Logo

2. Hukuk Dairesi2024/819 E. 2024/8011 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı kadının boşanma davasından feragat beyanının geçerli olup olmadığı ve bu feragatin boşanma davasının reddini gerektirip gerektirmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı kadının feragat beyanından dönmesini gerektirecek bir delil sunulmaması ve feragatten feragatin de mümkün olmaması gözetilerek, yerel mahkemenin feragat nedeniyle davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/401 E., 2023/1904 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bursa 11. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/441 E., 2020/419 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine, 30.10.2020 tarihli ek karar ile davanın feragat nedeni ile reddine karar verilmiştir.

Ek kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından feragat nedeni ile boşanmanın reddine dair ek karar yönünden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; davalı erkeğin davranışlarının değiştiğini, ailesine karşı saygılı davranmadığını, erkeğin olumsuz davranışları nedeniyle müşterek çocukların da psikolojilerinin bozulduğunu, ruhen ve fikren anlaşamadıklarını, erkeğin sorumsuz ve ilgisiz olduğunu, aile huzurlarının kalmadığını, kendisini hizmetçisi gibi gördüğünü, konuşmaya çalıştıklarında konuların hakaret ve tehdit ile kapattığını, davalı erkeğin defalarca kendisini aldattığını iddia ederek şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanmalarına, müşterek çocukların velayetinin tarafına verilmesine, müşterek çocuklar ve kendisi için nafakaya karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı erkek süresi içinde cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı erkeğin, davacı kadını başka kadınlarla aldattığı, evine ve ailesine karşı ilgisiz ve sorumsuz olduğu, bu nedenlerle evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, evlilik birliğinin sarsılmasında davalı erkeğin kusurlu olduğu, davacı kadının ise bir kusurunun bulunmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, müşterek çocukların velayetinin davacı anneye verilmesine, baba şahsi ilişki tesisine, müşterek çocuk ... için dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 400,00 TL tedbir nafakasına, boşanma kararının kesinleşmesinden sonra iştirak nafakasına, müşterek çocuk ... için dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 300,00 TL tedbir nafakasına, boşanma kararının kesinleşmesinden sonra iştirak nafakasına, davacı kadın yararına 450,00 TL tedbir nafakasına, boşanma kararının kesinleşmesinden sonra yoksulluk nafakasına, 15.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi tazminata karar verilmiştir.

2.Davacı kadın tarafından 27.10.2020 tarihinde davadan feragat dilekçesi sunulması üzerine İlk Derece Mahkemesince 30.10.2020 tarihli ek kararla, davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen ek kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı kadının, ailesinin ve davalı erkeğin baskılarıyla davadan feragat ettiğini beyan ettiğini, ailesinin ve eşinin baskıları göz önünde tutularak feragatin geçersiz olması sebebiyle davanın reddine ilişkin kararın ortadan kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı kadının feragatinden dönmesini gerektirecek bir delil sunulmaması ve feragatten feragatin de mümkün olmaması dikkate alındığında İlk Derece Mahkemesi kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile davacı kadının istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içerisinde davacı kadın vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrarla kararın davacı kadın lehine bozulması için temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasından feragat beyanının geçerli olup olmadığı, sonuç doğurup doğurmayacağı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 307 inci maddesi, 309 uncu maddesi, 310 uncu maddesi, 311 inci maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.