"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/2173 E., 2024/1121 K.
KARAR : Başvurunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Mersin 4. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2023/442 E., 2023/705 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, karşı davanın reddine, ziynet alacağı davasının kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı karşı davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile hükmün kaldırılarak yeniden karar verilmek üzere İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, karşı davanın reddine, ziynet alacağı davasının kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı karşı davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle, davalı karşı davacı erkeğin kıskanç olduğunu, tartışma çıkardığını, takılarını aldığını, ilk gece yaşadıkları cinsel ilişkiden başka cinsel ilişki yaşamadıklarını, evliliğin 3. günü odasını ve yatağını ayırdığını, aşırı alkol ve sigara kullandığını, ailesinin eve gelmesini istemediğini, intihar edeceğini söyleyerek psikolojik şiddet uyguladığını, hastalığında ilgilenmediğini, işi bırakıp evi terk ettiğini belirterek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu`nun (4721 sayılı Kanun) 162 nci, 164 üncü ve 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, 1.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasının, 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminatın davalı karşı davacı erkekten alınarak davacı karşı davalı kadına verilmesine, ziynetlerin aynen olmadığı takdirde bedelinin faizi ile iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davacı karşı davalı kadın 14.09.2023 tarihli duruşmada tedbir, yoksulluk nafakası, maddî, manevî tazminat ve ziynet eşyalarının aynen teslimi talebinden vazgeçtiğini, ziynet eşyalarının nakden iadesi taleplerinin devam ettiğini bildirmiştir.
II. CEVAP
Davalı karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacı karşı davalı kadının cinsel ilişkiye girmediğini, evlendikten sonra değiştiğini, iddialarının doğru olmadığını belirterek kadının davasının reddine, karşı boşanma davalarının kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, 1.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasının, 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminatın davacı karşı davalı kadından alınarak davalı karşı davacı erkeğe verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 13.04.2021 tarih ve 2019/777 Esas 2021/258 Karar sayılı kararı ile; dava dilekçesindeki terk ve pek kötü onur kırıcı davranış sebebiyle boşanma davasının yasal şartlarının oluşmadığı, tarafların evliliklerinden birkaç gün sonra davalının odasını ve eşyalarını ayırarak başka bir odada yatmaya başladığı, sonrasında ise tarafların ayrı yaşamaya başladıkları,ilk olarak kimin evden ayrıldığı konusunda tarafların diğer tarafı suçladığı, davalı karşı davacının tam kusurlu olduğu kanaatine varıldığı, neticeten evliliğin devamında taraflar ve toplum için bir fayda kalmadığı, davalı karşı davacının tam kusurlu eylemleri ile tarafların birarada yaşaması beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı gerekçeleri ile davacı karşı davalı kadının 4721 sayılı Kanun`un 162 ve 164 üncü maddelerine dayalı açtığı boşanma davalarının yasal şartlarının oluşmaması sebebi ile reddine, davacı karşı davalı kadının 4721 sayılı Kanun`un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca açılan boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, karşı davanın reddine, davacı karşı davalının tedbir nafakası talebinin reddine ilişkin ara kararın aynen geçerli olduğuna, davacı karşı davalının yoksulluk nafakası talebinin reddine, 10.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminatın davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya verilmesine, davalı karşı davacının maddî ve manevî tazminat talebinin reddine, davacı karşı davalının ziynet eşyası alacağına ilişkin davasının kabulüne, 5 adet 22 ayar hediyelik şarnel bilezik (ortalama 35 gram 8.538,75 TL), 12 adet çeyrek altın (net 21 gram) 5.150,25 TL, ziynet eşyasının davalı karşı davacıdan aynen alınarak davacı karşı davalıya verilmesine, kısmi teslim durumunda yukarıda belirtilen miktardan mahsubuna, aynen teslimin mümkün olmaması durumunda 13.734,00 TL ziynet eşyası alacağının dava tarihi olan 15.11.2019 tarihinden itibaren başlayacak yasal faizi ile birlikte davalı karşı davacıdan alınarak davacı/karşı davalıya verilmesine, düğünde davacıya hediye olarak takılan 2.200,00 TL hediye paranın dava tarihi olan 15.11.2019 tarihinden itibaren başlayacak yasal faizi ile birlikte davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya verilmesine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı karşı davacı erkek vekili hükmün tamamı yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
2. Bölge Adliye Mahkemesinin 23.09.2022 tarih ve 2021/1362 Esas 2022/1834 Karar sayılı kararı ile; dava dosyasında, davalı karşı davacı erkek vekilinin 05.12.2019 tarihinde açtığı karşı davasında, karşı dava harcı adı altında 44,40 TL harç yatırdığı, başkaca bir harç yatırmadığı, bu durumda mahkemece yapılacak işin; karşı dava ile ilgili harcı tamamlattırması, yeniden yargılama yapılması ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu`nun (6100 sayılı Kanun) 26 ncı maddesi uyarınca tarafların tüm talepleri dikkate alınarak, her talep hakkında olumlu yada olumsuz bir karar verilmesinden ibaret olduğu gerekçesi ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, gerekçede belirtilen eksiklikler giderilerek yeniden karar verilmek üzere dava dosyasının Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
C.İlk Derece Mahkemesinin İkinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 15.12.2022 tarihli 2022/881 Esas 2022/992 Karar sayılı kararı ile; dava dilekçesindeki terk ve pek kötü onur kırıcı davranış sebebiyle boşanma davasının yasal şartlarının oluşmadığı, tarafların evliliklerinden birkaç gün sonra davalının odasını ve eşyalarını ayırarak başka bir odada yatmaya başladığı, sonrasında ise tarafların ayrı yaşamaya başladıkları,ilk olarak kimin evden ayrıldığı konusunda tarafların diğer tarafı suçladığı, davalı karşı davacının tam kusurlu olduğu kanaatine varıldığı, neticeten evliliğin devamında taraflar ve toplum için bir fayda kalmadığı, davalı karşı davacının tam kusurlu eylemleri ile tarafların birarada yaşaması beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı gerekçeleri ile davacı karşı davalı kadının 4721 sayılı Kanun`un 162 ve 164 üncü maddelerine dayalı açtığı boşanma davalarının yasal şartlarının oluşmaması sebebi ile reddine, davacı karşı davalı kadının 4721 sayılı Kanun`un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca açılan boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, karşı davanın reddine, davacı karşı davalının tedbir nafakası talebinin reddine ilişkin ara kararın aynen geçerli olduğuna, davacı karşı davalının yoksulluk nafakası talebinin reddine, 10.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminatın davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya verilmesine, davalı karşı davacının maddî ve manevî tazminat talebinin reddine, dinlenen davacı tanık anlatımları ve davalının ablası olan ..."ın beyanına göre altınlar düğün sonrası bozdurularak borçlar ödenmiş olup, ziynetlerin davacının kişisel malı olması, rızasıyla borçlar için bozdurulan altınların iadesi gerektiği gerekçesi ile davacı karşı davalının ziynet eşyası alacağına ilişkin davasının kabulüne, 5 adet 22 ayar hediyelik şarnel bilezik (ortalama 35 gram 8.538,75 TL) ,12 adet çeyrek altın (net 21 gram) 5.150,25 TL, ziynet eşyasının davalı karşı davacıdan aynen alınarak davacı karşı davalıya verilmesine, kısmi teslim durumunda yukarıda belirtilen miktardan mahsubuna, aynen teslimin mümkün olmaması durumunda 13.734,00 TL ziynet eşyası alacağının dava tarihi olan 15.11.2019 tarihinden itibaren başlayacak yasal faizi ile birlikte davalı karşı davacıdan alınarak davacı/karşı davalıya verilmesine, düğünde davacıya hediye olarak takılan 2.200,00 TL hediye paranın dava tarihi olan 15.11.2019 tarihinden itibaren başlayacak yasal faizi ile birlikte davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya verilmesine karar verilmiştir.
D.Bölge Adliye Mahkemesinin İkinci Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı karşı davacı erkek vekili hükmün tamamı yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
2. Bölge Adliye Mahkemesinin 12.05.2023 tarihli 2023/391 Esas 2023/624 Karar sayılı kararı ile; kadının kabul edilen boşanma davası ile ilgili kusur belirlemesi yapılırken erkeğin tam kusurlu, kadının ise kusurunun bulunmadığının belirtildiği ancak erkeğe yüklenen kusurların neler olduğunun anlaşılmadığı, kadın tarafından ileri sürülen bir kısım vakıaların ispatlanamadığının dile getirildiği, 4721 sayılı Kanun`un 166 ncı maddesinin ikinci fıkrasına atıfta bulunulmasına rağmen, tarafların kusurlarının neler olduğunun açıkça belirtilmediği yine kararın gerekçe kısmında, düğünde takılan takıların borç ödenmesi için davacının rızası ile verildiğinin belirtilmesine rağmen takılarla ilgili erkek aleyhine karar verilerek hükümle gerekçeli karar arasında çelişki ve tereddüt meydana getirilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesi ile davalı karşı davacı vekilinin, istinaf başvurusunun kabulü ile; İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden karar verilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
E.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların evliliklerinden birkaç gün sonra davalının odasını ve eşyalarını ayırarak başka bir odada yatmaya başladığı, sonrasında ise tarafların ayrı yaşamaya başladıkları,ilk olarak kimin evden ayrıldığı konusunda tarafların diğer tarafı suçladığı, davalı karşı davacının cinsel ilişkiden kaçınma ve yatak odasını ayırma sebebiyle tam kusurlu olduğu, neticeten evliliğin devamında taraflar ve toplum için bir fayda kalmadığı, davalı karşı davacının tam kusurlu eylemleri ile tarafların birarada yaşaması beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığı, dava dilekçesindeki terk ve pek kötü onur kırıcı davranış sebebiyle boşanma davasının yasal şartların oluşmadığı gerekçeleri ile davacı karşı davalı kadının 4721 sayılı Kanun`un 162 ve 164 üncü maddelerine dayalı açtığı boşanma davalarının yasal şartlarının oluşmaması sebebi ile reddine, davacı karşı davalı kadının 4721 sayılı Kanun`un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca açılan boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, karşı davanın reddine, davacı karşı davalının tedbir nafakası, yoksulluk nafakası, maddî ve manevî tazminat taleplerinin vazgeçme beyanları sebebiyle reddine, davalı karşı davacının maddî ve manevî tazminat talebinin kusur durumu itibariyle oluşmadığından reddine, davacı karşı davalının ziynet eşyası alacağına ilişkin davasının kabulüne, hesaplanan 13.734,00 TL ziynet eşyası alacağının dava tarihi olan 15.11.2019 tarihinden itibaren başlayacak yasal faizi ile birlikte davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya verilmesine, düğünde davacıya hediye olarak takılan 2.200,00 TL hediye paranın dava tarihi olan 15.11.2019 tarihinden itibaren başlayacak yasal faizi ile birlikte davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya verilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı karşı davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B.İstinaf Sebepleri
Davalı karşı davacı erkek vekili; her iki dava ve ferileri ile ziynet alacağı davasının kabulü yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C.Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı karşı davacı erkek vekilinin, kusur belirlemesi, kadının kabul edilen boşanma davası, reddedilen kendi karşı boşanma ve fer'ilerine yönelik hükümler yönünden istinaf başvurusunun incelenmesinde; dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; İlk Derece Mahkemesinin tarafların karşılıklı boşanma ve fer'ilerine ilişkin verilen kararlarında, usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davaların esası ile ilgili hükme etki edecek sunulan tüm delillerin dava dosyası içerisine toplandığı, kanunun olaya uygulanmasında hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararların usul ve esas yönünden hukuka uygun, kusur belirlemesinin de doğru olduğu, somut olayda, İlk Derece Mahkemesince, kadın lehine hüküm altına alınan ziynet ve para takı bedeli toplam 15.934,00 ( 13.734 ziynet bedeli, 2.200 TL para takısı) TL olduğu, dolasıyla bu rakamın karar tarihi itibari ile 17.830 TL kesinlik sınırının altında olduğu gerekçesi ile davalı karşı davacı erkek vekilinin, kadının düğün takıları (ziynet ve para) ile ilgili verilen karara yönelik istinaf başvurusunun usulden reddine, davalı karşı davacı erkek vekilinin, kusur belirlemesi, kadının kabul edilen boşanma davası, reddedilen kendi karşı boşanma ve fer'ilerine yönelik hükümler yönünden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı karşı davacı erkek vekili; kadının davasının kabulü, erkeğin davasının reddi, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafaka taleplerinin reddi yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davalarında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının davasının kabulü ve erkeğin davasının reddi kararının doğru olup olmadığı, erkeğin tazminat taleplerinin reddi kararının doğru olup olmadığı ve erkeğin nafaka talepleri hakkında karar verilmemesinin doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun`un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun`un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle boşanmaya sebep olan olaylarda tam kusurlu olan eş yararına yoksulluk nafakasına hükmedilemeyeceğinin anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
24.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.