Logo

2. Hukuk Dairesi2024/4762 E. 2024/4494 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Yargıtay'ın bozma ilamına rağmen yerel mahkemenin aile konutu şerhi davasında karar verilmesine yer olmadığına karar vermesi üzerine, verilen kararın düzeltilmesi talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın önceki bozma kararlarında aile konutu şerhi davası yönünden hüküm kurulması gerektiği belirtilmiş olmasına ve yerel mahkemenin bu hususa aykırı karar vermiş olmasına rağmen, Yargıtay kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek karar düzeltme talebi reddedilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Alanya 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2023/480 E., 2023/545 K.

KARAR : Bozma ilamına uyularak, yeniden esas hakkında hüküm kurma

KARAR DÜZELTME İSTEYEN : Taraf vekilleri

Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil ve aile konutu şerhi konulması davalarından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davalar hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının aile konutu şerhi davasına yönelik yeniden hüküm kurulması ve bu davaya yönelik yargılama giderleri ve vekâlet ücreti yönünden davalı ... yararına bozulmasına, davacı vekilinin tüm, davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddi ile kararın bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin onanmasına karar verilmiştir.

Taraf vekilleri tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; aile konutu olan taşınmazın müvekkilinin rızası dışında davalı eş ... tarafından, diğer davalı ...'a satıldığını ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile yeniden davalı eş adına tesciline ve taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar ayrı ayrı sundukları cevap dilekçelerinde özetle; davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 10.06.2015 tarih ve 2014/414 Esas, 2015/763 Karar sayılı kararı ile, taşınmazın aile konutu olduğu sabit bulunmamakla birlikte taşınmaz aile konutu olsa bile taşınmazın tapuda devri sırasında taşınmazın kaydında aile konutu şerhi olmadığı, davalı ... tapuya güven ilkesine uygun olarak taşınmazı devralmış olup bunun da ötesinde kötüniyetli olduğu dosyaya yansıyan deliller ışığında ispatlanamadığından davacının tapu iptali ve tescil davasının ve bu sonuca göre taşınmazın davalı eş adına kayıtlı bulunmadığı nazara alınarak taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulması davasının reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin, 05.12.2016 tarih, 2016/14941 Esas, 2016/15562 Karar sayılı ilamı ile; davacının, dava dilekçesinde taşınmazın değerini 200.000,00 TL olarak gösterdiği ancak davalı ...'ın taşınmazı 525.000,00 TL'ye satın aldığını belirttiği, tapu senedinde ise taşınmazın satış bedelinin 400.000,00 TL olarak gösterildiği, Mahkemece, öncelikle taşınmazın değerinin gerekirse keşif yapılarak belirlenmesi, tespit edilecek değer üzerinden nispi peşin harç noksanlığının tamamlatılması, harcın tamamlanması halinde işin esasının incelenmesi gerekirken harç noksanlığı giderilmeden işin esasının incelenmesinin usul ve kanuna aykırı olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasına, bozma sebebine göre temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

B. İkinci Bozma Kararı

1.Bozmaya uyan Mahkemece verilen 25.05.2018 tarih ve 2017/106 Esas, 2018/756 Karar sayılı kararı ile, taşınmazın aile konutu olduğu sabit bulunmamakla birlikte taşınmaz aile konutu olsa bile taşınmazın tapuda devri sırasında taşınmazın kaydında aile konutu şerhi olmadığı, davalı ... tapuya güven ilkese uygun olarak taşınmazı devralmış olup bunun da ötesinde kötüniyetli olduğu dosyaya yansıyan deliller ışığında ispatlanamadığından davacının, taşınmazın davalı ... adına olan kaydının iptali ile davalı ... adına tesciline yönündeki davasının ve bu sonuca göre taşınmazın davalı eş adına kayıtlı bulunmadığı nazara alınarak taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulması davasının reddine karar verilmiş, karara karşı davacı kadın tarafından hükmün tamamı yönünden, davalılar tarafından ise vekâlet ücreti yönünden temyiz isteminde bulunulmuştur.

2.Dairenin, 29.01.2020 tarih, 2019/8403 Esas, 2020/450 Karar sayılı ilamı ile; tarafların yargılama sırasında 30.12.2016 tarihinde kesinleşen kararla boşandıkları, evlilik boşanma ile sona erdiğine göre dava konusu taşınmazın aile konutu olma niteliğini kaybettiği, bu husus gözetilerek konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek ve yargılama giderleri ile vekâlet ücretini dava tarihi itibariyle tarafların haklılık durumları dikkate alınarak tayin ve takdir etmek üzere hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

C. Üçüncü Bozma Kararı

1.Bozmaya uyan Mahkemece verilen 07.10.2020 tarih ve 2020/219 Esas, 2020/418 Karar sayılı kararı ile, tarafların yargılama sırasında kesinleşen kararla boşandıkları anlaşıldığından, dava konusu taşınmazın aile konutu olma özelliği kaybettiği anlaşılmakla taşınmaza aile konutu şerhi konulması yönündeki talebine ilişkin dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, toplanan deliller ışığında davacının dava tarihi itibariyle dava açmakta haksız olduğu gerekçesiyle dava konusu taşınmazın davalı ... adına olan kaydının iptali ile davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline ilişin davanın reddine, davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

2.Dairenin, 01.02.2021 tarih, 2020/6777 Esas, 2021/806 Karar sayılı ilamı ile; dava açıldığı tarihte dava konusu taşınmazın aile konutu vasfında olduğu davacı tanıklarının beyanlarıyla sabit olup, davacı kadının açık rızası olduğu hususu davalılarca iddia ve ispat edilmediği, o halde, dava açıldığı tarihte davacının dava açmakta haklı olduğu, bu husus gözetilerek yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmelerle yazılı şekilde karar verilmesinin doğru görülmediği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

D. Dördüncü Bozma Kararı

1.Bozmaya uyan Mahkemece verilen 22.09.2021 tarihli, 2021/270 Esas, 2021/435 Karar sayılı kararıyla; tarafların yargılama sırasında kesinleşen kararla boşandıkları anlaşıldığından dava konusu taşınmazın aile konutu olma özelliğini kaybettiği anlaşılmakla konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına, davada toplanan deliller ışığında davacı kadının açık rızasının olduğu davalılarca ispat edilemediğinden davacının dava açmakta haklı olduğu gerekçesiyle dava konusu taşınmazın davalı ... adına olan kaydının iptali ile davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline ilişin davanın reddine, aile konutu şerhi konulması talebi yönünden alınması gerekli bakiye 23,40 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, tapu iptali ve tescil talebi yönünden bakiye 29.885,60 TL harcın davalı ...'dan alınarak hazineye irat kaydına, davacı tarafından yapılan toplam 15.176,40 TL yargılama giderinin davalı ...'dan alınarak davacıya verilmesine, resen yapılan toplam 1.659,70 TL yargılama giderinin davalı ...'den alınarak hazineye irat kaydına, davacı aile konutu şerhi konulması talebi yönünden kendisini vekille temsil ettirdiğinden 4.080,00 TL vekâlet ücretinin davalı ...'den alınarak davacıya verilmesine, davacı tapu iptal ve tescil talebi yönünden kendisini vekille temsil ettirdiğinden 49.550,00 TL vekâlet ücretinin davalı ...'dan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.Davacı vekili; tapu iptali ve tescil davasının reddinin hatalı olduğu yönünden, davalı ... vekili tapu iptal ve tescil davasına yönelik yargılama gideri ve vekâlet ücreti yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Dairenin 22.03.2023 davacı kadın dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunu ve rızası alınmadan davalı erkek eş tarafından satıldığını iddia ederek, taşınmazın tapu kaydının iptali ile davalı erkek eş adına tescilini ve taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasını talep etmiş, Mahkemece davanın kabulüne dair verilen kararın Dairemizin 01.02.2021 tarihli, 2020/6777 Esas, 2021/806 Karar sayılı ilamı ile dava konusu taşınmazın tarafların boşanması ile aile konutu vasfını yitirdiği, davanın konusuz kaldığı, dava açıldığı tarihte dava konusu taşınmazın aile konutu vasfında olduğunun davacı tanıklarının beyanlarıyla sabit olup, davacı kadının açık rızası olduğu hususunun davalılarca iddia ve ispat edilmediği, dava açıldığı tarihte davacının dava açmakta haklı olduğu, bu husus gözetilerek yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmelerle yazılı şekilde karar verilmesinin doğru görülmediği gerekçesiyle bozulmasına karar verildiği, mahkemece, bozmaya uyulduğu halde, davacının tapu iptali ve tescil davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilecek yerde davanın reddine şeklinde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olduğundan bahisle hükmün bozulmasına, davalı ... vekilinin yargılama giderleri ile vekâlet ücretine yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

E. Mahkemenin Son Kararı

Mahkemenin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, tarafların yargılama sırasında kesinleşen kararla boşandıkları anlaşıldığından dava konusu taşınmazın aile konutu olma özelliğini kaybettiği anlaşılmakla konusuz kalan her iki davada karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği, eldeki davada toplanan deliller ışığında davacı kadının açık rızasının olduğu davalılarca ispat edilemediğinden davacı dava açmakta haklı olduğu gerekçesi ile her iki dava yönünden ayrı ayrı yargılama gideri ve vekâlet ücretine, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Dairenin 15.02.2024 tarihli ve 2024/524 Esas, 2024/918 Karar sayılı kararıyla, " Somut uyuşmazlıkta, İlk Derece Mahkemesinin 22.09.2021 tarihli kararı ile tarafların yargılama sırasında kesinleşen kararla boşandıkları, dava konusu taşınmazın aile konutu olma özelliğini kaybettiği, aile konutu şerhi davası yönnüden konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına, davada toplanan deliller ışığında davacı kadının açık rızasının olduğu davalılarca ispat edilemediğinden davacının dava açmakta haklı olduğuna, dava konusu taşınmazın davalı ... adına olan kaydının iptali ile davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline ilişkin davanın reddine, davacı aile konutu şerhi konulması talebi yönünden kendisini vekille temsil ettirdiğinden 4.080,00 TL vekâlet ücretinin davalı ...'den alınarak davacıya verilmesine, davacı tapu iptal ve tescil talebi yönünden kendisini vekille temsil ettirdiğinden 49.550,00 TL vekâlet ücretinin davalı ...'dan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili; tapu iptali ve tescil davasının reddinin hatalı olduğu yönünden, davalı ... vekili tapu iptali ve tescil davasına yönelik yargılama gideri ve vekâlet ücreti yönünden temyiz yoluna başvurulmuş, aile konutu şerhi konulması davası ve davalı ...'den bu dava yönünden vekâlet ücreti alınarak davacı tarafa verilmesine yönelik hüküm temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir. Dairemizin bozma kararından sonra İlk Derece Mahkemesince verilen son hükümde temyiz başvurusuna konu edilmeyerek kesinleşen aile konutu şerhi konulması davası ve bu davaya yönelik yargılama gideri ve vekâlet ücreti yönünden yeniden hüküm tesisi doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir." gerekçesiyle temyiz olunan Mahkeme kararının aile konutu şerhi davasına yönelik yeniden hüküm kurulması ve bu davaya yönelik yargılama giderleri ve vekâlet ücreti yönünden davalı ... yararına bozulmasına, davacı vekilinin tüm, davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddi ile kararın bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin onanmasına karar verilmiştir.

V. KARAR DÜZELTME

A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran

Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri karar düzeltme isteminde bulunmuştur.

B. Karar Düzeltme Sebepleri

1.Davacı kadın vekili; karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmesinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın düzeltilmesini ve Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı ... vekili; tapu iptali ve tescil davasına yönelik yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın düzeltilmesini ve kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dairenin 15.02.2024 tarihli ve 2024/524 Esas, 2024/918 Karar sayılı kararında düzeltilmesi gereken bir yanlışlık bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 440 ıncı maddesi. 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin dördüncü fıkrası.

3. Değerlendirme

1. Yargıtay kararının düzeltilmesi 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle onanmış olup, temyiz ilamında bildirilen gerektirici sebeplere göre karar düzeltme istemi 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Karar düzeltme talebinin REDDİNE,

1086 sayılı Kanun'un 442 nci maddesinin son fıkrası ve 4421 sayılı Kanun'un 2 nci ve 4 üncü maddesinin (b) bendinin (1) inci alt bendi delaletiyle takdiren 2.320,00 TL para ceza ile 891,50 TL karar düzeltme ret harcının düzeltme isteyenlerden tahsiline,11.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.