"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/680 E., 2023/1778 K.
KARAR : Kararın kaldırılarak kısmen esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Edirne 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/432 E., 2022/528 K.
Taraflar arasındaki ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulüyle kararın kaldırılarak kısmen yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin Almanya'da hiç bir yakını olmayan kadını yalnız bıraktığını, son olarak kadına onu istemediğini söyleyerek evden kovduğunu, pandemi nedeniyle kadının Türkiye'ye dönemediğini, kadının apar topar önce teyzesine, oradan da evine dönmeden Türkiye'ye gönderildiğini ve ziynet eşyalarını alamadığını iddia ederek 12 adet 22 gram 22 ayar bilezik, 1 adet beşibiryerde altın, 1 adet 12 gram zincir ile tespit edemedikleri ancak sundukları delillerde görülen diğer ziynetler ile CD ve bellekte görülmeyen ve delillerle tespit edilecek diğer ziynetlerin davalıda kaldığını ileri sürerek belirtilen ziynetlerin aynen iadesine, mümkün değilse şimdilik bedeli olan 5.000,00 TL'nin dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesiyle 11 adet 22 ayar 22 gramlık bilezik (90.640,00 TL), 1 adet 22 ayar mega model bilezik (12.360,00 TL), 1 adet Osmanlı beşibiryerde altın (14.832,00 TL), 1 adet 14 ayar burma zincir (3.975,00 TL) ziynet eşyası yönünden davasını 121.807,00 TL olarak ıslah etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; tarafların ayrılmaya karar verdiklerini kadının abisinin kadını teyzesine götürdüğünü, evden ayrılırken tüm eşyalarını kendi topladığını ve yanına aldığını, altınları da yanında götürdüğünü, evde bırakmış olsaydı teyzesi ile birlikte polisi arayarak gelip altınları alabileceğini ileri sürerek ziynet eşyası alacağı talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının davasını açarken talep ettiği 175.985,00 TL değerindeki eşyaların daha sonra yaptığı ıslah ile dava değerini 121.807,00 TL olarak belirtmiş olmasına dair talebinin bir usul işlemi olmayıp maddî hukuka taalluk eden kısmi feragat olduğu, davacı kadının davalı erkekle birlikte Almanya'da ortak konutta yaşadıkları, ortak konuttan kadının ayrıldığı, ayrılırken yanında dava tarihi itibari ile değeri 9.275,00 TL olan gerdanlık, bileklik, çift küpeden ibaret 1 adet 14 gram 35 gram su yolu set takımını yanında getirdiği , kendisine ait ve ıslah ile talep ettiği diğer kişisel mallarından-22 ayar 20 gram 11 adet bileziğin (90.640,00 TL), 1 adet 36 gram Osmanlı beşibiryerde altının (14.832,00 TL), 1 adet 14 ayar 15 gram burma zincirin (3.975,00 TL), 1 adet 22 ayar 30 gram mega model bileziğin (12.360,00 TL) ise davacının açık bağış kastı olmaksızın davalı yanca bozdurularak harcandığının dinlenen tanık beyanları ile sabit olduğu, davanın bu ziynetler açısından davanın kabulüne, davacının negatif ıslahı ile kısmen feragat ettiği kısım açısından davanın reddine karar vermek gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüyle 11 adet 22 ayar her biri 20 gramlık bilezik, 1 adet 22 ayar 30 gramlık mega model bilezik, 1 adet 36 gramlık Osmanlı beşibiyerde altın, 1 adet 14 ayar 15 gramlık burma zincirin davalı erkekten alınarak davacı kadına aynen teslimine, aynen teslimin mümkün olmaması halinde toplam 121.807,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; gereksiz yere tefrik kararı ile davanın uzadığını, taleplerinin 12 adet bilezik, 1 adet beşibiryerde, 1 adet zincir olduğunu, bilirkişi raporundan sonra da ıslah ile bunların talep edildiğini ve değerinin belirtildiğini, bilirkişi tarafından düğün CD ve fotoğraflardan talep dışı ziynetlerin tespit edilmesi nedeniyle fazla harç ödetilerek, talep edilmeyen altınlarla ilgili red kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, aynen iade talebi nedeniyle ödeme günündeki parasal değerinin belirlenmesi gerektiğini belirterek reddedilen kısım, tefrik ve eksik değerlendirme yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
2.Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadının evden ayrılırken ziynet eşyalarını yanına aldığını ileri sürerek kadının kısmen kabul edilen davası yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların iddia ve savunmaları, tanık beyanları, toplanan deliler, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamına göre talep konusu 12 adet bilezik, 1 adet beşibiryerde ve 1 adet zincirin kadının evden ayrılış şekline göre davacı tarafça götürülmediğinin sabit olduğu, davalının iade yükümlülüğünün bulunduğu, davanın yapılan ıslah uyarınca tamamen kabulü gerekirken, kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, kabule göre de, davacının yaptığı yargılama giderlerinin oranlanmasının ve davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmesinin, ayrıca 5.000,00 TL olarak açılıp 121.807,00 TL olarak ıslah edilen dava değerine göre, ıslaha konu 116.807,00 TL'lik miktar için ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken, tamamı için dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi hatalı olduğu gerekçesiyle erkeğin faiz işletilmesi yönünden kısmen, davacının istinaf talebinin ise davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmesi nedeniyle, yargılama giderleri ve aleyhe hükmedilen vekâlet ücreti yönünden kısmen kabulüne, kararın ilgili hükümlerinin kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulması suretiyle Kararın 1 numaralı hüküm fıkrasındaki "davanın kısmen kabulü" ibaresinin "davanın kabulüne" şeklinde, aynı fıkranın "... toplam 121.807,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine" şeklindeki son cümlesinin "... toplam 121.807,00 TL'nin 5.000 TL'sinin dava tarihinden, 116.807 TL'sinin ıslah tarihinden işleyecek yasal faiziyle tahsiline, yargılama giderlerinin erkekten tahsiline, erkek yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının ziynet eşyalarının bozdurulduğu yönünde bir iddiası yokken bu kabul ile karar vermesinin hatalı olduğunu, kadının evden ayrılırken olumsuz bir olay yaşamadığını ve ziynet eşyalarını alarak evden ayrıldığını, tanıkların kadının eşyalarını topladığını gördükleri yönünde beyanda bulunduklarını, kadının kendi rızası ile teyzesine gittiğini, kadının bir kısım ziynetleri yanına alarak diğer kısım ziynetleri evde bırakmasının olağan akışa uygun olmadığını, kadının dava dilekçesinde bilezik, zincir ve beşi bir yerde altınlar ile tespit edemediği diğer altınları da istediği, bilirkişi raporu doğrultusunda da alacaklarını ıslah ettiği, dolayısıyla dava dilekçesindeki bir kısım altınlarda feragat ettiği gözetilmeksizin erkek yararına feragat edilen kısım üzerinden vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan ziynet alacağı davasında kadının ziynetlerin erkeğin uhdesinde kaldığını ispat edip edemediği, ıslah dilekçesi ile talebin somutlaştırılıp somutlaştırılmadığı, kısmen feragat bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 220 nci, 222 nci ve 226 ncı maddeleri. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 370 inci ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
01.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.