Logo

2. Hukuk Dairesi2025/1282 E. 2025/2991 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kadına hükmedilen manevi tazminat, maddi tazminat ve yoksulluk nafakası miktarları ile yargılama giderlerinin paylaştırılmasına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin eşinin maddi ihtiyaçlarını karşılamamasının kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığı ve manevi tazminat koşullarının oluşmadığı, ayrıca yargılama giderlerinin haksız çıkan taraftan alınması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının manevi tazminat yönünden bozulmasına, yargılama giderleri yönünden ise düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/2092 E., 2024/2142 K.

DAVA TÜRÜ : Boşanma

İLK DERECE MAHKEMESİ : KDZ.Ereğli 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/334 E., 2022/32 K.

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek vekili tarafından kadın lehine hükmedilen manevî tazminat ve miktarı ile maddî tazminat ve yoksulluk nafakasının miktarı yönünden, davacı kadın vekili tarafından ise tazminat ve nafaka miktarları ile yargılama giderlerleri yönünden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

1. 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı kadın vekili tarafından adli yardım talepli olarak temyiz edildiği, bu sebeple de temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin yatırılmadığı belirlenmiştir.

Adli yardım, temyiz yoluna başvuru sırasında talep edilmekle; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 336 ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, adli yardım talebini inceleme görevi Yargıtaya aittir.

Adli yardım, 6100 sayılı Kanun’un 334 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Anılan maddelere göre gerçek kişiler ile kamuya yararlı dernek ve vakıfların yararlanabileceği adli yardımın şartları, ödeme gücünden yoksun olma ve talebin açıkça dayanaktan yoksun olmamasıdır. Adli yardım talebinde bulunan gerçek kişi veya tüzel kişinin yargılama giderlerini karşılayabilecek durumda olmadığını gösteren mali durumuna ilişkin belgeleri de mahkemeye ibraz etmesi gerekir. Adli yardım talebinde bulunanın ödeme gücünden yoksun olup olmadığı, bu belgeler incelenerek belirlenecektir.

Bu açıklamalar ışığında adli yardım talebinde bulunan tarafın, kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin gereken temyiz yoluna başvuru giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olduğu anlaşıldığından, adli yardım talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.

2.Bölge Adliye Mahkemesince verilen 05.07.2023 tarihli karar taraflarca temyiz edildiği halde, sadece davalı erkeğin temyiz itirazları nazara alınarak inceleme yapılmış ve hüküm; Dairemizin 19.09.2024 tarihli, 2023/7873 E., 2024/6154 K. sayılı ilamıyla; “kadın lehine hükmedilen manevi tazminatın hatalı olduğu” gerekçesiyle bozulmuş, erkeğin diğer yönlere ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmeyerek bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümleri ise onanmıştır.

Dairemizin bu kararına karşı, davacı kadın vekili 27.12.2024 tarihli dilekçe ile eski hale getirme talebinde bulunmuş; buna ilişkin dilekçesinde; hükmün kendileri tarafından da temyiz edildiği halde buna ilişkin temyiz dilekçesinin fiziki olarak dosyaya girmediğini, UYAP ekranında da gözükmediğini, bu sebeple Yargıtay'ın sadece davalı erkeğin temyiz itirazlarını nazara alarak inceleme yaptığını ileri sürerek, temyiz itirazlarının incelenerek hükmün temyiz sebepleri doğrultusunda bozulmasını istemiştir.

Davacı (kadın) vekili tarafından vuku bulan müracaat üzerine yapılan inceleme de; hükmün gerçekten de davacı (kadın) vekili tarafından da temyiz edildiği halde, Dairemizin sadece erkeğin temyizini nazara alarak inceleme yaptığı, kadının temyiz dilekçesinin fiziki olarak ve UYAP ortamında yer almadığı için incelenmediği anlaşılmakla yeniden yapılan inceleme neticesinde;

a.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, tarafların aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

b. İlk Derece Mahkemesince, "hastalıkla ilgilenmeme, eve gelen misafirlere kötü davranma, evin tamiri ile ilgilenmeme" vakıalarının af kapsamında kaldığı, "iletişimi kısıtlama vakıasının" ise ispatlanmadığı, dolayısıyla bu vakıaların kusur belirlemesinde hükme esas alınmadığı, buna karşılık "davalı erkeğin eşinin maddî olarak ihtiyaçlarını karşılamamak suretiyle ekonomik şiddet uyguladığı" ve bu suretle tam kusurlu olduğu kabul edilerek boşanma kararı verildiği anlaşılmıştır. Davacı kadının kusura yönelik istinafı Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddedilmiş, kadın yararına manevî tazminata hükmedilmiş, maddî tazminat ve yoksulluk nafakası miktarlarının ise az olduğu gerekçesiyle artırılmasına karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

Boşanma sebebiyle manevî tazminata hükmedilebilmesi için, boşanmaya sebebiyet veren vakıaların tazminat talep eden eşin kişilik haklarına saldırı niteliği taşıması zorunludur. Davalı erkeğin kabul edilen ve kesinleşen "maddî anlamda eşinin ihtiyaçlarını karşılamama" şeklindeki kusurlu davranışı davacı kadının kişilik haklarına saldırı niteliği taşımamaktadır. 4721 sayılı Kanunun 174 üncü maddesinin ikinci fıkrası koşulları kadın yararına oluşmamıştır. O halde, davacı kadının manevî tazminat talebinin reddi gerekirken, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.

c.Yargılama giderleri haksız çıkan taraftan alınır. (6100 sayılı HMK m.326). Davacı kadının boşanma davası kabul edildiği halde, bu dava nedeniyle yapılan yargılama giderlerinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesi gerekirken, davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına şeklinde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının yargılama giderleri yönünden davacı kadın yararına ve kadın lehine hükmedilen manevî tazminat yönünden ise davalı erkek yararına BOZULMASINA,

2.Taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Peşin alınan harcın istek halinde yatıranlara iadesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

24.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.