"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/845 E., 2023/1126 K.
KARAR : Tavzih talebinin reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 11. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/787 E., 2022/50 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.
Kararın davalı karşı davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümlerini kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesine karşı davalı karşı davacı kadın vekili tarafından tavzih talebinde bulunulmuş, Bölge Adliye Mahkemesince talebin reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi ek kararı davalı karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı karşı davacı kadın vekili karşı dava dilekçesinde özetle; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, 2.500,00 TL tedbir-iştirak nafakasının, 2.500,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasının, faizi ile 200.000,00 TL maddî, 200.000,00 TL manevî tazminatın davacı karşı davalı erkekten alınarak davalı karşı davacı kadına verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere davalı karşı davacı lehine hükmolunan aylık 750,00 TL, müşterek çocuk ... lehine hükmolunan aylık 750,00 TL tedbir nafakasının kararın kesinleşmesine kadar devamına, davacı karşı davalıdan tahsili ile davalı karşı davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine, kararın kesinleşmesinden itibaren müşterek çocuk ... lehine aylık 750,00 TL iştirak nafakasına hükmedilmesine, davalı karşı davacı lehine takdiren aylık 750,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesine, davacı karşı davalıdan tahsili ile davalı karşı davacıya verilmesine, davalı karşı davacı lehine takdiren 20.000,00 TL maddî tazminata ve takdiren 20.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine, davacı karşı davalıdan tahsili ile davalı karşı davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine, tazminatlara boşanmaya dair kararın kesinleşmesinden itibaren yasal faiz uygulanmasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı karşı davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı karşı davacı kadın vekili; tazminat ve nafaka miktarları yönünden kararın bozulmasını talep etmiş, istinaf incelemesinden önce 16.08.2023 tarihli dilekçe ile müvekkili adına açmış olduğu boşanma davasından feragat ettiğini beyan etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, verilen boşanma kararının erkeğin istinaf başvurusu olmaması kadının ise sadece nafaka ve tazminatlar yönünden istinaf kanun yoluna başvurması nedeniyle taraflarca istinaf edilmeksizin kesinleştiği, bu haliyle davalı karşı davacı kadının 16.08.2023 tarihli davadan feragat dilekçesinin boşanmanın ferileri yönünden dikkate alınması gerektiği gerekçesi ile Davalı karşı davacı kadının feragati dikkate alınarak ilk derece mahkemesi kararının "Davalı/karşı davacının karşı davasında " başlıklı kısmının 3, 4 ve 5 nolu bentlerinin kaldırılmasına, davalı karşı davacı kadının tedbir nafakaları, iştirak nafakası, yoksulluk nafakası, maddî ve manevî tazminat taleplerinin feragat nedeniyle reddine, davalı karşı davacı kadının istinaf talebi konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, karar taraflarca temyiz edilmediğinden 20.10.2023 tarihinde kesinleşmiştir.
2.Davalı karşı davacı kadın tarafından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu`nun (6100 sayılı Kanun) 304, 305 ve 305/A maddeleri uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilmesi talep edilmiş, Bölge Adliye Mahkemesince 22.02.2024 tarihli ek karar ile verilen karar usule, kanuna ve dosya kapsamına uygun olup, kararda maddî hata bulunmadığı, açıklamayı gerektirir husus olmadığı, hükmün icrasında tereddüt yaratan bir husus bulunmadığı, tavzih şartlarının oluşmadığı gibi hükmün tamamlanmasını gerektirecek bir durum da bulunmadığı, kadının davadan feragati istinaf edilerek kesinleşmeyen yönlerden değerlendirildiği gerekçesi ile davalı karşı davacı tarafın talebinin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen ek kararına karşı süresi içinde davalı karşı davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı karşı davacı kadın vekili; verilen feragat dilekçesinde davalarından feragat ettiklerinin belirtildiği, boşanma kararının ferilerinden feragat ettiklerine yönelik bir beyan bulunmadığını, sadece boşanmanın fer'îlerinden feragat edildiği şeklindeki yorumun açıkça hukuka aykırı olduğunu belirterek 22.02.2024 tarihli kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, Bölge Adliye Mahkemesince verilen ek kararın doğru olup olmadığı, boşanma kararının istinaf edilmeyerek kesinleşmesi nedeniyle davadan feragatin geçerli olup olmayacağı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun`un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 304, 305 ve 305/A maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,27.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.