"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1384 E., 2023/1707 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü, yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara Batı 5. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/411 E., 2022/339 K.
Taraflar arasındaki boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davaların kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı karşı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı- karşı davalı erkek vekili dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşamasında özetle; kadının eşine ve eşinin ailesine gereken ilgiyi göstermediğini, Bursa'ya eşiyle gitmediğini, tarafların uzun süredir fiilen ayrı yaşadıklarını belirterek, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı kadın vekili dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşamasında özetle; davacı-karşı davalının iddialarını kabul etmediklerini, Ankara'da aynı şartlarda iş bulmasına rağmen Bursa'da iş bulduğunu bahane ederek ortak konutu terk ettiğini, çocuklarına ilgisiz davrandığını, vefat eden müşterek çocuğun hastalığında destek olmadığını, her tartışmada evden gidip 3-5 gün eve gelmediğini, tek başına tatile gittiğini,kadının ailesiyle görüşmek istemediğini, aracı sattığını, herhangi bir paylaşımının olmadığını, kadına ve ortak çocuğa hakaret ettiğini, el kaldırdığını, çalışmasına izin vermediğini, baskıcı davranışlarının olduğunu, ailesinin ihtiyaçlarına ve ortak çocuğun üniversite masraflarına katılmak yerine ailesine yardım etmeyi tercih ettiğini belirterek, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince
boşanmalarına aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, nafakanın gelecek yıllarda ÜFE oranında artırıma tabi tutulmasına, yasal faiziyle birlikte 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı-karşı davalının Bursa'ya çalışmaya gittiği, zaman zaman eşi ve kızının yanına gelip gittiği, en son 2020 yılının Haziran ayında tarafların tartıştıkları, davacı-karşı davalının kızına ve eşine hakaret ettiği, ortak haneyi terk ettiği, evlilik süresince de eşini aşağıladığı, eşine ve kızına hakaret ettiği, eşinin çalışmasına izin vermediği, akrabalarıyla görüşmesini istemediği, eşi ve çocuklarıyla yeterince ilgilenmediği, tarafların ortak paylaşımlarının bulunmadığı; davalı-karşı davacı kadının ise eşinin ailesiyle görüşmek istemediği, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte geçimsizliğin bulunduğu, boşanmaya neden olan olaylarda davacı-karşı davalının ağır, davalı-karşı davacı kadının az kusurlu olduğu gerekçesiyle, asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası gereğince boşanmalarına davalı-karşı davacı kadın lehine aylık 900,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, nafakanın her yıl ÜFE oranında artırılmasına, davalı-karşı davacı lehine yasal faiziyle birlikte 25.000 TL maddî ve 15.000 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı erkek vekili ; kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalara yönelik olarak istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı-karşı davacı kadın vekili; kusur belirlemesi, tazminatlar ve yoksulluk nafakasının miktarı ile davacı-karşı davalının davasında hüküm altına alınan yargılama giderleri ve vekâlet ücretine yönelik olarak istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, evliliğin süresi, beklenen menfaatlerin kapsamı ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde, takdir edilen maddî ve manevî tazminatın miktarı az olduğu, yoksulluk nafakasına hükmedilmesi isabetli ise de, nafakanın miktarı az olduğu gerekçesi ile davalı-karşı davacı kadının, maddî ve manevî tazminatın ve yoksulluk nafakasının miktarlarına yönelik istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının bu yönlerden kaldırılmasına, kadın yararına yasal faiziyle birlikte 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata, aylık 2.000,00 TL yoksulluk nafakasına, yoksulluk nafakasının gelecek yıllarda ÜFE oranında artırıma tabi tutulmasına, davalı-karşı davacının diğer yönlere, davacı-karşı davalının ise tüm yönlere ilişkin istinaf başvurularının esastan reddine verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı- karşı davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı- karşı davalı erkek vekili;istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmesinin
usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma ve fer'îleri istemine ilişkin davalarda taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına nafaka ile tazminat şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı, noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 182 nci, 324 üncü, 327 nci, 328 inci, 329 uncu, 330 uncu ve 336 ncı maddeleri, 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-karşı davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.