Logo

3. Hukuk Dairesi2021/1433 E. 2021/13365 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı avukatın, davalıları temsil ettiği davada hak kazandığı vekalet ücretinin miktarı, KDV'nin dahil edilip edilmeyeceği ve birden fazla avukatın görev alması durumunda ücretin nasıl hesaplanacağı hususlarında ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu yabancı para alacağında, vekalet ücretinin dava tarihindeki efektif kur üzerinden hesaplanması, vekalet ücretine KDV eklenebilmesi için taraflar arasında anlaşma bulunması ve birden fazla avukatın görev alması halinde Avukatlık Kanunu'nun 171/son maddesi gereğince tek bir ücret talep edilebileceği gözetilerek, yerel mahkeme kararının kısmen bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda; davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hüküm, duruşmalı olarak incelenmesi davalılar vekili, duruşmasız olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle daha önceden belirlenen 21/12/2021 duruşma günü için tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av. ... ile davalılar vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00'e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, avukat olduğunu, davalı ... ve diğer tüzel kişi davalılar aleyhine İskenderun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/722 E. sayılı dosyasına açılan davada yasal yollar hariç, yerel mahkemenin kararına kadarki safahata yönelik takibine ilişkin şifahi olarak anlaşıldığını, esasında sözü edilen dava dosyasının başka bir avukat ( Av. ... ) tarafından takip edilmekte iken, davalı ...'ın talimatı doğrultusunda dosya avukatı ...'in tevkili ile dosyayı ikame vekil olarak takip edip edimini tam olarak yerine getirdiğini, dosyanın yerel mahkemece karara bağlandığını ileri sürerek, Avukatlık Kanunu madde 164 doğrultusunda %10 vekalet ücreti oranına göre, muhtelif zamanlarda ödenen 42.243,68 TL 'nin mahsubu ile bakiye 340.809,84 TL vekalet alacağının, 338,35 TL noter masrafının, 4.591,84 TL KDV ( serbest meslek makbuzuna göre ) bedelinin tahsiline, %10 - %20 arasındaki kanundan doğan vekalet alacağının ise mahkemece takdir edilecek oranda tahsiline, anılan dava dosyasının kesinleşmesi halinde karşı yan vekalet ücretinin ve 1 TL manevi zararın tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Davalılar, davacıyla aralarında sözleşme ilişkinin bulunmadığını, ayrıca anılan dava dosyasının henüz kesinleşmediğini, kabul anlamamına gelmemek kaydıyla avukatlık kanunu madde 174 gereğince davacı avukatın üzerine aldığı işi haklı bir sebep olmaksızın takipten vazgeçtiğini savunarak davanın reddini dilemişlerdir.

Mahkemenin davanın reddine dair kararın temyizi üzerine mankemece bozma ilamına uyularak davanın kısmen kabulü ile; 301.310,90-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, davacının manevi tazminata ilişkin isteminin reddine karar verilmiş, karar taraflarca temyiz edilmiştir.

1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.

2-Mahkemece, davacının davalıları temsil ettiği İskenderun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/722 E. ve 2012/410 K. Sayılı dava dosyasında dava tarihinde 1.894,710 USD'nin TL karşılığı olan 3.470.729,00.-TL üzerinden açıldığı, harçlandırılmış ve tazmini talep edilen dava değerinin toplamda 3.470,729,00.TL olduğu, dosya karara çıktığında da vekalet ücretinin harçlandırılan 3.470,729,00.-TL'lik bedel üzerinden belirlendiğini, buna göre ilamın kesinleştiği tarihteki müddeabihin değerinin 3.470,729,00.-TL olup bunun %10'u olan 347.072,90.-TL'nin davacının talep edebileceği akdi vekalet ücreti olduğu kabul edilmiş ise de; davaya konu İskenderun 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/722 esas sayılı dava dosyası incelendiğinde davacının 1.894,710 USD' nın tahsili için talepte bulunduğu görülmüştür. Bu durumda yabancı para borcu ile ilgili alacaklarda talep edilen yabancı paranın dava tarihindeki efektif döviz kuru karşılığı Türk Lirası üzerinden avukatlık ücretinin hesaplanması gerekmekte olup mahkemece, yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.

3-Avukatlık yasasında avukatlık ücretinin belirlenmesinde ayrıca KDV alınacağına dair bir hüküm getirilmemiştir. Ancak taraflar arasında ödenmesi gereken vekalet ücretine ayrıca KDV ilave edileceğine ilişkin bir kararlaştırma yapılabilir. Taraflar arasında yazılı bir ücret sözleşmese yok ise de davacıya gönderilen e-mailde 25.000 TL vekalet ücreti için KDV ödeneceği kabul edilmiş olduğundan mahkemece, davacının 4.591,84 TL.nin ( KDV bedeli ) tahsiline ilişkin talebinin reddine karar verilmesi de usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

4-Avukatlık Kanunu’nun 171/son maddesinde "Avukat tarafından işe başka avukatlar teşrik edilmiş ise, avukat bundan dolayı ayrı bir ücret istiyemiyeceği gibi, işi birlikte takip eden avukat da müvekkilden herhangi bir ücret isteyemez. İş tamamen başka bir avukata bırakılmış ise, tevkil eden ve tevkil olunan avukatlar ücret sözleşmesindeki miktarı aşmamak şartiyle, harcadıkları mesaiye karşılık olan ücreti müvekkilden istiyebilirler. Ancak, tevkil eden avukat müvekkilden peşin ücret almışsa, harcadığı mesaiye karşılık olan miktarın fazlasını tevkil ettiği avukata ödemekle yükümlüdür." şeklinde düzenleme yer almaktadır. Somut uyuşmazlıkda, vekalet ücretine konu davanın iki avukat tarafından takip edildiği sabit olup bu durumda Avukatlık kanunun 171/son maddesi gereğince, tevkil eden ve tevkil olunan avukatların, ayrı ayrı değil, harcadıkları mesai oranında tek bir ücret talep edebileceklerinden, davacının hak ettiği vekalet ücretinin buna göre belirlenmesi gerekme olup bu hususta herhangi bir inceleme ya da değerlendirme yapılmaksızın karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Yukarıda (1) bentte açıklanan nedenlerle tarafların sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) bentlerde açıklanan nedenlerle davacı, (4) bentte açıklanan nedenlerle davalılar yararına hükmün BOZULMASINA, 3.815 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin yekdiğerinden alınıp yekdiğerine verilmesine,

peşin alınan temyiz harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 6100 sayılı HMK'nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/12/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.