Logo

2. Hukuk Dairesi2024/46 E. 2025/3334 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında tarafların kusur oranlarının belirlenmesi, maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceği uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Kadının, çalışıyor olması ve düzenli gelire sahip bulunması nedeniyle yoksulluğa düşmeyeceğinin anlaşılması gözetilerek, yoksulluk nafakasına hükmedilmesi hatalı bulunmuş ve bu hususta karar bozulmuş, ancak kusur belirlemesi ve diğer hususlarda Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1662 E., 2023/2787 K.

DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 4. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/85 E., 2022/156 K.

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek vekili tarafından duruşma istemli olarak kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve velâyet yönünden; davalı-davacı kadın vekili tarafından ise erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmiş olup kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 08.04.2025 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde duruşmalı temyiz eden davacı-davalı ... vekili Avukat ... ve karşı taraf temyiz eden davalı-davacı ... vekili Avukat ... geldiler. Gelenlerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen günde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle her ne kadar İlk Derece Mahkemesince kadına, "ortak konutu beğenmediği, bu hususu dile getirdiği, şikayet ettiği" vakıası kusur olarak yüklenmişse de dosya kapsamından bu vakıanın ispatlanmadığının, ispatlanmayan vakıanın kadına kusur olarak yüklenemeyeceğinin, ancak dinlenen tanık beyanlarına göre kadının, erkeğin hastalığı ile ilgilenmediğinin ve bu vakıanın kadına kusur olarak yüklenilmesi gerektiğinin; belirlenen ve gerçekleşen diğer kusurlu davranışlar ile birlikte değerlendirildiğinde boşanmaya sebep olan olaylarda yine de erkeğin ağır kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı kadın vekilinin tüm, davacı-davalı erkek vekilinin ise aşağıdaki paragrafın kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 175 inci maddesine göre boşanan eş yararına yoksulluk nafakasına hükmedebilmek için, nafaka talep eden eşin boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olması gerekir. İlk Derece Mahkemesi tarafından kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmiş ise de; toplanan delillerden kadının aşçı olarak özel bir şirkette çalıştığı, erkeğin ise malulen emekli olduğu anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında kadının kendisini yoksulluktan kurtaracak düzeyde sürekli ve düzenli gelirinin bulunduğu, davalı-davacı kadın ile davacı-davalı erkeğin gelirlerinin birbirine yakın ve denk olduğu anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Kanun'un 175 inci maddesinde aranan koşullar somut olayda kadın yararına gerçekleşmemiştir. Hal böyle olunca kadının yoksulluk nafakası isteminin reddi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.

KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının yoksulluk nafakası yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA,

2.İlk Derece Mahkemesi kararının kadın yararına hükmolunan yoksulluk nafakası yönünden BOZULMASINA,

3.Yukarıda (1) numaralı paragrafta belirtildiği üzere davalı-davacı kadın vekilinin tüm, davacı-davalı erkek vekilin ise sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmanın kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Duruşma için takdir olunan 28.000,00 TL vekâlet ücretinin ...'dan alınıp ...'ye verilmesine,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden ...'ya yükletilmesine,

Peşin alınan harcın istek halinde yatıran ...'ye iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

08.04.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.