"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/2240 E., 2023/2259 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan retti
İLK DERECE MAHKEMESİ : Yerköy Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2020/378 E., 2023/399 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davanın kabulü ile boşanma ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davalı-davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı erkek vekili dava ile cevap ve karşı davaya cevap dilekçesinde; kadının, sürekli kavga çıkardığını, müvekkiline küfür ve hakaret ettiğini, aşağıladığını, küçük düşürdüğünü, kadının iddialarını kabul etmediklerini, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 250.000,00 TL manevî tazminata, kadının karşı davasının reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili cevap ile karşı dava ve cevaba cevap dilekçesinde; erkeğin iddialarının asılsız olduğunu, kabul etmediklerini, üç yıldır tarafların ayrı yaşamadıklarını, en son 2019 yılında Hayman'a da otele tatile gittiklerini, erkeğin 2020 yılı şubat ayında müvekkilini terk ettiğini, erkeğin evlilik içerisinde müvekkiline sürekli psikolojik ve fiziksel şiddet uyguladığını, sadakatsiz davranışta bulunduğunu, hakaret ve küfür ettiğini, aşağıladığını, müvekkiline ve çocuklara bakmadığı, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine 3.000,00 TL tedbir ve yoksululuk nafakası ile 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların sürekli ve karşılıklı olarak birbirlerine hakaret ettikleri ve ayrı yaşadıkları, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında eşit kusurlu oldukları, kadının geliri bulunmadığı, engelli oğlu ile birlikte yaşadığı, ileri yaşta olduğu, boşanmakla yoksulluğa düşecek olduğu anlaşıldığından kadın lehine, tarafların sosyal ve ekonomik durumu dikkate alınarak yoksulluk nafakasına karar verilmesi gerektiği, tarafların kusur durumuna göre maddî ve manevî tazminat verilmesi şartlarının oluşmadığı gerekçesi ile asıl ve karşı davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, kadın lehine aylık 2.250,00 TL tedbir n ve yoksulluk nafakasına, erkeğin yoksulluk nafakası ve manevî tazminat talebi ile kadının maddî ve manevî tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı-davacı kadın vekili, erkeğin asıl davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadının reddedilen maddî ve manevî tazminat talebi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davalı-davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-davacı kadın vekili, erkeğin asıl davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadının reddedilen maddî ve manevî tazminat talebi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında erkeğin asıl davasının ispatlanıp ispatlanmadığı ve davanın kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı, kadının reddedilen maddî ve manevî tazminat talepleri noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesi; 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle kadın tarafından Yerköy Asliye Asliye Hukuk Mahkemesinin 2024/157 esas sayılı dosyası ile zina sebebiyle boşanma davasının açıldığı tarihte, kadının karşı boşanma davasında verilen boşanma hükmünün kanun yoluna başvurulmamak suretiyle kesinleştiğinin anlaşılmasına göre, usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderlerinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
06.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.