Logo

2. Hukuk Dairesi2024/865 E. 2024/8471 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasında, zina iddiası, evlilik birliğinin temelinden sarsılması, velayet, nafaka ve tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki deliller ve tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları değerlendirilerek, usul ve hukuka uygun bulunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 42. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/647 E., 2023/1721 K.

KARAR : Başvurunun kabulüyle yeniden esas hakkında hüküm tesisi

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 7. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/40 E., 2021/300 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince karşı davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine, asıl davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince yeniden esas hakkında hüküm tesisine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; kadınla ruhen anlaşamadıklarını iddia ederek davanın kabulüne evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin aldattığını, aşırı kıskanç olduğunu, fiziksel şiddet uyguladığını, maddî ihtiyaçlarını karşılamadığını, eve gelmediğini iddia ederek asıl davanın reddine karşı davanın kabulüne, zina aksi takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, kadın ve çocuk yararına ayrı ayrı aylık 1.500,00 TL tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına yasal faizi ile birlikte 20.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; asıl dava yönünden; erkeğin sadakat yükümlülüğüne aykırı davranarak ... isimli kadınla gönül ilişkisi ve cinsel ilişki yaşadığı, bu kadınla otel kaydının olduğu, zina yaptığı ve bu ilişkisini sosyal medyada paylaştığı, ayrıca muhtelif kereler işini bahane ederek eve gelmediği, muhtelif kereler eşine şiddet uyguladığı boşanmada kusurlu olduğu, kusurlu eşin boşanma davasında hak elde edemeyeceği, kimsenin kendi kusurundan kaynaklı hak ve menfaat elde edemeyeceği, erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile karşı davanın kabulüne asıl davanın reddine, tarafların zina nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocukla baba arasında kişisel ilişki tesisine, ortak çocuk yararına aylık 900,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına takdir edilen aylık 600,00 TL tedbir nafakasının hüküm tarihi itibariyle kaldırılmasına, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, mevcut ve beklenen menfaatleri zedelendiğinden ve kişilik hakları ihlal edildiğinden kadın yararına 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; boşanma davasının kabulü hariç kadının diğer taleplerinin reddinin gerektiğini belirterek kusur belirlemesi, asıl davanın reddi, maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi ile lehine vekâlet ücreti takdir edilmemesi yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; manevî tazminat ile iştirak nafakası miktarı, faiz talebi hakkında karar verilmemesi yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesinin kabul ettiği kusurların ve karşı davanın kabulü asıl davanın reddinin doğru olduğu, boşanma kararı kesinleştikten sonra kadının vefat ettiğini, bu suretle evliliğin boşanma ile sona erdiği, hükmedilen iştirak nafakasının az olduğu ayrıca tazminatlara yasal faiz uygulanmamasının da doğru olmadığı gerekçesi ile kadının iştirak nafakası miktarı ile tazminatlara faiz işletilmesi talebi yönünden istinaf talebinin kabulü ile hükmün iştirak nafakası miktarı yönünden kaldırılmasına, çocuk yararına aylık 1.500,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına hükmedilen tazminatlara kararın kesinleştiği tarihten itibaren yasal faiz işletilmesine hükmünün eklenmesine, erkeğin tüm, kadının sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle kusur değerlendirmesi, asıl davanın reddi,maddî ve manevî tazminatlara hükmedilmesi ve miktarları, reddedilen kısım bakımından vekâlet ücreti takdir edilmemesi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; tarafların açtığı zina ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; zina şartlarının mevcut olup olmadığı, ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, erkeğin davasının reddinin yerinde olup olmadığı, maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı; mevcutsa miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı, vekâlet ücreti düzenlemesi noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 323 üncü, 325 inci ve 326 ıncı maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 2 inci, 4 üncü, 6 ncı maddesi, 161 inci, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 inci ve 51 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.