Logo

2. Hukuk Dairesi2024/8542 E. 2024/7754 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davası devam ederken davacı koca ölünce, davanın konusuz kalıp kalmadığı ve ölüm nedeniyle sona eren evlilikte kusur belirlemesi yapılıp yapılmayacağı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Evliliğin davalı koca vefatıyla sona erdiği, boşanma davasının ise konusuz kaldığı, ancak TMK 181/2 uyarınca mirasçıların kusur tespiti davasına devam etme hakları olduğu gözetilerek, mirasçıların davaya devam edip etmeyeceklerinin tespiti ve devam etmeleri halinde kusur belirlemesi yapılması için hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1305 E., 2024/1002 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Çankırı 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/712 E., 2023/401 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve ferilerine karar verilmiştir.

Kararın davacı-davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı erkek vekili dava dilekçesinde; 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi gereğince tarafların boşanmalarına ve ferilerine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde; asıl davanın reddini istemiş, birleşen davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi olmadığı takdirde 162 nci ve 166 ncı maddeleri gereğince tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin annesine verilmesine, çocuk yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak, davacı yararına aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakalarına, davacı kadın yararına, 100.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile asıl davanın reddine, birleşen davanın 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi uyarınca uyarınca kabulüne, tarafların boşanmalarına, davalı - davacı kadın yararına Zonduldak 2. Aile Hukuk Mahkemesinin 2014/66 esas ve 2015/105 karar sayılı dosyasında takdir edilen nafakanın ödenmesine tahsilde tekerrür olmayacak şekilde dava tarihinden karar tarihine kadar aylık 750,00 TL tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle aylık 1.000,00 TL artırılarak aylık 1.750,00 TL tedbir nafakasına, kararın kesinleşme tarihinden itibaren yoksulluk nafakası olarak devamına, 50.000,00 TL maddi, 45.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiş, davacı-davalının maddi ve manevi tazminat talebi olmadığından bu hususlarda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı-davalı erkek vekili, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; iki dava yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-davalı kadın vekili, evliliğin erkeğin ölümü ile sona erdiğini, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, boşanma davası olup, uyuşmazlık evliliğin boşanma ile mi yoksa ölümle mi sona erdiği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 161 inci ve 181 inci maddeleri. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

Somut uyuşmazlıkta nüfus kaydına göre, davacı-davalı erkeğin boşanma kararı verilmesinden sonra, hüküm henüz kesinleşmeden 16.08.2024 tarihinde öldüğü anlaşılmaktadır. Bu hale göre, evlilik ölümle sona ermiş, boşanma davaları konusuz kalmış olup, boşanma davaları hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekir. 4721 sayılı Kanun'un 181 inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince, ölen eşin mirasçılarının kusur tespiti yönünden davaya devam etme hakkı bulunmaktadır. Bu husus gözetilerek, davacı-davalı erkek mirasçıların davaya devam edip etmeyecekleri hususunun araştırılması, devam etmeleri halinde sağ kalan eşin boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurunun bulunup bulunmadığının tespiti yönünden bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının KALDIRILMASINA,

2.İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz edene iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.