"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1928 E., 2023/1933 K.
KARAR : Bozmaya uyularak hüküm tesisi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı boşanma davalarında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; başvurunun kısmen kabulü ile esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; davalı-karşı davacı kadının abisi ile birlikte erkeği tehdit ettiğini, hakaret ederek evden kovduğunu, aşağıladığını, ilgisiz davrandığını ve sorumluluklarını yerine getirmediğini ileri sürerek davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin, kadını sürekli evden kovduğunu, sürekli fiziksel şiddet uyguladığını, tehdit ettiğini, evin geçimine katkı sağlamadığını, ilgisiz davrandığını, hakaret ettiğini ve sadakatsiz davrandığını ileri sürerek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın lehine aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 100.000,00 TL maddî ve 150.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 15.10.2020 tarihli kararı ile; erkeğin, kadına fiziksel şiddet uyguladığı, başka bir kadınla yaşayarak sadakatsiz davranış sergilediği ve evin iaşesini sağlamadığı, böylelikle evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda tam kusurlu olduğu gerekçesiyle erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 10.000,00 TL maddî ve 7.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 06.10.2022 tarihli kararı ile; erkek vekilinin kusur durumuna, erkeğin boşanma davasının reddine karar verilmesine, kadın lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakaları ile maddî ve manevî tazminata yönelik istinaf başvuruları ile kadın vekilinin kadın lehine takdir edilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminatların miktarına yönelik istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairenin 25.01.2023 tarihli ve 2022/9590 Esas, 2023/451 sayılı kararı ile; erkek vekili tarafından kadının kabul edilen boşanma davası da dahil olmak üzere istinaf kanun yoluna başvurulduğu halde, istinaf incelemesi yapan Bölge Adliye Mahkemesince, erkeğin, kadının kabul edilen boşanma davasına yönelik istinaf talebinin incelenmediği, yine kadın vekili tarafından vekâlet ücreti de dahil olmak üzere istinaf kanun yoluna başvurulduğu halde, Bölge Adliye Mahkemesince, kadının vekâlet ücretine yönelik istinaf talebinin incelenmediği, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 355 inci maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı, ayrıca hükmün sonuç kısmında her bir talep hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması ve taleplerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği, Bölge Adliye Mahkemesince tüm istinaf talepleri yönünden inceleme yapılmadığı gerekçesiyle kararın bozulmasına, bozma sebebine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin 07.06.2023 tarihli kararıyla; tarafların tüm istinaf taleplerinin esası incelenmekle; İlk Derece Mahkemesince verilen kararda, kadın lehine takdir edilen yoksulluk nafakası ve boşanma nedeni ile takdir edilen maddî ve manevî tazminat miktarlarının yetersiz olduğu, miktarların toplanan delillere, usul ve yasaya, ekonomik durumlarına aykırı olduğu gerekçesiyle kadın lehine aylık 800,00 TL yoksulluk nafakası ile 30.000,00 TL maddî ve 25.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin tüm, kadının sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairenin 05.10.2023 tarih, 2023/6095 Esas, 2023/4567 Karar sayılı ilamı ile; kadın lehine takdir edilen yoksulluk nafakası ve boşanma nedeni ile kadın lehine takdir edilen maddî ve manevî tazminat miktarlarının yetersiz olduğu gerekçesi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın bu yönlerden bozulmasına, diğer yönlerden onanmasına karar verilmiştir.
D. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, gelir seviyeleri, yaşantıları, evlilikte geçen süre, boşanmaya neden olan olaylardaki kusur durumu ve hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak davalı-karşı davacı kadın lehine aylık 1.500,00 TL yoksulluk nafakası ile 80.000,00 TL maddî ve 70.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı erkek vekili; kadının kusurlu olduğunu, kusur durumunun yeniden belirlenerek müvekkil tarafından açılan boşanma davasının kabulüne, kadın tarafından açılan boşanma davasının reddine, kadın lehine takdir edilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminatın kaldırılmasına karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek her iki dava yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı-davacı kadın vekili; erkeğin hali hazırda 4.164,33 TL emekli maaşı almakta olup babasından kendisine yaklaşık 100 dönümlük tarla kaldığını, kira gideri olmadığını, müvekkilin ise geçimi için tereyağı yapıp sattığı, 2-3 baş hayvana bakarak, kardeşlerinin desteğiyle yaşadığı tanık anlatımlarıyla ispat edilmişken, kadın yararına hükmedilen tazminatların yetersiz olduğunu ileri sürerek kararın tazminatların miktarı yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, bozmaya uygun karar verilip verilmediği, tazminatlar ve yoksulluk nafakasının miktarı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 174 üncü ve 175 inci maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,17.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.