Logo

3. Hukuk Dairesi2021/6804 E. 2022/213 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tüketici mahkemesinde görülen bir itirazın iptali davasında, davacı tarafından talep edilen işletme ücreti alacağının haksız şart niteliğinde olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Sözleşme serbestisi ilkesi ve tarafları bağlayıcılık ilkesi gözetilerek, mahkemenin davacının işletme ücreti talebini haksız şart hükmü gerekçesiyle reddetmesinin hatalı olduğu değerlendirilerek hüküm bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

YARGITAY KARARI

Davacı, Orman Bakanlığı'ndan almış olduğu izin ile kütük evler inşa ettiğini ve bunlardan ... 1C tipi Göl evi niteliğinde bir evin faydalanma hakkını 2040 yılına kadar kullanmak üzere davalı ile aralarında sözleşme yapıldığını,davalının sözleşme gereğince ödemesi gereken KDV bedellerini 2006 yılına kadar ödediğini,2006 yılından sonraki yıllara ait bedellerin ödenmediğini,ayrıca işletme ücreti alacağının ise davalı tarafından şimdiye kadar hiç ödenmediğini, bu nedenle alacağın tahsili için yapılan takibe davalının haksız olarak itiraz ettiğini belirterek davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına ve % 40 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.

Davalı, davacı tarafın talebinin dayanağı olan sözleşmenin 15.maddesinin Tüketici Kanunu kapsamında haksız şart niteliğinde olduğunu, bu hizmetlerin üretilmesi ve yönetilmesi faaliyetlerinin 01.01.2007 tarihinde ... Turizm Yatırımları San. ve Tic. AŞ.ye sözleşme ile devredildiğini kendilerinin de ... şirketine gerekli ödemleri tamamen yaptıklarını davacının sanki hizmet faaliyetinde ayrıymış gibi işletme ücreti adı altında ayrı bir borç yaratma çabasında olduğunu davacının yıllık faydalanma bedeli için kendilerine hiçbir fatura göndermediğini bu nedenle KDV borcu bulunamayacağını savunarak davanın reddini dilemiştir.

Mahkemece, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin (kapatılan) yargı yeri belirleme kararına istinaden davanın kısmen kabul kısmen reddi ile İstanbul 4. İcra Dairesinin 2011/14664 esas sayılı dosyasında takibe yapılan itirazın 4.628,20 TL KDV asıl alacağı yönünden iptaline, takibin itirazı iptal edilen bu kısımlar yönünden devamına,4.628,20 TL asıl alacak üzerinden %20 oranında hesap edilen 925,64 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,davacı tarafça 4.628,20 TL asıl alacağa takip tarihinden borç tamamen ödeninceye kadar yasal faiz oranında temerrüt faizinin davalı taraftan istenebileceğine,davacının fazlaya ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafça temyiz edilmiştir.

Dava, taraflar arasındaki sözleşmeden doğan aylık işletme ücreti ve KDV'sinin ödenmemesi üzerine başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

Davacı ile davalı arasında imzalanan 10.11.2000 tarihli ''... ... Konaklama Birimi (Bungalow)'dan Faydalanma Hakkı Ve Hizmet Sözleşmesi'nin 15/7.maddesinde; ''Müşteri, işletmeci tarafından hazırlanacak yıllık hizmet giderleri bütçesine, işletmecinin merkez giderlerine katkı ve kar payı olan (işletme ücreti)'nin evrak ile tevsik edilmeksizin konmasını ve her ay gider olarak tahakkuk ettirilmesini kabul etmiştir. İşletme ücreti 1999 yılı baz alınarak ve her Bungalow için aylık 55 USD+KDV'dir. Bu rakama her yıl ABD doları bazında yapılacak ilaveler yıllık %12'yi aşamaz.'' şeklinde düzenlemesi yer almaktadır.

Mahkemece, davacının işletme ücreti talebi sözleşmenin 15.7. maddesinin düzenlense de satıcı veya sağlayıcının tüketiciyle müzakere etmeden,tek taraflı olarak sözleşmeye koyduğunu, tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde iyi niyet kuralına aykırı düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizliğe neden olan sözleşme koşullarının haksız şart olduğu gerekçesiyle reddine karar verilmiş ise de sözleşmeyi tarafların serbest iradeleri ile kararlaştırdıkları,sözleşme maddelerinin tarafları bağlayıcı olduğu ve davacının hizmet verilen yıllara ait aylık işletme ücretini de istemekte haklı olduğu anlaşılmakla yazılı şekilde davacının işletme ücreti talebinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, hükmün bozulmasını gerektirir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 6100 sayılı HMK'nin geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nin 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,20.01.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.