"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1931 E., 2024/215 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ: Küçükçekmece 7. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/1136 E., 2023/660 K.
Taraflar arasındaki çocukla kişisel ilişkinin kaldırılması olmadığı takdirde yeniden düzenlenmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.
Kararın her iki taraf vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, eksik inceleme ile karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle, başvurunun kabulü ile kararın kaldırılarak eksiklikler giderildikten sonra karar verilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulü ile anne ile ortak çocuklar arasında boşanma ilâmı ile kurulan kişisel ilişkinin kaldırılarak kararda belirtilen zamanlarda kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir.
Kararın her iki taraf vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı baba vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı baba vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Bakırköy 6. Aile Mahkemesinin 2014/99 Esas 2014/207 Karar sayılı dosyasıyla boşandıklarını ve çocukların velâyetinin anneye verildiğini, müvekkili tarafından 2018 tarihide İstanbul Anadolu 21. Aile Mahkemesinin 2018/467 Esas sayılı dosyası ile çocukların velâyetinin değiştirilmesi davası açtığını ve çocukların velâyetinin babalarına verildiğini, anne ile çocuklar arasında kişisel ilişki tesis edildiğini, çocukların en son anneleri ile 1 Ocak.2021 tarihinde görüştüklerini ve babalarına annelerinin fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, müvekkilinin davalı anne ile çocuklar tarafından söylenenleri paylaştığını, davalı annenin ise "ben istediğin şekilde davranırım kimse karışamaz" dediğini, çocukların davalı anne ile görüşmek istemediğini ancak davalı annenin zorla- icra ile kişisel ilişki kurulmasını talep ettiğini, annelerinin ısrarı karşısında çocukların annelerinden şikayetçi olduklarını ve Küçükçekmece 1.Aile Mahkemesi'nin 2021/1092 Değişik İş ve 2021/1064 Değişik İş Karar sayılı kararı ile uzaklaştırma ve kişisel ilişkinin kaldırılması talep edildiğini, talebin kısmen kabul edilmesi karşısında, yaptıkları itiraz doğrultusunda; Küçükçekmece 2. Aile Mahkemesi, 2021/150 Değişik İş 2021/151 Değişik İş Karar sayılı kararı ile itirazın kabulüne karar vererek, Mahkeme tarafından kurulmuş kişisel ilişkinin 1 ay süreyle kaldırılmasına, kişisel ilişkinin kaldırılması davası ikame edilmiş olması nedeniyle davalı lehine İstanbul Anadolu 21.Aile Mahkemesi'nin 2018/467 Esas-2019/1302 Karar sayılı dosyası ile tesis edilen kişisel ilişki tesisinin tümüyle kaldırılmasına, kişisel ilişkinin tümüyle kaldırılmasına karar verilmemesi halinde, çocukların üstün yararı doğrultusunda kişisel ilişkinin davalı anne tarafından "yıl içinde sadece "01 Ağustos-01 Eylül" günleri arasında gerçekleştirilecek şekilde yeniden düzenlenmesine, talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı anne vekili cevap dilekçesinde özetle; yetkili mahkemede dava açılmadığını, yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu 21. Aile Mahkemesinin yetkili olduğunu, davanın açılmasında davacı tarafın korunmaya değer bir hukuki yararı olmayıp, soyut şiddet iddiası ve çocuklara öğretilmiş iftiralar delil teşkil etmeyeceğinden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 17.03.2022 tarih ve 2021/392 Esas, 2022/355 Karar sayılı kararı ile, çocukla ana-baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir hak olması, şahsi ilişki tesisinden beklenen amacın çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamak olması gerektiği hususları karşısında velâyet hak ve yetkileri babada olan çocuklar ile anne arasındaki kişisel ilişkinin tümüyle kaldırılması anne ile çocuklar arasındaki bağı tamamen koparabileceğinden , çocukların yüksek yararı gereği anne ile ilişkilerinin devamının sağlanması gerekçesi ile; davanın reddine " velâyet hak ve yetkileri babaya verilen 21.08.2008 doğumlu ortak çocuklar ile anne arasında kişisel ilişkinin yeniden düzenlenerek her ayın 1. ve 3. haftası Pazar günü 13:30-17:30 saatleri arasında tedbiren ve hükmün kesinleşmesi ile yatısız kişisel ilişkinin tesisine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı baba ve davalı anne vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
2. Bölge Adliye Mahkemesinin 28.09.2022 tarih ve 2022/939 Esas, 2022/1396 Karar sayılı kararı ile, dosyada sosyal inceleme raporu psikolog tarafından tarafların ev ortamları da görülmek suretiyle alınmış ise de, ileri sürülen iddiaların niteliği, taraflar arasında sözlü ve fiziksel şiddet olaylarına ilişkin tedbir kararı dosyası, çocukların Başakşehir Çocuk Büro Amirliğinde verdikleri ifadeler dikkate alındığında doyurucu nitelikte ve hüküm kurmaya elverişli eksik inceleme ile karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle, başvurunun kabulü ile kararın kaldırılarak eksiklikler giderildikten sonra karar verilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kaldırma kararı sonrasında psikolog, pedagog ve sosyal inceleme uzmanından oluşan üçlü bilirkişi heyetinden yeniden, 20.03.2023 ve 06.06.2023 tarihli alınan sosyal inceleme raporlarına göre ortak çocukların davalıya yönelik olumsuz içerikli beyanlarının samimi olmadığı ve kişisel ilişkinin kaldırılmasını gerektirir davranış bulunmadığı, çocukların anne ilgi ve şefkatine ihtiyaç duyacakları tespit edilmiş, bu nedenle kişisel ilişkinin kaldırılması yönündeki talebin reddine karar verilmesi gerekmiş ancak davacı ve ortak çocukların 1 yıldan fazla süredir Almanya’da yaşadıkları ve haftasonu kişisel ilişki kurulmasının mümkün olmadığı gözetilerek çocukların okul tatillerine denk gelecek şekilde davalı ile çocuklar arasında kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi gerektiği gerekçesi ile; davacının çocuklar ile anne arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılması talebinin reddine, çocuklar ile anne arasındaki kişisel ilişkinin yeniden düzenlenerek "okulların sömestr tatilinin 2. günü saat 11.00 ile 7. günü saat 17.00 arasında, Ağustos ayının 1. günü 11.00 ile 31. günü saat 17.00 arasında tedbiren ve hükmün kesinleşmesi ile nihai olarak yatısız şahsi ilişkinin tesisine" karar verilmiştir.
2.İlk Derece Mahkemesinin 27.10.2023 tarihli tashih şerhi ile; gerekçeli kararın 2 no'lu bendinin "yatılı şahsi ilişkinin tesisine" olarak düzeltilmesine tashihen karar vermiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı baba ve davalı anne vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı baba vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin yeniden düzenlediği kişisel ilişkiyi yatısız olarak düzenleyip el çektiği dosyada yatılı diye tashih etmesinin hatalı olduğunu, müvekkili tarafından anne ile çocuklar arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılması, aksi kanaat olması durumunda yıl içinde 1 Ağustos - 1 Eylül günleri arasında gerçekleştirilecek şekilde düzenlenmesi talep edilmiş olmasına rağmen çocukların yıl içerisinde okula devam ettikleri ve anne ile ancak tatillerinde görüşebilecekleri düşünüldüğünde çocukların hali hazırdaki okul durumları ve menfaatleri düşünülerek kişisel ilişki tesisinin tümüyle kaldırılması belirterek; tamamı yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı anne vekili istinaf dilekçesinde özetle; çocukların üstün yararı gözetildiğinde hukuki yarar yokluğundan davanın tümden reddedilmesi gerektiğini, kişisel ilişkinin de daha önce düzenlenen şekli ile kalmasını, çocukların annenin bilgi ve izni dışında Almanya'ya götürülüp orada yaşadıklarında çocukların üstün yararının değil baba ve üvey annenin senelik tatil planlarının esas alındığını bu nedenle kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebinin de reddedilmesi gerektiğini, yeni kurulan kişisel ilişkinin de yerinde olmadığını, Anadolu 21. Aile Mahkemesi'nde kurulan kişisel ilişkinin korunmasını, müvekkilinin mevcut davanın açılmasına sebebiyet vermediğini belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; "...kaldırma kararı sonrası alınan heyet raporları, çocukların gözetilmesi gereken yüksek yararları, bedensel, ahlaki ve ruhsal yönden sağlıklı gelişimleri, anne ile yatılı ilişki kurulmasına engel somut maddî bir olgunun ortaya konulmaması, anayasal hak olan anne ile çocuğun birbirlerini tanımak, iyi ilişki kurmak ve manevî bağlarının devamı sağlamak ve annelik duygularının tatmini açılarından anne ile çocuklar arasında yatılı kişisel ilişki kurulmasının, çocukların sağlığını, ahlaki ve bedensel gelişimini tehlikeye düşüreceğine ilişkin bir delil bulunmadığı sonucuna varılarak kişisel ilişkinin kaldırılması talebinin reddine ilişkin sonuç karar usul ve esas yönünden yerinde görülmüştür. Mahkemece yeniden kurulan kişisel ilişki kararında hükmün içeriğinden yatılı olduğu anlaşıldığı ve sehven yatısız yazıldığı, yeniden kurulan yatılı kişisel ilişki şekli ve süreleri de çocukların esas alınması gereken yüksek yararlarına uygun bulunmuştur..." gerekçesi ile ; tarafların istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı baba vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı baba vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tarafların ortak çocukları ile anne arasında kurulan kişisel ilişkinin çocukların üstün yararına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 4 üncü, 323 üncü ve 324 üncü maddeleri. Birleşmiş Milletler Çocuk hakları Sözleşmesi'nin 3 üncü, 9 uncu ve 12 nci maddeleri. Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesi'nin 3 üncü ve 6 ncı maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı baba vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.