Logo

2. Hukuk Dairesi2024/2872 E. 2024/6387 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Evliliğin nisbi butlan nedeniyle iptali, boşanmaya sebep olan olaylarda kusur durumu, yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu uyuşmazlık konusudur.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanabilir hukuk kuralları değerlendirilerek, yerel mahkeme kararının usul ve esasa uygun olduğu gerekçesiyle istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/160 E., 2024/196 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ: Niğde 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/920 E., 2023/587 K.

Taraflar arasındaki evlenmenin iptali ve karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince evlenmenin iptali talebinin reddine, erkek ve kadının evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı erkek vekili dava ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; Türk örf ve geleneklerine göre evlenmeden önce kız tarafının bakire olmasının beklendiğini, davalı kadının bu hususta mantıklı açıklama yapamadığını, muayene olmayı da kabul etmediğini, müvekkili açısından davalı kadının bakire olmamasının evlilik birliğini çekilmez hale getirdiğini, en son olarak yaşadıkları tartışma sonrası kadının evden ayrıldığını, kadının müvekkiline ve müvekkilinin babasına hakaret ettiğini iddia ederek; davalı kadının sağlık kuruluşuna sevki ile hymenin mevcut durumu varsa yırtığın durumu hakkında kapsamlı rapor tanzimi düzenlenerek öncelikli olarak evliliğin nispi butlan nedeniyle iptaline karar verilmesini aksi halde tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı olarak boşanmalarına evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı olarak boşanmalarına karar verilmesini, müvekkili yararına 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki iddiaların asılsız ve gerçek dışı olduğunu, davacı erkeğin evliliğin ilk günlerinde ve hastalandığı dönemde müvekkiline destek olmadığını, ilgisiz ve yalnız bıraktığını, fiziksel şiddet uyguladığını, ailesinin evlilik birliğine müdahale ettiğini babasının ve ağabeyinin ''oğlumla anlaşıyorsan, anlaş anlaşamıyorsan boşanın'' dediğini ve müvekkilinin üzerine yürüdüğünü ve davacı erkeğin bu duruma sessiz kaldığını, davacının ve ailesinin bu davranışları devam ettiği için müvekkilinin babasının evine dönmek zorunda bırakıldığını, ardından davacının babası tarafından sosyal medya üzerinden "babanın evinde alırsın soluğu pezevengin sıpası" şeklinde paylaşım yapıldığını ve davacının babasının müvekkilinin babasını mesaj yoluyla tehdit ettiğini, iddia ederek asıl davanın reddine karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacı vekili dava dilekçesiyle, müvekkili ile davalının evlenmelerinin ardından yaşadıkları ilk cinsel birleşmede davalıdan her hangi bir iz veya emare gelmediğini, davalının bakire olmamasının birlikte yaşamayı davacı taraf için çekilmez duruma getirecek nitelikte önemli olması nedeniyle davacının evlilik iradesinin yanıltılmak suretiyle sakatlandığını ileri sürerek nisbi butlanla evliliğin iptaline karar verilmesini istediği, davalı asilin 07.09.2023 tarihli isticvap beyanı ile sabit olduğu üzere taraflar arasında evlenmenin ardından cinsel birleşmenin tam anlamıyla sağlandığı hususunda ihtilaf bulunmadığı, Nevşehir Devlet Hastanesi'nin 15.10.2021 tarihli raporu ile kadının kızlık zarının cinsel ilişkiye rağmen bozulmadığını yani hymenin esnek yapıda olduğu anlaşılmış olup, davacı erkek tarafından davalının evlenmeden önce cinsel birliktelik yaşadığı ve bakire olmadığı'nın kanıtlanamadığı, evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların evlendiği gece ilk kez cinsel birliktelik yaşadıkları ancak davalı kadında hymen yırtılmasına bağlı olarak herhangi bir kanama meydana gelmediği, söz konusu hususu davacı erkeğin kendi örf ve kültürel değerleri uyarınca önemseyerek davalı kadına sorduğu ve davalı kadının ise neden böyle olduğunu bilmediğini beyan ettiği, dinlenen tanık beyanları ile sabit olduğu üzere söz konusu durum nedeniyle evliliklerinin ilk günlerinde bu durum nedeniyle problemler yaşandığı ve komşuların evliliğin 1. ve 2. günü tarafların tartışma sesleri ile davalı kadının sürekli ağlama seslerini duymuş olduğu, davacı tanığı ...'in ifadesinden anlaşıldığı üzere davacı erkeğin davalı kadını hymende kanama olmaması sebebiyle hastaneye muayeneye götürmek için ikna etmeye çalıştığı, ancak muayene talebinde bulunurken davalı kadına olumsuz isnatlarda bulunduğu ve bağırıp çağırarak tartışma ortamı yarattığı, bu hali ile kadının manevî bütünlüğüne saldırıda bulunduğu, nitekim davalı erkeğin Niğde Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2021/10092 Soruşturma numaralı dosyasındaki ifadesinde "Neden kan gelmedi, bunu daha önce neden söylemedin, sen benim gururumla oynadın, senin için o kadar masraf yaptım, o kadar borcun altına girdim, kız olmadığını baştan deseydin de uğraştırmasaydın" şeklinde ikrar mahiyetinde beyanının bulunduğu ve bu hali ile davalı erkeğin davacı kadın aleyhine evlenmeden başka erkeklerle cinsel birliktelik yaşadığı yönünde ithamlarda bulunmak suretiyle psikolojik şiddet uygulandığı, davacı erkeğin sakince düşünerek ve güzellikle konuşarak davalı kadını muayeneye götürebilecek ve böylece mahkememizce aldırılan rapor ile sabit olduğu üzere kadının hymen yapısının esnek olduğunu anlayabilecek imkanı varken bunu yerine getirmediği ve evliliğin henüz 3. günü salt kafa dağıtmak amacıyla şehir dışına iş için giden abisi Halil ile birlikte Antalya iline seyahat ettiği ve 3 gün sonra geri döndüğü, bu süreçte davalı kadını evliliğin henüz ilk günlerinde manevi yönden yalnız bıraktığı ve Niğde iline dönmesinin ardından ilgisiz tutumunu devam ettirdiği ve davalı kadın hasta olmasına rağmen ilgilenmediği, babasının tarafların ortak konutlarına gelerek ''benim oğlumla anlaşamayacaksan babanın evine dön'' gibi söylemlerde bulunduğu ve davacı erkeğin söz konusu müdahaleye sessiz kaldığı, erkeğin babasının davalı kadının babasına "dul kızını bana kakaladın, kızın kız değil, al götür, istemiyoruz" şeklinde söylemlerde bulunduğu ve davacı erkeğin bu müdahaleye de sessiz kaldığı, tarafların babaları arasında karşılıklı hakaret ve darp eylemleri yaşandığı, erkeğin davacı kadının kasıklarına tekme atmak suretiyle fiziksel şiddet uyguladığı, kadın eşin ise; davacı erkeğin ailesinin tarafların ortak konutlarına ziyaret için gelmek istediği, ancak davalı kadının hasta olduğunu bahane ederek ve evlilik hazırlığı sırasında aileler arasında meydana gelen karşılıklı sorunlar nedeniyle davacı erkeğin ailesini kabul etmediği ve davacının annesi ve babasını kastederek "... ve ... 'den nefret ediyorum. Evime gelmesinler" şeklinde söylemde bulunduğu evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesinde erkek eşin ağır kadının ise az kusurlu olduğu boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği gerekçesi ile asıl davanın kısmen kabulü ile, evliliğinin nispi butlan nedeniyle iptali talebinin reddine, erkeğin boşanma davası ile kadının karşı davasının kabulü ile, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında erkek eşin ağır kusurlu olduğundan tazminat taleplerinin reddine, kadının tedbir nafakası talebinin reddine, kadın lehine 40.000,00 TL toptan yoksulluk nafakasına ve kadın yararına 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; nispi butlan sebebi ile evliliğin iptaline ilişkin verilen ret kararının yerinde olmadığını, kadının evlilikte kusurlu olduğunu, kadının kabul edilen davası, kadın lehine hükmedilen toptan nafakası, tazminatlar ve reddedilen tazminat talepleriyönlerden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; evlilikte müvekkilinin kusurunun olmadığını, hükmedilen nafaka ve tazminatlar, asıl dava yönünden hükmedilen vekâlet ücreti yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile; tarafların istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı-davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı-davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, evliliğin nisbi butlan sebebiyle iptali için gerekli yasal koşulların mevcut olup olmadığı, kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, toptan hükmedilen yoksulluk nafakası, kabul ve reddedilen tazminatlar ve vekâlet ücreti noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 323 üncü ve 326 ncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı ve 149 uncu, 150 nci ve 151 inci, 4 üncü maddeleri. 166 ncı, 174 üncü, 175 inci ve 176 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.