Logo

2. Hukuk Dairesi2024/262 E. 2024/7765 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kusur belirlemesinin, hükmedilen yoksulluk nafakası ve maddi-manevi tazminatın miktarının doğru olup olmadığı hususunda yaşanan anlaşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu, davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin bozma için yeterli olmadığı gözetilerek, istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1288 E., 2023/1739 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kırşehir 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/362 E., 2022/147 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile boşanma ve fer'ilerine karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; davalının, sinirli ve agresif davrandığını, müvekkiline saygı ve ilgi göstermediğini, hakaret ettiğini, davalının ailesinin geçimine gerekli desteği göstermediğini ve yalnız bıraktığını, psikolojik şiddet uyguladığını, davalının iddialarını kabul etmediklerini, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, çocuklar lehine ayrı ayrı aylık 500,00 Euro iştirak nafakasına, müvekkili lehine aylık 750,00 Euro yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde; davacının iddialarının asılsız olduğunu ve kabul etmediklerini, davacının müvekkiline ilgisiz davrandığını, hakaret ettiğini, müvekkilin ailesine saygı göstermediği gibi hakaret etiğini ve müvekkili ile olan ilişkilerini engellediğini, birlik sorumluluklarını yerine getirmediğini, müvekkilini ortak evden kovduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalının, davacıya hakaret ettiği, başkalarının yanında davacının gururunu kırıcı hareketlerde bulunduğu, psikolojik şiddet uyguladığı, parasal konularda baskı yaptığı ve davacının kök ailesine para verdiği yönünde ithamda bulunduğu bu şekilde davacıya ekonomik şiddet uyguladığı, davalının ise iddialarını ispat edemediği, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalının tam kusurlu olduğu, tespit edilen ekonomik sosyal durumuna göre boşanma nedeniyle yoksul duruma düşecek olan, mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen ve boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan davacı lehine, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, evliliğin süresi, yeniden evlenme şansı, paranın satın alma gücü, mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı, kişilik haklarına yapılan saldırının ağırlığı ve hakkaniyet kuralları dikkate alınarak yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminata karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, davacı lehine aylık 5.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 30.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminata, ortak çocuklar ergin olduğundan talep edilen tedbir ve iştirak nafakası talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili; kusur belirlemesi, davacı kadın lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ve miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davalı erkek vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili; kusur belirlemesi, davacı kadın lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ve miktarları yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı, davacı kadın lehine tedbir ve yoksulluk nafakası verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu ve 175 inci maddesi; 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.