Logo

3. Hukuk Dairesi2021/6694 E. 2022/884 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hastanede tedavi gören eşinin SGK mevzuatına aykırı fark ücreti ödenmesi nedeniyle açılan istirdat davasında uygulanacak zamanaşımı süresinin belirlenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki ilişkinin hizmet sözleşmesi niteliğinde olduğu ve davaya konu ödemeler nedeniyle açılan istirdat davasında uygulanacak zamanaşımı süresinin, ödemelerin yapıldığı tarihte yürürlükte olan 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 125. maddesi uyarınca 10 yıl olduğu gözetilerek, mahkemenin 1 yıllık zamanaşımı süresi uygulayarak davanın reddine karar vermesi hatalı bulunmuş ve hüküm bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki istirdat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

YARGITAY KARARI

Davacı, eşinin Cerrahpaşa Hastanesinde bir süre lösemi tedavisi gördükten sonra davalı hastanede tedaviye devam edildiğini,davalının tedavi için yüksek miktarda paralar talep ettiğini, nakile hazırlık olarak 44.027,62 TL ödeme yaptığını, naklin yapılmasından sonra 19.577,00 TL'lik fatura kesildiğini, donörün nakile hazırlanması masrafı olarak 17.000,00 TL daha ödeme yaptığını, 05/03/2010 tarihinde davalı hastanenin SGK ile anlaşmasının sona erdiğini, davalının SGK'den 84.000,00 TL tahsil etmesine rağmen davacıdan da para tahsil ettiğini mükerrer tahsilat nedeniyle 63.600,00 TL'nin davalıdan tahsiline ve davalının kötü niyet tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar verilmesini istemiştir.

Davalı, zamanaşımı itirazında bulunmuş ve davanın reddini dilemiştir.

Mahkemece, ilk kararında zamanaşımı nedeniyle ret kararı verilmiş, davacının temyiz üzerine Yargıtay (kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 12/04/2017 tarih 2015/41186 E., 2017/4377 K. numaralı ilamı ile dava dilekçesinin yargı yolu bakımından reddedilmesi gerektiği gerkçesiyle bozulmuş,bozmaya uyularak dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine kararı verilmiş nihayetinde Uyuşmazlık Mahkemesi 2020/416 E., 2020/507 K. numaralı ilamı ile davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu kabul edilerek İstanbul 14. İdare Mahkemesinin başvurusunun kabulü ile İstanbul 26. Asliye Hukuk Mahkemesinin 15.11.2018 gün ve 2018/316 E., 2018/442 K. sayılı görevsizlik kararını kaldırmıştır.

Uyuşmazlık Mahkemesinin kararından sonra mahkemece, sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanılarak açılan istirdat davalarının Borçlar Kanununun 66. maddesine göre 1 yıllık zaman aşımı süresine tabi olduğu, davaya konu ödemelerin 2010 yılında yapılmış olması nedeniyle olaya uygulanacak 818 sayılı Borçlar Kanununun 66. maddesi uyarınca 1 yıllık zaman aşımı süresinin dolduğu ve davalı tarafça zamanaşımı definin süresinde ve usülüne uygun şekilde yapıldığı gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı, davalı hastanede kanser tedavisi görmekte olan eşinin tedavisi sırasında kendilerinden, SGK mevzuatına aykırı şekilde ilave fark ücreti adı altında ücret alındığını belirterek eldeki davayı açılmıştır.

Taraflar arasındaki ilişki hizmet sözleşmesidir. Ödemelerin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan

Borçlar Kanununun 125. (6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 146.) maddesi gereğince zamanaşımı süresi 10 yıldır. Dava tarihi itibariyle bu süre dolmamıştır. Mahkemece işin esası incelenerek sonuca uygun karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 6100 sayılı HMK'nin geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.02.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.