"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/2307 E., 2023/2294 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Nevşehir Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/381 E., 2023/270 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı boşanma davasının ayrı ayrı kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf veilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı- karşı davalı erkek dava dilekçesinde özetle; tarafların anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiş, davanın çekişmeli boşanma olarak devam etmesi sonucunda sunduğu dava dilekçesinde özetle; kadının evlilik içinde sürekli küsme ve yatak ayırma davranışlarının olduğunu, erkeğin maddi geliri ile uyumlu olmayan isteklerde bulunduğunu, bu nedenle erkeğin borçlandığını, borçlarını erkeğin babasının ödediğini, erkeği engel durumu nedeni ile aşağıladığını, hakaret ettiğini, çocuklar nezdinde erkeği küçük düşürdüğünü, erkeğin babasının torununu biraz daha kapalı giyinmesi hususunda uyardığını, kadının kayın pederinin üzerine yürüyerek yakasına yapıştığını, 2 gün sonra çocukları da alıp evi terk ettiğini iddia ederek, evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebi ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velayetinin erkeğe verilmesine, yasal faizi ile 5.000,00 TL maddî ve 5.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı- karşı davacı kadın vekili karşı dava ve ikinci cevap dilekçesinde özetle; erkeğin ailesinin evlilik birliğine müdahale ettiklerini, onların sözlerinden etkilenerek erkeğin kadına ve çocuklara karşı hakaret ve küfür ettiğini, tehditte bulunduğunu, kadına fiziksel şiddet uyguladığını, kayın pederinin ortak çocuk ...'nın kapanması için baskı yaptığını, bu nedenle son çıkan olayda kayın pederinin kadına hakaret ettiğini, erkeğin kadının boğazını sıktığını ve fiziksel şiddet uyguladığını, kadını öldürmeye çalıştığını, kadını ve çocukları evden kovduğunu, kadını silahla öldürmekle tehdit ettiğini, erkeğin çektiği kredileri sosyal medyadan tanıştığı kişilerle harcadığını, farklı kişilerle kadını aldattığını, eve defalarca haciz geldiğini, erkeğin travesti sevgilisi olduğunu, kadının altınlarını alarak bu sevgilisi için harcadığını, çocuklarıyla ilgilenmediğini ve ihtiyaçlarını karşılamadığını iddia ederek, evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebi ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye bırakılmasına, aylık 2.000,00'er TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın için aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, erkeğin kadına fiziksel şiddet uyguladığı, tarafların sosyal ve ekonomik durumları müsait olmasına rağmen ortak çocuklara yatak almadığı, tarafların ortak çocuğu ...'ya tesettüre girmesi yönünde baskı yaptığı ve anne babasının yine bu konuda yaptığı baskı karşısında da sessiz kaldığı, kadına yönelik "Sen kadın mısın, sen nesin, anne misin, sen bir şey beceremiyorsun, şerefsiz" şeklinde aşağılayıcı konuştuğu, yine ortak çocuklara da "Ben sizin babanız değilim" şeklinde ifadelerde bulunduğu , bununla birlikte ortak çocuk ...'nın erkeğin eski telefonunda, erkeğin bir kadınla mesajlaşmalarının gördüğü, bu mesajlaşmalarda kadının erkeğe çıplak fotoğraflar gönderdiği, erkeğin de kadına yönelik sevgi sözcükleri söylediği, ''canım hayatım'' diye hitap ettiği, erkeğin sadakatsiz fiillerde bulunduğu, kadının ise sıklıkla erkeğe "Sen herif değilsin, sen adam değilsin, sen kimsin, ben seni niye aldım ki, sen bilmezsin, sen karışma, sen salaksın" dediği, erkeğe yönelik sıklıkla aşağılar şekilde konuştuğu, erkeğin ağır kusurlu, kadının az kusurlu olduğu gerekçesi ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı açılan asıl ve karşı boşanma davasının ayrı ayrı kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuklar ile baba arasında şahsi ilişki tesisine yer olmadığına, çocuklar için aylık 400,00'er TL tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle aylık 800,00 TL'ye arttırılmasına, karar kesinleştikten sonra aynı miktarda iştirak nafakası olarak devamına, kadın için aylık 450,00'er TL tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle aylık 900,00 TL'ye arttırılmasına, karar kesinleştikten sonra aynı miktarda yoksulluk nafakası olarak devamına, kadın için 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata, yasal koşulları oluşmadığından asıl davada erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı- karşı davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemenin kusur tespitinde hata yaptığını, erkeğe yüklenen kusurların gerçekleşmediğini, dinlenen tanıkların beyanlarında şiddetten bahsedilmediğini, çocuklar ile baba arasında şahsi ilişki tesis edilmemesinin yerinde olmadığını belirterek, kusur belirlemesi, kabul edilen nafakalar ve tazminatlar ile miktarları, çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki tesis edilmemesi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı- karşı davacı kadın katılma yolu ile istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesince ağır kusurlu olan erkek lehine vekâlet ücretine hükmedilmesinin yerinde olmadığını, ortak çocuklar lehine hükmedilen nafakalar ile kadın lehine hükmedilen nafaka ve tazminat miktarlarının düşük olduğunu belirterek, kadın ve çocuklar yararına kabul edilen nafaka miktarları, tazminat miktarı ve asıl davada aleyhe vekâlet ücretine hükmedilmesi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kadın için hükmedilen yoksulluk nafakası ile çocuklar için hükmedilen iştirak nafakası miktarları ile kadın lehine kabul edilen maddî ve manevî tazminat miktarlarının az olduğu, İlk Derece Mahkemesince velâyet hakları anneye verilen ortak çocuklar ile baba arasında şahsi ilişki tesis edilmemesinin yerinde olmadığı, her ne kadar çocuklar baba ile görüşmek istemediklerini beyan etmişler ise de Mahkemece alınan sosyal inceleme raporundaki uzman görüşünde çocuklar ile baba arasında yatısız olacak şekilde şahsi ilişki tesis edilmesinin çocukların yararına olacağının belirtildiği gerekçesi ile erkeğin ortak çocuklar ile şahsi ilişki tesis edilmemesine yönelik istinaf başvurusu ile kadının hükmedilen yoksulluk-iştirak nafakaları ile maddî ve manevî tazminat miktarlarına yönelik istinaf başvurularının kabulü ile kararın ilgili kısımlarının hükümden çıkartılmasına, çocuklar ile baba arasında her ayın 2. ve 4. Hafta sonları Pazar günü saat:10.00'da alınıp, aynı gün akşam saat:18.00'da iade edilmek, dini bayramların 2. günleri saat:10.00'da alınıp, aynı gün akşam saat:18.00'da iade edilmek üzere yatısız olacak şekilde şahsi ilişki tesisine, çocuklar için aylık 1.000,00'er TL iştirak nafakasına, kadın için aylık 1.500,00 TL yoksulluk nafakasına, kadın için 75.000,00 TL maddî ve 75.000,00 TL manevî tazminata, taraf vekillerinin sair istinaf taleplerinin ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı- karşı davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf kanun yolu itirazlarını tekrar ederek, kusur belirlemesi, kabul edilen nafakalar ve tazminatlar ile miktarları yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı- karşı davacı kadın temyiz dilekçesinde özetle; istinaf kanun yolu itirazlarını tekrar ederek, kadın ve çocuklar yararına kabul edilen nafaka miktarları, tazminat miktarı ve asıl davada aleyhe vekâlet ücretine hükmedilmesi, çocuklar ile baba arasında şahsi ilişki tesis edilmesi yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında kusur belirlemesinin doğru yapılıp yapılmadığı, kusur belirlemesine bağlı olarak kadın lehine maddî ve manevî tazminatın, kadın ve çocuk yararına nafakanın yasal koşullarının oluşup oluşmadığı, kabul edilen tazminat ve nafaka miktarlarının hakkaniyete ve dosya kapsamına uygun olup olmadığı, asıl davada kadın aleyhine vekâlet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya uygun olup olmadığı, baba ile çocuklar arasında kişisel ilişki tesis edilmesinin ve kişisel ilişki sürelerinin çocukların üstün yararına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun'un) 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi,182 nci, 323 üncü, 324 üncü, 327 inci ve 329, 330 uncu maddesi, 336 ncı maddesi. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi 3 üncü ve 12 nci maddesi. Çocuk Haklarının Kullanılmasına dair Avrupa Sözleşmesi 3 üncü ve 6 ncı maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
31.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.