Logo

2. Hukuk Dairesi2024/411 E. 2024/8777 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylardaki kusur oranlarının tespiti, maddi ve manevi tazminat taleplerinin değerlendirilmesi ve miktarının belirlenmesi uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin ağır kusurlu olduğunun kabulüne rağmen, kadına hükmedilen manevi tazminat miktarının, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile hakkaniyet kuralları gözetildiğinde düşük olduğu değerlendirilerek, manevi tazminat miktarının belirlenmesi hususunda karar bozulmuş, kararın diğer kısımları ise onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/794 E., 2023/1647 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Turgutlu Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/758 E., 2021/51 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin evlilik birliği içerisinde erkek çocuk doğurmadığı için kadına kötü davranması, kadın ve ortak çocuklarla ilgilenmemesi, kadına hakaret etmesi, tehdit etmesi, fiziksel şiddet uygulaması, başka kadınla imam nikahlı yaşaması, 30 yıldır ayrı evlerde yaşamaları, imam nikahlı eşinden olan çocuklarının kadını tehdit etmesine ve evden atmak istemelerine ses çıkarmaması, ortak çocukları okuldan alması için zorlaması, 1993 yılından sonra maddî desteğini kesmesi, çocukların okumasına karşı çıkması, imam nikahlı eşini ve ondan dünyaya gelen çocuklarını kışkırtarak soruşturma dosyaları açılmasına sebebiyet vermesi nedeniyle tam kusurlu olduğunu belirterek, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek vekili, cevap-karşı dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin bu aşamaya gelmesinde, kadının sağlık sorunlarını öne sürerek çocuk yapmaması, bu konuda yıllarca müvekkilini oyalaması, senden çocuk yapmam diyerek küçümsemesi, rencide etmesi, 1980 yılında evlendiği imam nikahlı eşini kıskanarak 13 yıl sonra üçüncü çocuğunu dünyaya getirmesi, bundan da davacı-davalının sağlık sorunu olmadığının ortaya çıkması, 1985 yılında hiçbir haklı sebebi yokken ortak çocukları babaya bırakıp ailesinin yanına gitmesi, çocuklarına karşı sorumluluklarını yerine getirmemesi, her fırsatta müvekkilinin annesine ve imam nikahlı eşine ve de çocuklarına hakaret etmesi, tartışma ve huzursuzluk çıkarması, ortak çocukların babalarına küfür ve hakaret etmesine, evden kovmalarına müdahale etmemesi, müvekkilinin imam nikahlı eşine ve bu eşinden dünyaya gelen çocuklarına psikolojik baskılar yapıp ruh hallerinin bozulmasına sebebiyet vermesi, imam nikahlı eşini kastederek "...'ya inat boşanmayacağım, ...'a, ...'ın annesine bakmayacağım" şeklinde sözler sarfetmesi nedeniyle asıl kusurlu taraf olduğunu belirterek, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, erkek yararına 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, erkeğin, gayrı resmi olarak başka bir kadınla birlikte yaşamaya başladıktan sonra evin ve ortak çocukların ihtiyaçlarını karşılamadığı, kadının da diğer kadını kastederek "...'ya inat ...'ı boşamayacağım" dediği, geçimsizlikte her iki tarafın da kusurlu bulunduğu, ancak erkeğin daha ağır kusurlu olduğu belirtilerek dava ve karşı davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına 20.000,00 TL maddî tazminata, kadının manevî tazminat talebi ile erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davalı- davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde; kusur belirlemesi, asıl davanın kabulü, maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddi ve kadının kabul edilen maddî tazminat talebi yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

2.Davacı- davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde; kusur belirlemesi, karşı davanın kabulü, manevî tazminat talebinin reddi hükümleri yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin, başka bir kadın ile imam nikahlı evlenerek sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, imam nikahlı eşinden dünyaya gelen çocuklarının kadın ve ortak çocuklara müdahale ve kötü davranmalarına ses çıkartmayarak aralarında husumet oluşmasına sebebiyet verdiği halde evliliğin ve beraberliğin devam etmesi nedeni ile olayın affedildiğini söylemenin mümkün görülmediği,yine mahkemece, kadın aleyhine belirlenen "...'ya inat ...'ı boşamayacağım" maddî vakıasının, resmi nikahlı davacı-davalı eş yönünden bir kusur olarak düşünülmesinin mümkün görülmediği,buna rağmen kadının, erkeğin imam nikahlı eşine ve bu kadından dünyaya gelen çocuklarına hakaret ve küfürler ettiği davalı-davacı tanıklarının birbirini teyit eden beyanları ile ispat edildiği halde kadına kusur olarak yüklenmemesinin doğru görülmediği, bu durum karşısında mahkemece, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğuna ilişkin kusur belirlemesinde bir usulsüzlük görülmemiş ise de, kusur gerekçesinin düzeltilmesi gerektiği, erkeğin, imam nikahı ile evlendikten sonra evin ve ortak çocukların ihtiyaçlarını karşılamaması, başka bir kadın ile imam nikahlı evlenerek sadakat yükümlülüğünü ihlal etmesi, imam nikahlı eşinden dünyaya gelen çocuklarının kadın ve ortak çocuklara müdahale ve kötü davranmalarına ses çıkartmayarak aralarında husumet oluşmasına sebebiyet vermesi nedeniyle birlik görevlerini ihlal ettiği, kısaca kadının; kusur gerekçesi, manevî tazminat talebinin reddi hükümlerine, davalı-davacı erkeğin ise kusur gerekçesine yönelik istinaf taleplerinin kabulü ile, kararın bunlara ilişkin hüküm fıkralarının kaldırılmasına, kusur gerekçesinin yukarıdaki gerekçede açıklandığı şekilde düzeltilmesine, tarafların diğer istinaf taleplerinin esastan reddine, 30.000,00 TL manevî tazminatın davalı-davacı erkekten alınarak davacı-davalı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davalı- davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde; asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri ile kadın yararına hükmedilen tazminatlar yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.

2.Davacı- davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde; kusur belirlemesi, karşı davanın kabulü, tazminatların miktarı yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; tarafların boşanma davasının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur tespiti, delillerin takdirinde hata edilip edilmediği,tazminatlar ve miktarları noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü, 6 ncı maddesi,166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174üncü maddesi. 6098 sayılı Kanun 50 ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre erkek vekilinin tüm; kadın vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü ile kişilik haklarına yapılan saldırının ağırlığına nazaran kadın yararına takdir edilen manevî tazminat azdır. O hâlde Mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi ve 6098 sayılı Kanun'un 50 inci ve 51 inci maddelerinde düzenlenen hakkaniyet kuralları dikkate alınarak kadın yararına 4721 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca daha uygun miktarda manevî tazminat takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, kadın yararına hükmedilen manevî tazminat miktarı yönünden kadın yararına BOZULMASINA,

2.Erkek vekilinin tüm, kadın vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz eden Halime'ye iadesine,

Aşağıda yazılı temyiz karar harcının temyiz eden ...'a yükletilmesine,

Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

19.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.