Logo

2. Hukuk Dairesi2024/3158 E. 2024/7797 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kısıtlı adına kayıtlı taşınmazların vasi tarafından pazarlıkla satışı işleminin geçersizliği nedeniyle tapu iptali ve tescil davasının açılabilmesi için gerekli dava şartının var olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı vasisinin, kısıtlı adına dava açabilmesi için vesayet makamından izin alması gerekirken bu iznin alınmadığı gözetilerek, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/378 E., 2023/871 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile esas hakkında yeniden hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/230 E., 2021/64 K.

Taraflar arasında görülen önceki vasi tarafından kısıtlı adına kayıtlı dava konusu taşınmazların pazarlık usulü ile davalıya satışının yapıldığı, oysa vesayet makamı tarafından vasiye bu şekilde bir yetki verilmediği, vesayet görevinin kötüye kullanıldığı ileri sürülerek tapu iptali ve tescil, bunun mümkün olmaması halinde tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince tapunun terkin ve tescil işleminin iptaline yönelik davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine, davacının ikincil el atma nedeniyle talep edilen kamulaştırma bedelin artırılması yönündeki talep yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Kararın davacı mirasçıları vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı vasisi ... ile ... arasında Adıyaman İli, ... İlçesi, ... Köyü, 121 ve 158 parsel sayılı taşınmazların satışının pazarlık usulü ile yapıldığını, ... tarafından davacı vasisi ...'a yapılan kamulaştırma işlemlerini kısıtlının lehine yürütmek için yetki verildiğini, oysaki dava konusu taşınmazların satışının pazarlık usulü gerçekleştiğini, pazarlık usulü yapılan satışlarda talebin denetim makamının onayına sunulması gerektiğini, dava konusu işlemde denetim makamının onayının alınmadığını, bu nedenle yapılan işlemin hukuka aykırı olduğunu ve iptalinin gerektiğini, dava konusu taşınmazlar üzerinde yol yapım çalışmaları başlatıldığını, aynı yol üzerinde aynı vasıftaki arazilere dönüm başına 70.000,00 TL'den fazla değer biçilirken, dava konusu taşınmazlara bunun yarı oranında değer biçildiğini, bu nedenlerle davanın kabulü ile müvekkil vasisi ... ile ... arasında pazarlık usulü yapılan satış işleminin iptaline, bu mümkün olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL'nin el atma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müvekkile ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Dava dilekçesi davalı tarafa tebliğ edildiği, davalı tarafından cevap verilmediği görülmüştür.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; "Davanın denetim makamının onayı olmadan vesayet makamı tarafından verilen satış izni kararı ile yapılan kamulaştırma nedeniyle satış işlemi ile tapu terkin ve tescil işleminin iptali, kabul edilmemesi halinde kamulaştırma bedelinin artırılmasına yönelik olduğu anlaşılmıştır.

Türk Medeni Kanunu'nun velâyet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 25/2 maddesinde "Ancak, satışa çıkarılacak malların özel durumları, nitelikleri veya değerlerinin azlığı gözönüne alınarak taşınırlarda vesayet makamı, taşınmazlarda ise vesayet makamı satışa karar verdikten sonra denetim makamı pazarlıkla satışa karar verebilir." şeklinde düzenleme yapılmıştır. Aynı tüzüğün 27. maddesinde ise "Pazarlıkla satış, vesayet makamının gözetimi altında ve bu işle görevlendirdiği memur tarafından vasi de hazır olduğu halde yapılır...

Pazarlıkla yapılacak ihaleye en az üç istekli davet edilir. İsteklilerle yapılan pazarlık sonucu ihale en yüksek bedeli verene yapılır..." şeklinde düzenleme yapılmıştır.

Kamulaştırma Kanunu'nun 8.maddesinde "İdare, kıymet takdir komisyonunca tespit edilen tahmini bedeli belirtmeksizin... pazarlıkla satın almak veya ... istediğini resmi taahhütlü bir yazıyla malike bildirir.

Malik veya yetkili temsilcisi tarafından, bu yazının tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde, kamulaştırmaya konu taşınmaz malı pazarlıkla ve anlaşarak satmak veya ... idareye başvurulması hâlinde, komisyonca tayin edilen tarihte pazarlık görüşmeleri yapılır,...anlaşmaya varılması hâlinde, yapılan bu anlaşmaya ilişkin bir tutanak düzenlenir ve anlaşma konusu taşınmaz malın tüm hukuki ve fiili vasıfları ile kamulaştırma bedelini, malikin kimlik bilgilerini ve taşınmazların tapuda tesciline veya terkinine dair kabul beyanlarını da ihtiva eden tutanak, malik veya yetkili temsilcisi ve komisyon üyeleri tarafından imzalanır. Bu tutanak malikin ferağ beyanı ve tapuda idare adına yapılacak tescilin hukuki sebebi sayılır.

Anlaşma olmaması veya ferağ verilmemesi halinde bu Kanunun 10 uncu maddesine göre işlem yapılır." şeklinde düzenleme yapılmıştır.

Somut olayda; Her iki yasal düzenleme incelendiğinde, içeriğinde "pazarlık " ifadesi geçiyor ise de denetim makamının incelemesine tabi olan pazarlık usulünün Türk Medeni Kanunu'nun velâyet,Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 25 ve 27. maddelerinde düzenlenen pazarlık usulü olduğu, Kamulaştırma Kanunu'nda geçen pazarlık görüşmelerinin ise kendine özgü bir düzenleme olduğu anlaşılmak ile birlikte ... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2016/97 Esas sayılı dosyası ile vasiye verilen yetki ile yapılan işlemlerin usulüne uygun olduğu denetim makamının onayının gerekli olduğuna ilişkin yasal düzenleme bulunmadığı anlaşılarak kısıtlı ... adına vasi ... ile ... arasında kamulaştırma işlemi nedeniyle yapılan satış işlemi ile tapunun terkin ve tescil işleminin iptaline yönelik davanın hukuki yarar nedeniyle reddine karar verilmiştir.

Davalı idarece dava konusu taşınmaz ile ilgili kamulaştırma kararı alındığını, 2942 sayılı Kamulaştırma Yasasının 4650 sayılı yasa ile değişik 8. maddesine göre öncelikle pazarlıkla satın alma usulü denendiğini, komisyona kamulaştırılacak taşınmazın değeri takdir edildiği, uzlaşma komisyonu kurulduğu ve mülk sahibinin kısıtlı olması nedeniyle vasi ile kamulaştırmaya konu taşınmazı pazarlıkla satmak hususunda iradesini bildirmek ve uzlaşma komisyonu ile pazarlık görüşmeleri yapmak üzere bildirimde bulunulduğu vasi tarafından vesayet makamından alınan yetki ile mülk sahibi adına pazarlık görüşmesine katıldığı dolayısı ile kamulaştırma işleminin satın alma usulü ile kamulaştırma işlemleri tamamlandığı anlaşılarak davacının ikinci talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına" karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı mirasçıları vekili istinaf dilekçesinde; İlk Derece Mahkemesince verilen kararda kısıtlının menfaatlerini korumak için taşınmazların gerçek değerlerinin tespiti ile müvekkile ödenmesi gerektiği, dava konusu işlemde denetim makamının onayının alınmadığı, usule uygun yapılmayan satış işleminin hukuka ve kanuna uygun olmadığı ileri sürülerek istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;

"... Dava, acele kamulaştırma bedelinin iadesi istemine ilişkindir.

İlk derece mahkemesinin kararına karşı davacı tarafın istinaf itirazları doğrultusunda esas bakımından yapılan inceleme sonucunda;

İstinaf incelemesine konu dosya üzerinden yapılan incelemede; Davacı vasisi, vasi ile davalı ... Md.arasında 121 ve 158 parselin pazarlık usulü ile devrinin yapıldığı, ... Sulh Hukuk Mahkemesince vasiye kamulaştırma işlemleri için yetki verildiği, işlemin açık artırma usulü ile yapılması gerektiği, pazarlık usulü ile yapılan işlemin Sulh Hukuk Mahkemesi yetkisinin bulunmadığı, denetim makamının bu konuda yetkili olduğu, yapılan işlemin geçersiz olduğu, tapu iptal ve tescile olmadığı takdirde kamulaştırma bedelinin artırılmasına karar verilmesini talep etmiş, mahkemece, belirtilen hususta denetim makamı onayının gerekli olduğuna dair yasal bir düzenlemenin bulunmadığı gerekçesiyle tapu iptal ve tescile yönelik davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiş, ayrıca davacı vasisinin vesayet makamından alınan yetki ile mülk sahibi adına pazarlık görüşmesine katıldığı gerekçesiyle terditli talep hakkında ise karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Dosya arasına alınan vesayet dosyası kapsamı incelendiğinde vasiye kamulaştırma işlemlerinin yürütülmesi için izne dair ek kararın mevcut olduğu, ancak istinafa konu davayı açma konusunda vasiye verilmiş bir izne dair kararın ise mevcut olmadığı görülmüştür.

Türk Medeni Kanunu 462/8.maddesine göre davacı vasisinin eldeki davayı açmak için vesayet makamından izin alması gerekirken işbu iznin alınmadığı anlaşılmakla, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddi gerekirken davacının ilk talebi yönünden hukuki yarar yokluğundan davanın reddine, terditli talebi yönünden ise karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş olması yerinde görülmemiş olup, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak Dairemizce davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair yeniden hüküm kurulması kanaatine varılmıştır." gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf isteminin kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı mirasçıları vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı mirasçıları vekili temyiz dilekçesinde; dosyanın usulden reddini gerektirir bir durum olmadığını, ayrıca kısıtlı ... vefat etmiş olup eksiklik olduğu düşünülse dahi mevcut durumda bunun giderilmesi de mümkün olmadığını, kaldı ki mirasçılar da davaya devam etme iradelerini göstererek kararı istinaf ettiklerini, temyiz incelemesi yapılarak kararın bozulması gerektiğini, vesayet makamı (Sulh Hukuk Mahkemesi) sadece açık arttırma usulünün uygulandığı satış işlemlerine izin verebileceğini, pazarlık usulü ile yapılacak olan satışlarda denetim makamının (Asliye Hukuk Mahkemesi) onayı olması gerektiğini, oysaki dava konusu edilen iki ayrı kamulaştırma işlemi vasi ile davalı arasında pazarlık usulü gerçekleştiğini, Sulh Hukuk Mahkemesi’nin böyle bir yetkisi olmadığını, pazarlık usulü ile yapılan satışlarda talebi Denetim Makamının onayına sunması gerektiğini, dava konusu işlemde Denetim Makamının onayının alınmadığını, vesayet altında bulunan kısıtlının menfaatlerini korumak için getirilen düzenlemeye karşın usule uygun şekilde yapılmayan satış işleminin hukuka ve kanuna uygun olmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, açılan davanın kabulünün gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 462/8. Maddesi, 4721 sayılı Kanun’un velâyet,Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 25/2 maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı mirasçıları vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.