Logo

2. Hukuk Dairesi2024/3687 E. 2024/6800 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davası kapsamında edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesi sırasında, araç ve taşınmazın edinilmiş mal mı yoksa davalı erkeğin kişisel malı mı olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin kardeşi tarafından yapılan havalelerin bağış niteliğinde olduğu, ancak taşınmaz bedelinin bir kısmının davalı erkek tarafından karşılandığı, bu nedenle taşınmazın kısmen edinilmiş mal, kısmen kişisel mal sayıldığı, aracın ise tamamen bağış yoluyla edinildiği ve kişisel mal olarak değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/100 E., 2024/356 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne kısmen reddine

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kulu Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2020/130 E., 2023/571 K.

Taraflar arasındaki katılma alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili ve davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; evlilik birliği içinde davalı adına 42 ... plakalı araç ile proje aşamasında bir daire satın alındığını, malların edinilmiş mal olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, mal rejiminin tasfiye edilerek 42 ... plakalı araç ile konut projesinden alınan dairenin değerinden müvekkilinin payına düşen 1/2'lik kısmının şimdilik 1.000,00 TL'nin boşanma dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini, davalının mal rejimine tabi başkaca mal varlığı varsa tespitinin yapılmasını; mal rejiminin tasfiye edilerek alacak miktarın belirlenmesini ve tahsilini talep ve dava etmiştir.

2. Davacı kadın vekili 25.09.2023 tarihli dilekçesi ile talep miktarını toplam 2.805.000,00 TL'ye yükseltmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde; taşınmazın ve aracın müvekkilinin kardeşi ... tarafından ağabeyine hediye olarak alındığını ve ödemesini de kardeşinin yaptığını, karşılıksız bir kazanma olduğundan aracın ve taşınmazın mal rejimi tasfiyesine konu edilemeyeceğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; her ne kadar davalı taraf taşınmaz ve aracın kardeşi tarafından bağışlandığını iddia etmiş ise de, davalının kardeşi ... tarafından banka havalesi yapılmasının tek başına bağış iradesini yansıtmadığı, bağış iradesinin varlığının davalı tarafça ispat edilemediği, taşınmaz ile aracın satış yolu ile edinildiği, bu nedenle edinilmiş mal oldukları gerekçesiyle, davanın kabulüyle 2.805.000,00 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde; taşınmaz ve aracın müvekkiline kardeşi tarafından bağışlandığını, bedelin kim tarafından ödendiğine yönelik yeterli araştırma yapılmadığını, kişisel mal iddiasının her türlü delille ispatlanabileceğini, yemin deliline de dayanıldığını, tarafların araç ve taşınmazı alacak maddî durumlarının olmadığını belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı tarafından dosyaya ibraz edilen banka dekontları ve bankadan gelen davalı ve kardeşine ait hesap ekstreleri incelendiğinde, araç için 29.04.2019 tarihinde önceki araç sahibine 86.000,00 TL ödemenin ve taşınmaz için inşaat firmasına 23.07.2019 tarihinde 25.000,00 TL, 15.08.2019 tarihinde 475.000,00 TL olmak üzere toplam 500.000,00 TL ödemenin davalının kardeşi ...'in hesabından havale edildiği; tanık ...'in beyanı ve davalının iddiası ile tanığın beyanını destekler mahiyetteki banka kayıtları birlikte değerlendirildiğinde, banka havalesi ile davalının kardeşi tarafından araç ve taşınmaz bedeli için gönderilen tutarlar nedeni ile davalıya bağış olarak kabul edilmesi gerektiği, ancak banka kayıtlarında 02.08.2019 ve 05.08.2019 tarihlerinde ayrı ayrı 150.000,00 TL olmak üzere toplamda 300.000,00 TL'nin davalı tarafından kardeşi ...'in hesabına havale edildiği, 15.08.2019 tarihinde de davalının kardeşi tarafından 475.000,00 TL ödemenin taşınmaz için yapıldığı gözetildiğinde işlemlerin yakın tarihler itibariyle birbirini takip etmesi nedeni ile taşınmaz bedelinin 300.000,00 TL'sinin davalı tarafından karşılandığı, dolayısıyla 300.000,00 TL'lik kısmın tarafların edinilmiş malından karşılandığı, 200.000,00 TL'lik kısmın ise davalının kişisel malı olduğu, taşınmazın 500.000,00 TL'ye alındığı, buna göre yapılan hesaplamada, davalının denkleştirme oranının % 40 olup, taşınmazın muhtemel karar tarihine en yakın tarihteki değeri olan 4.750.000,00 TL üzerinden davalının denkleştirme alacağının 1.900.000,00 TL olduğu, bu miktar taşınmazın muhtemel karar tarihindeki değerinden çıkartıldıktan sonra bakiye kısmın yarısı olan 1.425.000,00 TL'nin davacının katılma alacağı olacağı; araç bedelinin tamamının davalının kardeşi tarafından ödenmesi sebebi ile aracın davalının kişisel malı olacağı, bu nedenle araç için davacı lehine katılma alacağına hükmedilemeyeceği gerekçesiyle, başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulü ile taşınmaz yönünden 1.425.000,00 TL katılma alacağının İlk Derece Mahkemesinin karar tarihi olan 20.10.2023 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline, davacının taşınmaz yönünden fazlaya ilişkin talebi ile araç yönünden katılma alacağı talebinin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili ve davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde; davalının kişisel mal savunmasını ispatlayamadığını, tapu ve trafik kaydının aksinin kesin delille ispatlanması gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde; taşınmaz ve aracın müvekkiline kardeşi tarafından bağışlandığını, kardeşe gönderilen paraların taşınmaz alımı için olduğunun kabul edilmesinin hatalı olduğunu, dekontta bu hususun açıkça yazması gerektiğini, bedelin kim tarafından ödendiğine yönelik yeterli araştırma yapılmadığını, kişisel mal iddiasının her türlü delille ispatlanabileceğini, tarafların araç ve taşınmazı alacak maddî durumlarının olmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kişisel mal savunması ve ispatı noktasında toplanmaktadır. Dava, katılma alacağı istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 26 ncı maddesi, 33 üncü maddesi, 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı maddesi, 179 uncu maddesi, 202 nci maddesi, 219 uncu maddesi, 222 nci maddesi, 225 inci maddesinin ikinci fıkrası, 229 uncu maddesi, 230 uncu maddesi, 231 inci maddesi, 235 inci maddesinin birinci fıkrası, 236 ıncı maddesinin birinci fıkrası.

3. Değerlendirme

1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olupdavacı kadın vekili ve davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.