Logo

3. Hukuk Dairesi2021/5518 E. 2021/10305 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kira alacağına dayalı icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, mahkemenin taleple bağlılık ilkesine uygun karar verip vermediği.

Gerekçe ve Sonuç: Davacıların icra takibinde talep ettikleri miktar ile dava dilekçesinde belirttikleri miktar arasında fark olmasına ve mahkemenin talep edilen miktardan fazla bir miktar üzerinden itirazın iptaline karar vererek taleple bağlılık ilkesini ihlal etmesine dayanılarak hüküm bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, duruşma günü olarak belirlenen 09/02/2021 tarihinde gelen davalı vekili Av. Seren Karaali ve davacılar vekili Av. ...'nın sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra noksanlığın giderilmesi için mahalline geri çevrilen dava dosyası gelmekle, dosyadaki bütün kağıtlar okunarak gereği düşünüldü :

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacılar ; murisleri ... ile davalılar arasında 01.11.2020 başlangıç tarihli ve 4 yıl süreli kira sözleşmesi akdedildiğini, murislerinin 05.08.2013 tarihinde ölümü sonrasında dava konusu taşınmazda 1/3'er payla hissedar olduklarını, taraflar arasındaki sözleşmeye göre dava konusu otelin ilk yıl kira bedelinin 70.000TL, 2012 yılı kira bedelinin 80.000TL olduğunu ancak 2012 yılına ilişkin bedelin murislerinin sağlığında ödenmediğini, 2012 yılına ilişkin 26.666TL olmak üzere toplam 53.333TL alacaklı olduklarını, 2013 yılına ilişkin kira bedelinin 90.000TL olduğunu, bu yıl için 30.000TL’den olmak üzere 60.000TL, 2014 yılı kira bedelinin de 90.000TL olduğunu ve bu yıl için de 30.000TL’den olmak üzere 60.000TL alacaklı olduklarını, toplamda 183.333 TL alacağın bugüne kadar ödenmediğini, bu nedenle takibe başlattıkları, davalı tarafında haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek; takibe vaki itirazın iptalini ve davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.

Davalı; davacıların pay ve paydaş çoğunluğu olmadan dava açamayacağını, sözleşmeyi imzalayan Bülent Uslu ve muris hesabına 30.000 TL ödeme yaptıklarını savunarak, davanın reddini dilemiştir.

Mahkemece, davanın reddine dair verilen hüküm davacıların temyizi üzerine Dairece verilen 01.11.2018 tarihli ve 2018/6780 E. 2018/10885 K. sayılı kararıyla; davacı ...'nün dava ehliyetinin olup olmadığının araştırılmadan karar verildiği, davalı kiracının, ölüm tarihinden itibaren mal sahibi olan kiraya verenin mirasçılarına herhangi bir ihtara lüzum olmaksızın kira bedelini ödemesi gerektiği, taşınmazdaki el birliği halinde

mülkiyetin paylı mülkiyete çevrildiği, her paydaşın kendi hissesine düşen kira bedelini isteyebileceği de gözetilerek işin esasının incelenip ve davalının ödeme savunması üzerinde de durulup sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur.

Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne, davalının takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, davalı aleyhine asıl alacağın %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir.

1- Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.

2- HMK 26. maddesi hükmüne göre, mahkeme tarafların iddia, savunma ve talepleri ile bağlıdır. Kural olarak mahkemenin talepten fazlasına veya başka bir şeye hükmetmesi olanak dışıdır. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.

Dosyanın incelenmesinde, davacılar tarafından 05.02.2015 tarihinde başlatılan ... 2. İcra Müdürlüğünün 2015/414 E. sayılı icra takibinde 30.06.2011 tarihli 53.333,33TL, 30.06.2012 tarihli 60.000TL, 30.06.2013 tarihli 60.000TL, 01.12.2014 tarihli 5.000TL, 01.01.2015 tarihli 5.000TL açıklamalı 5 adet kira alacağından oluşan toplam 183.333,33TL asıl alacak ve 40.050 TL işlemiş faiz üzerinden alacak talep edildiği, davalının borcun tamamına itiraz ettiği, dava dilekçesinde ise harca esas değer 183.333TL gösterilerek dava açıldığı ve bu miktar üzerinden harçlandırma yapıldığı, bunun yanı sıra dava dilekçesinde takibe konu alacağın açıklandığı, açıklanan kira bedellerinin 2012 yılına ilişkin 53.333TL, 2013 yılına ilişkin 60.000TL, 2014 yılına ilişkin de 60.000TL olmak üzere toplamda, dilekçede belirtilen 183.333TL'nin aksine, 173.333,33 TL olduğu, mahkemece verilen kararda ise talep aşılarak takibin tümü yönünden itirazın iptaline karar verildiği görülmektedir.

O halde; mahkemece, davacı tarafça talep edilen 173.333,33 TL asıl alacak üzerinden itirazın iptaline karar verilmesi gerekirken, taleple bağlılık kuralına aykırı olarak hüküm kurulması, doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK'nın 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 3.050 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davacılardan alınıp davalıya verilmesine, 6100 sayılı HMK'nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/10/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.