"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1134 E., 2023/989 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Batman 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/682 E., 2022/148 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, davacı erkeğin ölümü sebebiyle boşanma davası konusuz kaldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, davalı kadının boşanmaya neden olan olaylarda kusurlu olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Kararın davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı erkek vekili tarafların anlaşmalı boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiş, davalının kabul etmemesi üzerine sunduğu çekişmeli dava dilekçesinde; davalının haber vermeden bir kaç kez evi terk edip şehir dışına gittiğini, müvekkilinin sağlık sorunları yaşayarak felç geçirdiğini, davalının, müvekkilinin hastalığın da ilgilenmediğini, müvekkiline bağırdığını, psikolojik şiddet uyguladığını, müvekkiline bakması karşılığında maaş ve ev verilmesini istediğini aksi halde bakmayacağını söylediğini, devamında ise ortak konutu terk ettiğini, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine 20.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Davacı erkek 20.03.2020 tarihinden vefat etmiş, mirasçıları davaya devam etmiştir.
II. CEVAP
Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde; davacının iddialarının asılsız olduğunu ve kabul etmediklerini, davacının amacının müvekkilini yıldırmak, terke zorlamak ve haklarını vermemek olduğunu, müvekkilinin dışlandığını beyanla davanın reddine, müvekkili lehine aylık 1.500,00 TL tedbir nafakasına karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı kadının, hasta olan davacı eşi ile yeterince ilgilenmediği, bakması karşılığında ondan para istediği, eşini azarladığı, evi terk ettiği ve davacı erkeğin bakımının çocukları tarafından sağlandığının tanık anlatımlarıyla sabit olduğu, davalı kadının boşanmaya sebep olan olaylarda kusurlu olduğunun anlaşıldığı gerekçesi ile davacı ... yargılama sırasında vefat ettiğinden konusuz kalan boşanma ve boşanmanın fer'ileri niteliğindeki maddî ve manevî tazminat talepleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalı kadının evlilik birliğinin sarsılmasına yol açan olaylarda 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 181 inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince kusurlu olduğunun tespitine, tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydıyla dava tarihinden erkeğin ölüm tarihine kadar davalı kadın lehine aylık 400,00 TL tedbir nafakasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı kadın vekili, kusur belirlemesi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı erkeğin 20.03.2020 tarihinde vefatı üzerine mirasçıların davaya devam edeceklerini bildirdikleri, kusur belirlemesi yönünden davaya devam edildiği, dinlenen tanıkların anlatımlarına göre davalı kadının, İlk Derece Mahkemesince kabul edilen kusurlu davranışlarının sabit ve boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olduğunun anlaşıldığı, İlk Derece Mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi ile davalı kadın vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı kadın vekili, kusur belirlemesi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasındaki boşanma davasında evlilik davacı erkeğin ölümü ile sona ermiş ise de, mirasçıların davaya kusur belirlemesi yönünden devam etmeleri nedeniyle sağ kalan davalı kadın eşin ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte kusurlu bir davranışının ispatlanıp ispatlanmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 181 inci madesi; 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
16.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.