"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/29 E., 2019/289 K.
Taraflar arasındaki vesayet ve vasi değişikliği davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Kısıtlı adayının 09.07.2020 tarihli tavzih talebi üzerine, Mahkemece 17.07.2020 tarihli ek karar ile tavzih talebinin kabulüne karar verilmiştir.
Kısıtlı adayının 09.09.2020 tarihli tavzih talebi üzerine de, Mahkemece 22.09.2020 tarihli ek karar ile tavzih talebinin reddine karar verilmiştir.
22.09.2020 tarihli ek kararın kısıtlı tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartları ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. İhbar eden vekili ihbar dilekçesinde; kısıtlı adayının 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 405 inci maddesi uyarınca kısıtlanması talep ve dava etmiştir.
2. Vasi adayı ... birleşen dava dilekçesinde; vasi olarak kısıtlı adayı babasına kendisinin atanmasını talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Kısıtlı adayı davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 13.04.2016 tarih ve 2015/400 Esas, 2016/200 Karar sayılı kararı ile, tüm dosya kapsamı, gelen müzekkere cevapları ve sağlık kurulu raporu gereği tüm devlet kurumlarını "sanrısal bozukluk" nedeniyle gereksiz meşgul eden kısıtlının vesayet altına alınması gerektiği gerekçesiyle; davanın kabulü ile kısıtlı adayı Mustafa'nın 4721 sayılı Kanun'un 405 inci maddesi uyarınca kısıtlanmasına, vasi olarak Hatay Barosuna kayıtlı Avukat Yeliz Y.'nin atanmasına karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde kısıtlı adayı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 28.11.2017 tarih ve 2017/3019 Esas, 2017/15724 Karar sayılı kararı ile, sağlık raporları arasında çelişki olduğu, Mahkemece çelişkinin giderilmesi için Adli Tıp Kurumundan rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesine gerektiği belirtilerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
1.Mahkemenin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, alınan Adli Tıp Kurumu raporuna göre kısıtlı adayının kısıtlanması gerekmediği gerekçesiyle; asıl ve birleşen davanın reddine, davaların mahiyeti gereği harç alınmasına yer olmadığına ve yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Kararın 06.08.2019 tarihinde kesinleştirmesi yapılmıştır.
2.Kısıtlı adayının 09.07.2020 tarihli dilekçesinde, kararda hazinenin sorumlu olduğuna karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın tavzih edilmesini talep etmesi üzerine; Mahkemenin 17.07.2020 tarihli ek kararı ile, tavzih talebinin kabulüyle, asıl ve birleşen davada 'Yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına' yazan kısmının yerine 'Yargılama giderlerinin kamu üzerinde bırakılmasına' şeklinde kararın düzeltilmesine karar verilmiştir.
3.Kısıtlı adayının 09.09.2020 tarihli dilekçesinde, kararın avukatlık ücretinin hazineden alınarak kendisine verilmesi yönünden de düzeltilmesi gerektiğini belirterek kararın tavzih edilmesini talep etmesi üzerine; Mahkemenin 22.09.2020 tarihli ek kararı ile, davanın vesayet davası ve çekişmesiz yargı işi olduğu, hukuki niteliği gereğince vekile vekâlet ücreti takdirine yer olmadığı, taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar genişletilemeyeceğinden bu hususun ancak temyiz konusu yapılabileceği gerekçesiyle tavzih talebinin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen 22.09.2020 tarihli ek kararına karşı süresi içinde kısıtlı adayı temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Kısıtlı adayı temyiz dilekçesinde; yapmış olduğu avukat, yol, diğer giderlere karar verilerek davaya bakan hakimden alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, yargılama giderleri ve vakâlet ücreti noktasında toplanmaktadır. Dava, vesayet istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 4721 sayılı Kanun'un 405 inci maddesi, 6100 sayılı Kanun'un 326 ncı maddesi, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi.
3. Değerlendirme
1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen 22.09.2020 tarihli ek karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
V. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Mahkemenin 22.09.2020 tarihli ek kararının ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
21.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.