Logo

2. Hukuk Dairesi2024/648 E. 2024/8049 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, erkeğin kadını affettiğine dair mesaj kayıtlarının, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olmadığı anlamına gelip gelmediği, kusur belirlemesi ve buna bağlı olarak hükmedilen nafaka ve tazminatların miktarının doğru olup olmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, erkeğin evliliği kurtarmak adına attığı barışma amaçlı mesajların af olarak değerlendirilmesinin yanılgılı olduğu, dosyadaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek kusur belirlemesi ve buna bağlı olarak nafaka ve tazminat miktarının yeniden takdir edilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/2357 E., 2023/2369 K.

KARAR : Başvurunun kabulüyle yeniden esas hakkında hüküm tesisi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 5. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/445 E., 2023/869 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine, karşı davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince yeniden esas hakkında hüküm tesisine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin kadına fiziksel şiddet uyguladığını, hakaret ve küfür ettiğini, cinsel şiddet uyguladığını, aşağıladığını iddia ederek davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, nafakanın her yıl ÜFE oranında artırılmasına, kadın yararına 250.000,00 TL maddî ve 250.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek karşı dava dilekçesinde özetle; kadının erkeğe fiziksel şiddet uyguladığını, iftira attığını, erkeğe hakaret ve küfür ettiğini, erkeği başkasıyla kıyasladığını, "senin piçini mi doğuracağım" şeklinde ifadeler kullandığını, yatağını ayırdığını, cinselliğe yanaşmadığını, güven sarsıcı davranışlarda bulunduğunu iddia ederek asıl davanın reddine karşı davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına,erkek yararına yasal faizi ile birlikte 500.000,00 TL maddî ve 500.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; evlilik birliği içisinde erkeğin kadına hakaret ettiği, ettiği hakaretler sebebi ile dinlenen tanık beyanlarına göre özür dileyip tekrar barıştıkları ancak hakaretin devam ettiği, fiili ayrılık sırasında yol tarifi sebebi ile tartıştıklarında erkeğin kadına şiddet uyguladığı; kadın vekilinin esasa ilişkin beyan dilekçesine ekli mesaj içeriklerinden erkeğin kadına "telefonum açık gelirsen buyur gel ara ben seni çok özledim, bebeğim biz nazara mı geldik, Allah yuvamızı yıkmasın inşallah" gibi mesajlarının davacıya yüklenen kusurları affettiği en azından hoş görüyle karşıladığı, bu haliyle erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl davanın kabulüne karşı davanın reddine, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir nafakasına, kadın yararına 5.000,00 TL toptan yoksulluk nafakasına, kadın yararına 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası miktarı, yoksulluk nafakasının toplu olarak verilmesi ve miktarı, kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarı yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, reddedilen boşanma davası, kabul edilen asıl boşanma davası, reddedilen tazminat talepleri, aleyhine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile tazminatlar yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesinin kabul ettiği kusurların ve karşı davanın kabulü asıl davanın reddinin doğru olduğu ancak hükmedilen maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakasının az olduğu gerekçesi ile erkeğin tüm, kadının sair istinaf taleplerinin esastan reddine, kadının yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminatlar dışındaki istinaf başvurusunun esastan reddine, kadının yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat miktarları yönünden istinaf talebinin kabulü ile hükmün bu yönlerden kaldırılmasına, kadın yararına toptan 25.000,00 TL yoksulluk nafakasına, kadın yararına 30.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle;kusur değerlendirmesi, karşı davanın reddi, asıl davanın kabulü, hükmedilen maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakası yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; tarafların açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı karşılıklı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının davasının kabulü ile erkeğin davasının reddinin yerinde olup olmadığı, maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakasına hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı; mevcutsa miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı, af olgusunun ispatlanıp ispatlanmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 2 inci, 4 üncü, 6 ıncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 50 inci ve 51 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Taraflarca evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı karşılıklı açılan boşanma davalarının İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda erkeğin, dosyada yer alan mesaj kayıtlarına göre kadının kusurlarını affettiği, en azından hoşgörü ile karşıladığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu belirtilerek kadının davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına ve ferilerine, erkeğin davasının ise reddine karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesinin bu kararına karşı taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat ile yoksuluk nafaka miktarlarının az olduğu gerekçesi ile kadın vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, erkek vekilinin tüm kadın vekilinin sair istinaf istemlerinin esastan reddine karar verilmiş, hüküm davalı-davacı erkek vekili tarafından her iki dava ve feriler yönünden temyiz edilmiştir.

2.İlk Derece Mahkemesince her ne kadar, kadının dosyaya delil olarak sunduğu mesaj kaydı içeriklerine göre; erkeğin, kadını affettiği en azından hoşgörü ile karşıladığı belirtilerek boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu kabul edilmiş ise de yapılan yargılama toplanan deliller ve sunulan mesaj kayıtlarına göre, erkeğin kadına gönderdiği mesaj içeriklerinin af niteliğinde olmadığı, barışma girişimi niteliğinde olduğu, kaldı ki tarafların da bu mesajlardan sonra barışmayarak davalarına devam ettikleri, erkeğin dosyaya yansıyan kadın eşi affettiğine yönelik başkaca somut söylem veya fiili eylemlerinin de bulunmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle iken Mahkemece, erkeğin evliliğini kurtarma adına gösterdiği barışma girişiminin af olarak değerledirilmesi doğru görülmemiştir. O halde, Mahkemece dosyadaki tüm deliller hep birlikte değerlendirilmek suretiyle davaların esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz edene iadesine,

Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

31.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.