"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1521 E., 2023/2104 K.
KARAR : Başvurunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Altıntaş Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2016/131 E., 2022/14 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesi ile; tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 165 ncı maddesi gereğince boşanmalarına, 50,000,00 TL maddî, 50,000,00 TL manevî tazminata, 600,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesi ile; davacının hiç bir sebep yokken ortak haneyi terk ettiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının akıl hastası olduğu ve bu hastalığının evlilik birliğini çekilmez hale getirdiği, davalının akıl hastalığının tedavisinin mümkün olmadığı işbu durumun dosyamız içerisine ibraz edilen adli tıp raporu ve diğer raporlar ile sabit olduğu, davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 165 ncı maddesi gereğince boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin davacı anneye verilmesine, davalı baba ile aralarında kişisel ilişki tesisine, davalı baba ile ortak çocuk arasında aynı şehirde bulunmaları halinde her ayın 1. ve 3.haftasının cumartesi günleri sabah saat 09.00'dan pazar akşamı saat 17.00'ye kadar, dini bayram günleri bayramın 2.nci günü sabah saat 09.00'dan 3.günü saat 17.00'ye kadar, her yıl 1 Temmuz sabah saat 09.00'dan 20 Temmuz akşam saat 17.00'ye kadar, ayrı şehirlerde bulunmaları halinde, her yıl 20 temmuz sabah saat 09.00 'dan 20 Ağustos akşam saat 17.00'ye kadar, dini bayram günleri bayramın 2.nci günü sabah saat 09.00'dan 3.günü saat 17.00'ye kadar, anneler ve babalar gününde annenin veya babanın doğum gününde sabah saat 09.00'dan aynı gün saat 17.00'ye kadar, ortak çocuğun doğum gününde sabah saat 09.00'dan aynı gün akşam saat 17.00'ye kadar tek yıllarda babada çift yıllarda annede olmak üzere ortak çocukla baba arasında kişisel ilişki tesisine, davacının maddî ve manevî tazminat talebinin akıl hastalığı bulunan davalıya kusur yüklenemeyeceğinden reddine, dava tarihinden itibaren aylık 200,00 TL tedbir nafakası, boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 150,00 TL artırılarak aylık 350,00 TL yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, aylık 100,00 TL tedbir nafakası, boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren aylık 250,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraflar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı kadın vekili; kişisel ilişki, iştirak ve yoksulluk nafakası miktarları, kusur belirlemesi, maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddi yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
2.Davalı erkek vekili; davanın kabulü yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosyadaki yazılar, kararın dayandığı deliller ile kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri ile re'sen bakılacak kamu düzenini ilgilendiren hususlar dikkate alındığında, İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, gerekçesi ile tarafların istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı kadın vekili; kusur belirlemesi, maddî ve manevî tazminatların reddi, yoksulluk ve iştirak nafakası miktarları, yatılı kişisel ilişki tesisinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı erkek vekili; davanın kabulünün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından 4721 sayılı Kanun'un 165 inci maddesinde düzenlenen akıl hastalığına dayalı olarak açılan boşanma ve fer'îleri istemine ilişkin davada boşanma davasının kabulü kararının yerinde olup olmadığı, kadın yararına nafaka ile tazminat şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği, nafaka miktarları, baba ile ortak çocuk arasındaki kişisel ilişkinin çocuğun üstün yararına olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 165 inci ve 169 uncu maddeleri, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci, 182 nci, 324 üncü, 327 nci, 328 inci, 329 uncu, 330 uncu ve 336 ncı maddeleri. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı erkek vekilinin tüm, davacı kadın vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Velâyeti davacı kadına bırakılan ortak çocuk ... 17.08.2009 doğumludur. Kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun, sağlık, eğitim ve ahlak, bakımından yararları esas alınmalıdır (4721 sayılı Kanun md. 182/3). Davalı babanın dosyaya yansıyan sağlık durumu ve 4721 sayılı Kanun'un 405 inci maddesine göre kısıtlanması dikkate alındığında baba ile ilgili psikiyatri uzmanından ortak çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasının çocuk için sakınca teşkil edip etmeyeceği, kişisel ilişki kurulmasına engel hal olmaması halinde, ilişkinin refakatçi eşliğinde olması gerekip gerekmediği araştırılmadan kurulan kişisel ilişki çocuğun menfaatine uygun bulunmamıştır. Mahkemece ortak çocuk ile baba arasında "aynı şehirde bulumaları hali" ve "ayrı şehirde bulumaları hali" için ayrı ayrı değişen ve kendi içinde çelişki oluşturacak şekilde ayrıca "anneler ve babalar gününde annenin veya babanın doğum gününde sabah saat 09.00'dan aynı gün saat 17.00'ye kadar, ortak çocuğun doğum gününde sabah saat 09.00'dan aynı gün akşam saat 17.00'ye kadar tek yıllarda babada çift yıllarda annede olmak üzere" şeklinde infazda tereddüt oluşturacak şekilde kişisel ilişki düzenlenmiştir. Günümüzdeki ulaşım araçlarının kolaylığı dikkate alındığında kişisel ilişki tesisinde aynı yer, ayrı yer ayrımı yapılması doğru olmadığı gibi infazda tereddüt oluşturacak şekilde kişisel ilişki tesisi doğru görülmeyip bozmayı gerektirmiştir.
3.Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davacı kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece 4721 sayılı Kanun'un 175 inci maddesi ve " hakkaniyet ilkesi" ile ilgili 4 üncü maddesinin de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının kişisel ilişki tesisi ve yoksulluk nafakası yönlerinden ORTADAN KALDIRILMASINA,
2.Yukarıda (3.) ve (4.) bentlerde gösterilen sebeplerle İlk Derece Mahkemesi kararının kişisel ilişki tesisi ve yoksulluk nafakası yönlerinden BOZULMASINA,
3.Davalı erkeğin tüm, davacı kadının sair temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıdaki temyiz giderinin Mustafa'ya yükletilmesine,
Peşin alınan harcın istek halinde yatıran Hesna'ya iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
16.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.