Logo

2. Hukuk Dairesi2024/845 E. 2024/8401 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında kusur oranının belirlenmesi, velayet, nafaka ve tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece davalı-karşı davacı erkeğe yüklenen tehdit vakıasına ilişkin tanık beyanlarının duyuma dayalı ve ispatlanmamış olması nedeniyle bu hususun kusur olarak değerlendirilemeyeceği, ancak diğer kusurlu davranışları gözetildiğinde davalı-karşı davacı erkeğin birliğin temelinden sarsılmasında kadına nazaran ağır kusurlu olduğunun anlaşılması gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 42. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1366 E., 2023/1674 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Muratlı Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2019/147 E., 2021/94 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı boşanma davasının ayrı ayrı kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı- karşı davalı kadın dava dilekçesinde özetle; erkeğin duygusal, ekonomik ve fiziksel şiddet uyguladığını, erkeğin ailesiyle yaşadıklarını, ayrı ev tutmadığını, kadının çarşı ve pazara tek başına çıkartmadığını, erkeğin sürekli bir işte çalışmadığını, kazancından hiçbir şey vermediğini, kadının başkasıyla ilişkisi olduğunu ileri sürerek ağır suçlamalarda bulunduğunu, erkeğin iki çocuğun da kendisinden olmadığını söylediğini, hakaret ettiğini, birlik görevlerini yerine getirmediğini iddia ederek, evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuklarının velâyetinin anneye verilmesine, çocuklar ve kadın lehine aylık 300,00'er TL tedbir nafakaya, kadın lehine 10.000,00 TL maddî, 15.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı- karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının intihara kalkıştığını, hamileyken sigara içtiğini, çocuklara fiziksel şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini, sebepsiz müşterek konutu terk ettiğini iddia ederek, evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuklarının velâyetinin babaya verilmesine, erkek lehine 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, somut olayda erkeğin ailesiyle birlikte yaşadığı, eşini ailesiyle birlikte yaşamaya zorladığı ve bağımsız konut sağlamadığı, daimi bir işte çalışmadığı, eşine şiddet uyguladığı ve eşini tehdit ettiği, kadının dışarıya çıkmasına engel olduğu, erkeğin, kadının çocuklara şiddet uyguladığı yönündeki beyanlarının erkeğin aynı evde yaşayan babasının ve annesinin beyanları karşısında soyut kalmakla gerçeği yansıtmadığı, kadının ev işlerini yapmadığı ve çocuklarla ilgilenmediği, her iki taraf da kusurlu olmakla beraber, erkeğin ağır kusurlu, kadının az kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl ve karşı boşanma davasının ayrı ayrı kabulü ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı açılan boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, baba ile çocuklar arasında ayın her haftasonu cumartesi günü sabah saat 08:00 ile pazar günü akşamı 18:00 saatleri arası, dini bayramların ikinci günü sabah 08:00 ile son günü akşam 18:00 arası, sömestr tatili ilk haftası pazartesi günü sabah 08:00'den pazar günü saat 16:00'ya kadar, yaz tatillerinde Temmuz ayının 1. günü sabah saat 08:00'den 30. günü saat 18:00'e kadar şahsi ilişki tesisine, çocuklardan ... için teslim tarihinden itibaren aylık 300,00 TL iştirak nafakasına, ... için dava tarihinden itibaren aylık 300,00 TL iştirak nafakasına, kadın lehine aylık 200,00 TL yoksulluk nafakasına, kadın lehine 5.000,00 TL maddî ve 5.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin velâyet, maddî ve manevî talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı- karşı davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; karşı boşanma davasının kabulü, kabul edilen tazminatlar ve kadın için kabul edilen nafaka miktarı, şahsi ilişki günleri, karşı davada aleyhe hükmedilen vekâlet ücreti, karşı davada reddedilen talepler yönünden vekâlet ücretine hükmedilmemesi, karşı davada reddedilen talepler yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, kabul edilen tazminatlar, yoksulluk nafakası, velâyet ve reddedilen tazminatlar yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, çocuklarla baba arasında her hafta sonu kişisel ilişki düzenlenmesinin hatalı olduğu, ortak çocuk ... için iştirak nafakasına dava tarihinden itibaren hükmedilmesi hatalı olduğu gibi, kadın için yoksulluk nafakasının karar tarihinden itibaren hükmedilmesinin de doğru görülmediği, ayrıca hükmedilen yoksulluk nafakası, maddî ve manevî tazminat miktarlarının da az olduğu gerekçesi ile davacı- karşı davalının kişisel ilişkinin süresi, yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminatın miktarına, davalı- karşı davacının iştirak ve yoksulluk nafakasına ilişkin istinaf talebinin kısmen kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının bunlara ilişkin kısımlarının kaldırılmasına, ortak çocuklar ile davalı baba arasında her ayın 1. ve 3. haftası Cuma günü saat 18:00'dan Pazar günü saat 18:00'a kadar, dini bayramların ikinci günü sabah 10:00 ile son günü akşam 18:00 arası, sömestr tatili ilk haftası Pazartesi günü sabah 10:00'den Pazar günü saat 18:00'ya kadar, yaz tatillerinde Temmuz ayının 1. günü sabah saat 10:00'den 30. günü saat 18:00'e kadar kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk ... ve kadın için dava tarihinden itibaren, ortak çocuk ... için teslim tarihinden itibaren aylık 300,00'er TL tedbir nafakasına, boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren, ortak çocuklar ... ve ... için ayrı ayrı aylık 300,00'er TL iştirak nafakası ile kadın için aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasına, kadın lehine 10.000,00 TL maddî tazminat ile 15.000,00 TL manevî tazminata, tarafların diğer istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı- karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-karşı davacı erkek temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek, kusur belirlemesi, kabul edilen tazminatlar, kadın ve çocuklar lehine kabul edilen nafakalar ve velâyet yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca karşılıklı açılan boşanma davasında geçimsizlikte kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminatın, yoksulluk nafakasının, çocuklar yararına iştirak nafakasının yasal koşullarının oluşup oluşmadığı, velâyet düzenlemesinin çocukların üstün yararına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 323 üncü ve 326 ncı maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 182 nci, 323 üncü, 324 üncü, 327 inci ve 329, 330 uncu maddesi, 336 ncı maddesi. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi 3 üncü ve 12 nci maddesi. Çocuk Haklarının Kullanılmasına dair Avrupa Sözleşmesi 3 üncü ve 6 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle Mahkemece davalı-karşı davacı erkeğe yüklenen kadını tehdit ettiği vakıasına ilişkin tanık beyanlarının duyuma dayalı olduğunun ve ispat edilemediğinin, ispat edilmeyen vakıanın davalı erkeğe kusur olarak yüklenilemeyeceğinin, yine de kabul edilen ve gerçekleşen diğer kusurlu davranışlara göre davalı-karşı davacı erkeğin birliğin temelinden sarsılmasında kadına nazaran ağır kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıdaki yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.