Logo

2. Hukuk Dairesi2025/1777 E. 2025/3124 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir hükmün tavzih yoluyla değiştirilip değiştirilemeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının tavzih talebinin hükmün tamamlanması mahiyetinde olmadığı, hükmün tamamlanması olarak değerlendirilse dahi yasal süresi içerisinde yapılmadığı ve kesinleşmiş hükümlerin tavzih yoluyla değiştirilemeyeceği gözetilerek davacının temyiz talebinin reddine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/217 E., 2024/1078 K.

DAVA TÜRÜ : Maddi ve Manevi Tazminat

İLK DERECE MAHKEMESİ : Karşıyaka 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/5 E., 2021/247 K.

Taraflar arasındaki boşanmadan sonra açılan tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile davacı yararına 15.000,00 TL maddî, 15.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalının başvurunun esastan reddine karar verilmiş; davacının başvurusu kabul edilerek davacı yararına 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 30.09.2024 tarihli ve 2024/7625 Esas, 2024/6559 Karar sayılı kararıyla temyize konu edilen miktarın temyiz kesinlik sınırının altında kaldığı gerekçesiyle temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.

Davacı vekili, 27.11.2024 tarihli dilekçesinde, davacı yararına maddî ve manevî tazminat için ayrı ayrı vekâlet ücretine hükmedilmemesinin ve davanın tam kabul edilmesine rağmen davalı yararına da vekâlet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığından bahisle, tavzih talebinde bulunmuştur.

Bölge Adliye Mahkemesinin 17.12.2024 tarihli ek kararı ile; davacının talebinin hükmün tamamlanması mahiyetini taşımadığı, hükmün tamamlanması talebi olarak değerlendirildiği takdirde de talebin bir aylık süre içinde yapılmadığı ve tavzih yolu ile kesinleşmiş hükmün sınırlandırılamayacağı, değiştirilip genişletilemeyeceği gerekçesiyle; davacının talebinin reddine karar verilmiştir.

Ek karar davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

Dosya içeriğine göre, davacı yönünden asıl karara karşı temyiz yolu temyiz kesinlik sınırı yönünden kapalı olduğundan Bölge Adliye Mahkemesinin ek kararına karşı da temyiz kanun yolu kapalıdır.

KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacı vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,

Peşin alınan harcın istek halinde yatırana geri verilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

26.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.