline iftiralar atılarak, müvekkilinin itibarının karalanmaya çalışıldığını, davalının bu davranışlarının ortak çocukların huzurunu tehlikeye atarak çocukların psikolojik olarak travma yaşamalarına sebep olduğunu, çocukların idrak çağında olmaları nedeniyle bu durumu bildiklerini ve davalı anne ile görüşmek istemediklerini belirterek, ortak çocuklar ile davalı anne arasındaki kişisel ilişkinin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı anne vekili cevap dilekçesinde özetle; anne olarak her durumda çocuklarının yararını gözettiğini, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü iddiaların gerçeği yansıtmadığını, davacının ortak çocuklarla kişisel ilişki konusunda sorun çıkardığını, bu nedenle CİMER ve Kahramankazan İlçe Emniyet Müdürlüğüne şikayetlerde bulunduğunu, ortak çocuklar yanındayken davacının sürekli çocukları arayarak kendisine karşı olumsuz talimatlar verdiğini, çocukları baskı altına aldığını, kendisi ile çocuklar arasındaki kişisel ilişkinin kaldırılmasının çocuklar üzerinde olumsuz etki yaratacağını belirterek, davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosyaya sunulan sosyal inceleme raporları, ortak çocukların ve tanıkların beyanları birlikte değerlendirildiğinde; davalı anne ve çocuklar arasında kurulan kişisel ilişkinin tamamen kaldırılması talebinin çocukların yüksek menfaatine olmayacağı, çocuklar İbrahim ve Kağan yaşanan olaylardan dolayı annelerine duydukları kırgınlık ile anneleriyle görüşmek istemediklerini beyan etmiş iseler de anneleri ile bağlarının kopmaması ve çocukların gelişim dönemlerinde annelerine de ihtiyaçlarının bulunduğu kgerekçesiyle çocuklar ile davalı anne arasında kurulmuş olan kişisel ilişki tesisinin tamamen kaldırılması talebinin reddine ve çocuklarının anneleri ile arasında belli bir uyum seviyesine ulaşana kadar ortak çocuklar ile davalı anne ile arasında; her ayın 1. ve 3. haftası cumartesi günleri sabah saat 10.00’dan, cumartesi günü saat 17.00’ye kadar, dini bayram günlerinin 2. günü saat 10.00’dan aynı gün saat 17.00’ye kadar yatısız olmak üzere kişisel ilişki tesisine, ...'ın ise yaşı, kişisel gelişimi, sağlık durumu, yaşı itibariyle anneye olan ihtiyacı dikkate alınarak anne sevgisine ve ilgisine daha çok ihtiyaç duyduğu yaşta olduğundan adı geçen çocuk ile davalı anne ile arasında; her ayın 1. ve 3. haftası cumartesi günleri sabah saat 10.00’dan, pazar günü saat 17.00’ye kadar, dini bayram günlerinin 2. günü saat 10.00’dan 3. günü saat 17.00’ye kadar, her yıl 1 ağustos sabah saat 10.00’dan, 30 ağustos akşamı saat 17.00’ye kadar, her yıl yarı yıl (sömestr) tatilinin ilk haftası pazartesi günü saat 10.00’dan, aynı hafta pazar günü saat 17.00’ye kadar yatılı olmak üzere kişisel ilişki tesisine, davacı lehine 9200.00 TL maktu vekalet ücretine, yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı anne vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı anne vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın kısmen kabul kısmen reddedildiğini, bu nedenle yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden kısmen kabul kısmen redde göre karar verilmesi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiği yönünden kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile çocukların boşanma sürecinde anne-baba arasında yaşanan çekişmeden olumsuz etkilendikleri ve bu nedenle davalı anneye karşı olumsuz tavır takındıkları, dosya kapsamında annenin kişisel ilişki hususundaki yükümlülüklerine aykırı davrandığı, çocukları ihmal veya istismar ettiği hususunda herhangi bir delil bulunmadığı, velâyet ve kişisel ilişkinin düzenlenmesinde öncelikle çocuğun üstün yararının gözetilmesi, çocuğun üstün yararının yanısıra annelik ve babalık duygularının tatmininin de göz önünde bulundurulması gerektiği gözetilerek, çocuklar ile davalı anne arasındaki mevcut kişisel ilişkinin çocukların menfaatine aykırı olduğu yönünde herhangi bir delil bulunmaması nedeniyle, davalı vekilinin davanın kısmen kabulüne yönelik istinaf başvurusunun kabulüne, yeniden hüküm tesisine ve davanın reddine, sair istinaf sebeplerinin incelenmesine yer olmadığına dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı baba vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı baba vekili özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı olduğunu, davalının sadece vekalet ücreti ve yargılama giderine ilişkin istinafının bulunduğunu, işin esasına yönelik istinaf başvurusunun bulunmadığını belirterek davanın reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davalı anne ile ortak çocuklar arasında kişisel ilişkinin kaldırılması şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 323 üncü ve 324 inci maddeleri. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin 12 nci maddesi. Çocuk Haklarına Dair Avrupa Sözleşmesi'nin 3 üncü ve 6 ncı maddeleri. 6100 sayılı Kanun'un 370 inci ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.