Logo

2. Hukuk Dairesi2024/749 E. 2024/8432 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, boşanmaya sebep olan kusurun kimde olduğu, velayet, nafaka ve tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu uyuşmazlık konusudur.

Gerekçe ve Sonuç: Boşanmaya sebep olan olaylar ve deliller değerlendirildiğinde, yerel mahkeme kararının usul ve hukuka uygun olduğu gözetilerek, temyiz edenin ileri sürdüğü temyiz sebeplerinin reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/2209 E., 2023/2209 K.

KARAR : Kararın kısmen kaldırılarak yeniden kısmen eses hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 3. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/480 E., 2023/382 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümlerini kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı erkek vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; kadının kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin çekilmez hale geldiğini iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin iddialarını kabul etmediğini, erkeğin kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin çekilmez hale geldiğini iddia ederek erkeğin davasının reddini istemiş, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, Kayseri 5. Aile Mahkemesi 2019/703 Es. 2021/195 K. sayılı ilamı ile hükmedilen kadın lehine aylık 1.500,00 TL, ortak çocuklar lehine ise aylık 750,00 TL iştirak nafakasının karar kesinleştikten sonra kadın yararına yoksulluk, ortak çocuklar yararına ise iştirak nafakası olarak devamına ve kadın yararına 500.000,00 TL maddî, 500.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile özetle; davacı karşı davalı erkeğin başka bir kadınla birlikte yaşayıp ondan çocuk sahibi olduğu ve bu suretle sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı, eşini ve çocukları Türkiye'ye gönderdiği, kadının annesine başkası ile yaşadığını, kızını istemediğini ve Türkiye'de kalmasını istediği söylediği bu şekilde tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, evlilik birliğinin sona ermesinde davacı karşı davalının tam kusurlu olduğu kanaati ile karşı davanın kabulüne karar verildiği, dinlenen tanık beyanları ve tüm dosya kapsamında sunulan deliller irdelendiğinde davalı karşı davacı kadına izafe edilebilecek bir kusur ispat edilemediğinden erkeği davasının reddine karar verildiği, boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesinin üstün yararlarına olacağı ve velâyet kendisine verilmeyen eşin çocukların bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmakla yükümlü olduğu gerekçesi ile; asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocukların her biri yararına Kayseri 5. Aile mahkemesinin 2019/703 esas 2021/195 karar sayılı ilamı ile hükmedilen tedbir nafakasıyla tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla aylık 750,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına Kayseri 5. Aile mahkemesinin 2019/703 esas 2021/195 karar sayılı ilamı ile hükmedilen tedbir nafakasıyla tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına ve kadın yararına 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı-davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; yargılama süresince çocuklarla kişisel ilişki kurulması gerektiğini belirterek; kusur incelemesi, erkeğin reddedilen davası, kadının kabul edilen davası, kadın lehine hükmedilen nafaka ve tazminatların esası ve miktarı ile velâyet yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle kadın lehine hükmedilen tazminatların miktarı ile yoksulluk ve iştirak nafakası miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarının az olduğu, mahkemece yapılan velâyet ve kişisel ilişki düzenlemesi yerinde olduğu ancak yargılama süresince de ortak çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki düzenlemesinde bir sakınca görülmemekle davacı - karşı davalı erkeğin bu yöndeki istinafının kabulü ile ortak çocuklar ile baba arasında tedbiren kişisel ilişki kurulmasına karar verildiği gerekçesi ile davacı-karşı davalı erkeğin tedbiren kişisel ilişki kurulmasına yönelik talebi dışında kalan tüm istinaf başvuruları ile davalı-karşı davacı kadının lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarlarına yönelik talebi dışında kalan tüm istinaf başvurularının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine davacı- karşı davalı erkeğin tedbirin kişisel ilişki kurulmasına yönelik istinaf başvurusu ile davalı - karşı davacı kadının lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarlarına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile Kayseri 3. Aile Mahkemesinin 2021/480 Esas 2023/382 Karar sayılı ilamının hüküm kısmında bulunan b) karşı dava yönünden; başlığı altında ki 8 ve 9 numaralı bentlerin kaldırılmasına, velâyet hakkı daval-karşı davacı anneye verilen tarafların ortak çocukları ile davacı - karşı davalı baba arasında tedbiren kişisel ilişki tesisine, davalı - karşı davacı kadının maddî ve manevî tazminatlara yönelik talebinin kısmen kabulü ile; Kadın yararına 150.000,00 TL maddî 150.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur incelemesi erkeğin reddedilen davası, kadının kabul edilen davası, kadın lehine hükmedilen nafaka ve tazminatların esası ve miktarı ile velâyet yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, erkeğin boşanma davasının reddinin, kadının boşanma davasının kabulünün dosya kapsamına uygun olup olmadığı, kadın yararına nafaka ve tazminat takdirinin ve miktarlarının isabetli olup olmadığı, çocukların velâyeti yönünden verilen kararın hakkaniyete ve dosya kapsamına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanunu’nun 190 ıncı 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un, 4 üncü, 6 ıncı, 166 ıncı, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci, 176 ıncı, 336 ıncı maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.