"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2158 E., 2023/1777 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Adana 7. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2017/747 E., 2021/377 K.
Taraflar arasındaki Boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı erkek vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; kadının erkeğin mal varlığını üzerine geçirmeye çalıştığını, hakaret ettiğini, aşağıladığını, evlilik birliğinden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediğini, terk ettiğini, psikolojik şiddet uyguladığını, evliliği ekonomik kazanç olarak gördüğünü ekonomik şiddet uyguladığını, para çalmakla suçladığını, sadakatsiz davranışlarının bulunduğunu iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına 150.000,00 TL manevî tazminatın kadından alınarak erkeğe verilemesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı kadın vekili cevap ve ikinci cevap dilekçelerinde özetle; iddiaların asılsız olduğunu, erkeğin kadına ödenmesi gereken sosyal yardımı aldığını, kadını bakıcı göstererek bakım aylığı aldığını ve kadından gizlediğini, erkeğin daha önce 1 evlilik yaptığını söylemesine rağmen üçüncü evliliğinin olduğunu öğrendiğini, erkeğin yaşını gizlediğini, erkeğin önceki evliliğinden olan çocuklarının kadını tehdit ettiğini, erkeğin eski işini ziyaret ettiğini, eski evliliğinden olan çocuklarının etkisi altında kaldığını, mal varlığını çocukları üzerine devrettiğini, kadını evden kovduğunu, Adana 'da bulunan evin kiraya verildiğini, kira bedeline kadına vermediğini savunarak davanın reddine karar verilmesini, aylık 4.000,00 TL tedbir nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine, kararın kesinleşmesi halinde nafakanın yoksulluk nafakası olarak devamına karar verilmesini, 1.000.000,00 TL maddî tazminatın faizi ile birlikte erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmesini talep etmiştir .
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının maddî talepleri ve erkeğin önceki çocuklarına yaptığı mal varlığına ilişkin satış, bağış işlemleri nedeniyle taraflar arasında ciddi sorunlar yaşandığı, bu nedenle kadının erkeğe baskı yaptığı, başka bir erkekle samimi hareketlerde bulunduğu, erkeğin önceki evlilikten olan çocukları ile görüşmesine engel olduğu, yaşından dolayı küçük düşürecek sözler sarf ettiği, ev işlerini erkeğin yaptığı, belirlenen kusurlu davranışları ile evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında kadının tam kusurlu olduğu, tarafların sosyal ekonomik durumları, kusur durumları gerekçesi ile davanın kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, aylık 700,00 TL tedbir nafakasının erkekten alınarak kadına verilemesine, kadının tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, 8.000,00 TL manevî tazminatın kadından alınarak erkeğe verilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına süresinde davalı kadın vekili vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükmün boşanma, kusur belirlemesi, manevî tazminat bakımından kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ilk derece mahkemesince kabul edilen kusurlarının gerçekleştiği, davalının boşanmaya neden olan olaylarda tam kusurlu olduğu, ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, delillerin değerlendirilmesinde, kanunun olaya uygulanmasında, gerekçede ve kusur belirlemesinde hata edilmediği, tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, tarafların evlilik süresi, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, kişilik haklarına yapılan saldırı, paranın alım gücü, günün ekonomik koşullarına göre ilk derece mahkemesince davacı lehine takdir edilen tazminat miktarının hakkaniyete uygun olduğu, davalının tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine ilişkin kararda bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; hükmün kusur belirlemesi, boşanma, manevî tazminat ve miktarı bakımından bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, bulunması halinde bulunan geçimsizlikte kusurun kimden kaynaklandığı, verilen boşanma hükmü ve manevî tazminat noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin ikinci fıkrası. 6100 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 190 ıncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci, 371 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
31.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.