Logo

2. Hukuk Dairesi2024/660 E. 2024/6924 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, boşanmaya sebep olan kusurun kimde olduğu, hükmedilen yoksulluk nafakası ve maddi-manevi tazminat miktarlarının uygun olup olmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkeme kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller, uygulanması gereken hukuk kuralları ve hukuki ilişkinin nitelendirilmesi, dava şartları, yargılama ve ispat kuralları ile gerekçeleri dikkate alındığında usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/2374 E., 2023/3042 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Zile Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2020/68 E., 2023/362 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın ve birleşen davanın kabulüne ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davacı-davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı erkek vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; kadının kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin çekilmez hale geldiğiri iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı-davacı kadın vekili cevap ve ikinci cevap dilekçesinde özetle; erkeğin iddialarını kabul etmediğini beyan ederek erkeğin davasının reddine, birleşen davanın kabulüne hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davalı-davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; erkeğin kusurlu davranışları nedeniyle evilik birliğinin çekilmez hale geldiğini iddia ederek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 162 inci maddesi uyarınca ve 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 30.000,00 TL maddî ve 70.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile özetle; tanık beyanlarında da anlaşıldığı üzere; birleşen davacı kadın birleşen davalı erkeğin kendisine "boyun kısa yanıma yakışmıyorsun" gibi sözler söylediği, faturalar ve mutfak giderleri ile ilgili davacıya ekonomik şiddet uyguladığı, kadının hastalığında kendisine destek olmadığı, hastanede yattığı süreçte aramadığı, kadının ailesine karşı hoş olmayan sözler sarf ettiği, kadını küçümsediği, okumasına dair söz vermesine rağmen okumasına daha sonra müsaade etmediği, bu konularda birleşen davalı erkeğin ağır kusurlu olduğu, davacı erkeğin ise iddia ettiği davalının sürekli annesine gitmesi durumu davacı, hastalığı nedeniyle davalıya destek olmadığından davalıya kusur olarak yüklenemeyeceği, diğer bir davacı iddiası olan davalı kadının annesinin sosyal medyadaki paylaşımlara davalı kadının bir dahili olmadığından davalı kadına kusur olarak yüklenmesi mümkün olmadığı, davalının davacıya ve ailesine hakaret ettiği iddiası ise tanık beyanları ile ispatlanmış olup davalı kadının az kusurlunun anlaşıldığı, davalı-birleşen davacı kadının iddia ettiği üzere hayata kast, pek kötü ve onur kırıcı davranış nedenine dayalı boşanma nedeniyle boşanmaya karar verilebilmesi için karşı tarafın pek kötü davranması veya ağır derecede onur kırıcı bir davranışta bulunması ya da hayatına kast etmesi gerekli olduğu, pek kötü davranış, zulüm, işkence, ağır eziyet, dövmek, aç bırakmak, ağır hakaret, silahla tehdit ve bunun gibi eşin vücut bütünlüğüne veya fiziksel veya ruhsal sağlığına yönelik davranışlar olduğu, pek kötü davranışın eşe ızdırap veren ve onun sağlığını bozacak ağırlıkta olması gerekli olduğu, onur kırıcı davranışın ise namus ve şerefe yönelik ağır derecede bir davranış olması gerektiği, somut olayda; böyle bir durum bulunmadığından işbu hukuki sebeple değil evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeniyle boşanma davası kabul edildiği, boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği, gerekçesi ile; asıl davanın ve birleşen davanın kabulüne tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın yararına aylık 350,00 TL tedbir ve. 30.000,00 TL toptan yoksulluk nafakasına ve kadın yararına 20.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı-davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; boşanma kararı konusunda bir itirazlarının olmadığını kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen nafaka ve tazminatlar yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen nafaka ve tazminatlar yönünden yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına nafaka ve tazminat takdirinin ve miktarlarının isabetli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanunu’nun 190 ıncı ve 194 üncü maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un, 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci ve 176 ncı maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.