"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1367 E., 2023/1595 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kocaeli 3. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/600 E., 2022/439 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı erkeğin evliliğin ilk gününden itibaren kadına kötü muamelede bulunduğunu, evlilik birliğinde üzerine düşen yükümlülükleri ihlal ettiğini, birliğin devamı içen çaba sarf etmediğini, hem davacı kadına hem de ortak çocuklara karşı agresif, sinirli ve inatçı tavırlar sergilediğini, davacı kadına karşı duygusal şiddet uyguladığını, küçük düşürücü sözler söylediğini, öfke krizleri geçirerek evde bulunan eşyaları evde bulunanların üzerine fırlattığını, ortak çocuklara karşı da gerekli sevgi ve ilgiyi göstermediğini, ortak çocuklara karşı hakaretlerde bulunduğunu, oğlunu evden kovduğunu, kadının ailesine karşı da yıkıcı davranışlarda bulunup hakaretler edip ve telafisi imkansız yaralar açtığını, davalı erkeğin öz oğlunun düğün konvoyunu silahla durduğunu ve tehditler savurduğunu, kadının annesinin evinin kapısını kırıp gözdağı vermeye çalıştığını, davacı kadının ailesi ile görüşmesine izin vermediğini, yaşanan olaylar nedeniyle kadının iki defa kalp spazmı geçirdiğini, yaşanan son olayda da davalı erkeğin yıllar öncesinde evde bir erkek atleti bulduğunu bunun kendisine ait olmadığını beyan ederek çocuklarını ve komşularını arayarak davacı kadının kendisini aldattığını, kadınlık görevini yapmadığını söyleyerek iftira attığını, her fırsatta kadına dostuna git şeklinde sözler söylediğini ve taraflar arasındaki evliliğin fiilen bittiğini iddia ederek davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 5.000,00 TL maddî ve 5.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup davalı tarafından yasal süresinde cevap dilekçesi verilmemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı erkeğin, kadına ve çocuklarına yönelik aşağılama ve hakaretlerde bulunduğu, kadın eşin ailesine ziyaretleri engellediği, evden kovduğu, kadının kendisini aldattığını iddia ederek duygusal şiddet uyguladığı, davacı kadına ise atfedilebilecek bir kusurun dosyaya sunulamadığı, bu nedenle davalı erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına, davalı kadın lehine takdir edilen aylık 500,00 TL tedbir nafakasının hükmün kesinleşmesine kadar devamına, hükmün kesinleşmesi ile aylık 750,00 TL yoksulluk nafakası olarak devamına, kadın yararına 5.000,00 TL maddî ve 5.000,00 TL manevî tazminata, davalı erkeğin ayrılık kararı isteminin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı erkek tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek istinaf dilekçesinde özetle; davacı kadın ile problemleri olmadığını, sorunların kaynağının ortak çocukları olduğunu, iddiaların soyut ve yetersiz olduğunu, taraflı tanık beyanlarına dayalı olarak verilen kararda hukuka uygunluk bulunmadığını, ayrılık kararı talebinin gerekçe gösterilmeden reddedildiğini, maddî ve manevî tazminat şartları olmadığını, ayrıca tazminat ve nafaka miktarının mahvına sebep olacağını, hukuka ve hakkaniyete uygun şekilde takdir edilmesi gerektiğini belirtip boşanma, tazminat ve nafaka taleplerinin reddi gerektiğini belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesi ile davalı erkeğin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek temyiz dilekçesinde özetle; davacı kadın asıl ile sulhe teşvik edilmediklerini, kadının asılın duruşmaya katılmadığını ve iradesini sorulmadığını, davacı kadın ile problemleri olmadığını, sorunların kaynağının müşterek çocukları olduğunu, taraflı tanık beyanlarına dayalı olarak verilen kararda hukuka uygunluk bulunmadığını, ayrılık kararı talebinin değerlendirilmediği, maddî ve manevî tazminat şartları olmadığını ve miktarın mahvına sebep olacağını, boşanma, tazminat ve nafaka taleplerinin reddi gerektiğini ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davanın kabulü koşulları oluşup oluşmadığı, kusur tespiti, delillerin takdirinde hata edilip edilmediği, davacı kadın yararına maddî ve manevî tazminat ile nafaka koşulları oluşup oluşmadığı ve miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 4 üncü ve 6 ncı maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu`nun 50 ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
15.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.