Logo

3. Hukuk Dairesi2021/5934 E. 2022/2415 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kurum işleminin iptali davasında, sahte reçete kullanımı nedeniyle davalı kurum tarafından davacıya kesilen cezai şart ve reçete bedeli tahsili ile uyarı cezası işleminin iptali talep edilmiştir.

Gerekçe ve Sonuç: Davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiş olmasına rağmen davacıdan davanın reddedilen kısmı için de harç alınması ve davalı kurumun harçtan muaf olmasına rağmen davacıdan tahsil edilen harcın davalıya yükletilmemesi usul ve yasaya aykırı görülerek, ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 19.HUKUK DAİRESİ

İLK DERECE

MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 21. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen kurum işleminin iptali davasının kısmen kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesince yapılan istinaf incelemesi sonucunda; tarafların istinaf başvurusunun reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı; ... Eczanesi'nin sahibi olduğunu, Kuruma 1 adet sahte reçete fatura etmesi neticesinde kurumun zarara uğratıldığının bildirildiğini, hakkında Sosyal Güvenlik Kurumu kapsamındaki kişilerin Türk Eczacıları Birliği üyesi eczanelerden ilaç teminine ilişkin 2016 Yılı protokolünün 5.3.10 ve 4.3.6. maddeleri uyarınca Kurumca 42.108,20 TL cezai şart ve 4.210,82 TL reçete bedeli tahsili ile uyarı cezası işlemi uygulandığını, ancak sahte reçete tanzim edilmesi eylemi ile bir ilgisinin olmadığını, protokol hükümlerine uygun davrandığını beyanla Kurum işleminin iptalini istemiştir.

Davalı; davanın reddini dilemiştir.

Mahkemece; davacı eczacının da sahte reçete ile dolandırılmış olduğundan, kendisinden reçete bedelinin 10 katı para cezası tahsil edilmesi ve hakkında uyarı cezası verilmesi işlemlerinin yerinde olmadığı kanaatine varılmakla birlikte, ilaç bedelinin kuruma fatura edilmiş olması ve eczacının bu işlemi gerçekleştirirken ilacı alan kişinin kimliğini kontrol etmemesi nedeniyle ilaç bedeli ile sorumluluğunun bulunduğu kabul edilerek davanın kısmen kabulüne, davacının cezai şart ve faizi ile bir kez yazılı uyarı yönünden borçlu olmadığının tespiti, 4.210,82 TL fatura bedeli ve faizi ile borçlu olmadığı yönündeki talebinin reddine karar verilmiştir.

İlk derece mahkemesinin kararına karşı, taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.

Bölge Adliye Mahkemesince; taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş ve hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.

2-Yargılama harçları ve giderleri, kural olarak davada haksız çıkan (aleyhine hüküm verilen) tarafa yükletilir (HMK.nun 326.maddesi). Bu genel kural, haksız davranışı ile uyuşmazlığa sebebiyet veren bir kimsenin, haksız davranışlarının bütün sonuçlarından, bunları önceden bilmesi mümkün olsun veya olmasın, sorumlu tutulmasını gerektiren hukukun genel ilkelerine dayandırılmaktadır. Davanın kısmen kabul kısmen reddi halinde sadece davanın kabul edilen kısmı üzerinden harç hesabı yapılarak bir karar verilmelidir.

Somut olayda mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş olmasına rağmen davacı taraftan davanın reddedilen kısmı üzerinden harç alınmasına karar verilmesi, ayrıca Davalı SGK Başkanlığı'nın, 492 sayılı Harçlar Kanunu ve 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu'nun 36. maddesi hükmüne göre harçtan muaf olması nedeniyle davacı tarafından karşılanan 31.40 TL başvuru harcının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılması ve ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanması, HMK'nın 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü gereğidir.

SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle tarafların sair temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılmasına ve ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının; 3., 4. ve 7. bentleri çıkartılarak; 3. bendi yerine “Davalı, 492 sayılı Harçlar Kanunu ve 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu'nun 36. maddesi hükmüne göre harçtan muaf olduğundan davalıya harç yükletilmesine yer olmadığına,” cümlesinin, 4 nolu bent yerine “davacının yatırdığı tüm harçların karar kesinleştiğinde ve isteği halinde davacıya iadesine,” cümlesinin, 7 nolu bent yerine; "Davacı tarafından yapılan tebliğ gideri, müzekkere gideri, bilirkişi ücretinden oluşan toplam 717,40 TL yargılama giderinin red kabul oranına göre 645,66 TL sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine," cümlesinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 17/03/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.