Logo

3. Hukuk Dairesi2021/6572 E. 2021/10933 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Menfi tespit davası, yargılama aşamasında davacının talep edilen bedelleri ödemesi nedeniyle istirdat davasına dönüşmüş olup, mahkemenin iadeye hükmettiği miktarın davacının ödediği miktarla uyumlu olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davacının ödediği 4.567,81 TL'nin iadesine karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile menfi tespit davasına konu 4.593,59 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülerek hüküm bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki istirdat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü.

YARGITAY KARARI

Davacı; ... Mahallesinde kain 30 ada 3 parselde bulunan 30 nolu bağımsız bölümün maliki olduğunu, davalı idare tarafından kendisinden 1.980,07 TL kanal katılım bedeli, 2.026,57 TL şebeke hisse bedeli, 586,85 TL proje tasdik bedeli olmak üzere toplam 4.593,59 TL istenildiğini ileri sürerek; bu miktar yönünden davalı idareye borçlu olmadığının tespitini talep etmiş, 06/12/2013 tarihli dilekçesi ile 1.788,63 TL kanal katılım bedeli, 1.835,27 TL şebeke hisse bedeli, 692,48 TL proje tasdik bedeli ve ödeme taksitle yapıldığı için 251,43 TL faiz bedeli olmak üzere toplam 4.567,81 TL'yi 23/08/2013 tarihinde davalı idareye ödediğini bildirerek, ödediği tutarın yasal faizi ile tahsilini istemiştir.

Davalı, davanın reddini dilemiştir.

Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacının kanal katılım ve şebeke hisse bedeli olarak toplam 2.687,77 TL borçlu olduğunun tespitine dair verilen karar; davacı tarafın temyizi üzerine, Dairece verilen 13/11/2017 tarihli ve 2016/5225 E. 2017/15696 K. sayılı kararla; "...Somut olayda, davacı dava dilekçesinde borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiş, yargılama sürerken davalının talep ettiği bedelleri ödemiş, sunduğu dilekçe ile de yaptığı ödemenin faizi ile kendisine iade edilmesini istemiştir. Diğer bir anlatım ile açılan borçlu olmadığının tespiti davası, yargılama sürerken yapılan ödeme nedeni ile istirdat davasına dönüşmüştür.

Mahkemece, istirdat davasına yönelik hüküm kurulması gerekirken ödeme yapılmamış gibi borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir...” gerekçesi ile bozulmuştur.

Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; bilirkişiden aldırılan ek rapor ile davacının bu hizmet karşılığında davalı idareye ödemesi gereken herhangi bir bedel bulunmadığının ve davacıya iadesi gereken bedelin de toplam 4.567,81 TL olduğunun belirlendiği gerekçesiyle; davanın kabulü ile taleple bağlı kalınarak 4.593,59 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.

1) Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davalı tarafın sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.

2) Menfi tespit davasının istirdat davasına dönüşmesi üzerine, mahkemece davanın davacı lehine hükme bağlanması halinde, davacının ödemiş olduğu paranın davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekir.

Buna göre mahkemece; davacıya iade edilecek bedelin, davalıya ödemiş olduğu 4.567,81 TL olduğu gözetilerek, bu tutarın davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile menfi tespit davasına konu edilen 4.593,59 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiş olması, doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalı tarafın sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenle hükmün HUMK'nın 428 inci maddesi uyarınca davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 04/11/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.