Logo

3. Hukuk Dairesi2021/7325 E. 2021/13324 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Geçersiz satış sözleşmesi nedeniyle ödenen bedelin iadesi davasında, şirketin sorumluluğunun bulunup bulunmadığı ve ödemelerin şirket adına yapılıp yapılmadığı hususunda uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin temsilinin çift imza ile yapılması gerekirken, davacıya yapılan ödemelerin şirket hesabına geçip geçmediğinin araştırılmadan ve şirketin banka kayıtları incelenmeden, sadece diğer davalının kabul beyanına dayanılarak şirket aleyhine hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : KONYA 1. TÜKETİCİ MAHKEMESİ

Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen alacak davasının davalı ... İnşaat Nakliye Isı San. ve Tic. A.Ş. yönünden reddine, davalı ... yönünden ise kabulüne ilişkin verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda, davacının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak davanın kabulüne yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davalı şirket vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı; davalı ... ile aracılar vasıtasıyla tanıştığını, konut ihtiyacını gidermek için davalıdan daire satın aldığını ve şahitler huzurunda Konya ili, ... ilçesi, ... mahallesi, 25.N2 pafta, 1 ada, 1. Blok, zemin kat, 1 nolu bağımsız bölümün satışı konusunda 25.02.2006 tarihli sözleşmenin imzalandığını ancak satışı hususunda anlaşılan dairenin teslim imkanının bulunmadığını, davalı ...’in kendisini uzunca bir süre oyaladığını anlaması üzerine yaptığı araştırma neticesinde davalının ... Yapı Koopertifinden uzaklaştırıldığını, hakkında davalar açıldığını öğrendiğini, ilgili durumun ortaya çıkması karşısında yapılan sözleşmenin ifasının ve söz konusu dairenin tesliminin artık hukuken ve fiilen imkansız hale geldiğini, sözleşme her ne kadar... İnşaat Nakliye Isı San. ve Tic. A.Ş ile imzalanmış olsa da ilgili ödemeleri olan ...’in makbuzları imzalayarak teslim ettiğini dolayısıyla yaptığı ödemelerin şirket hesabına aktarılmayarak, davalı ... tarafından alındığının anlaşıldığını, bu

nedenle her iki davalı için de dava açtığını ileri sürerek; fazlaya dair her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, 25.02.2006 tarihli sözleşmenin öncelikle feshi, olmadığı takdirde geçeriz olduğunun tespitiyle daire bedeline istinaden ödediği 44.600 TL'nin denkleştirici adalet ilkesi gereğince ödendiği tarihteki alım gücüne karşılık gelen dava tarihindeki ulaştığı değerinin tespit edilerek davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 07.04.2018 tarihli ıslah dilekçesiyle de dava değerini 127.008,06 TL'ye yükseltmiştir.

Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.

İlk derece mahkemesince; davalı ... İnşaat Nakliye Isı San. ve Tic. A.Ş aleyhine açılan davanın husumete ilişkin dava şartı yokluğundan usulden reddine, davalı ... hakkında açılan davanın kabulüyle davacı ... ile ... İnşaat Nakliye Isı San. ve Tic. A.Ş. arasında düzenlenen 25.02.2016 tarihli daire satış sözleşmesinin geçersizliğinin tespitine, 127.008,06 TL'nin davalı ...'den alınarak davacıya verilmesine hükmedilmiş; davacı vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur

Bölge adliye mahkemesince; davanın geçersiz satış sözleşmesi gereği ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olduğundan geçersiz sözleşmede temsil hususunun tartışılmasına gerek bulunmadığı, sözleşmeye konu inşaat projesinde davalı şirketin müteahhit sıfatını taşıdığının ve dava konusu satış bedeli için geçersiz sözleşme kapsamında davacı tarafından yapılan ödemelerin davalı şirket adına yapıldığının (sözleşme ve ödeme tarihleri ile sonrasında davalı şirketin yönetim kurulu başkanı olan) davalı ...'in kabulünde olduğu, kaldı ki davacının ödemelerinin bir adet para teslim tutanağı ve ayrıca davalı şirket adına bastırılmış tahsilat makbuzları ile büyük kısmının davalı şirketi temsile müşterek yetkili davalı ... tarafından alındığı, diğer bir deyişle dava konusu satış bedelinin davalı ... tarafından davalı şirket adına tahsil edildiği hususları dikkate alındığında mahkemece davalı şirket aleyhindeki davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğinden bahisle davacının istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulü ile, dava konusu 25.02.2016 tarihli daire satış sözleşmesinin geçersizliğinin tespitine, 127.008,06 TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; karar, davalı şirket vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava; geçersiz satış sözleşmesi gereği ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olup, davacı, ödediği satış bedelinin denkleştirilmiş adalet ilkesine göre davalılardan tahsilini istemiştir. Dosyada bulunan imza sirküleri, sicil kayıtları ve diğer bilgi ve belgelerden anlaşıldığı üzere davalı şirketin temsili çift imza ile yapılmaktadır. Her ne kadar Bölge adliye mahkemesince, dava konusu satış sözleşmesi kapsamında davacı tarafından yapılan ödemelerin davalı şirket adına yapıldığının (sözleşme ve ödeme tarihleri ile sonrasında davalı şirketin yönetim kurulu başkanı olan) davalı ...'in kabulünde olduğu, kaldı ki davacının ödemelerinin bir adet para teslim tutanağı ve ayrıca davalı şirket adına bastırılmış tahsilat makbuzları ile büyük kısmının davalı şirketi temsile müşterek yetkili davalı ... tarafından alındığı, diğer bir deyişle dava konusu satış bedelinin davalı ... tarafından davalı şirket adına tahsil edildiği belirtilerek karar verilmiş ise de sadece davalı ...'in davacı tarafından yapılan ödemelerin davalı şirket adına yapıldığının kabulü yönündeki beyanı diğer davalı şirket açısından bağlayıcı nitelikte değildir. Bunun yanında her ne kadar kabul beyanı davalı şirket açısından bağlayıcı değil ise de bölge adliye mahkemesince dava konusu satış bedelinin davalı şirket hesabına geçip geçmediği hususunda

davalı şirketin banka hareketleri dahil ticari defter ve kayıtları üzerinde araştırma yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ve değerlendirmeyle davanın davalı şirket açısından da kabulüne karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının HMK'nın 371 inci maddesi uyarınca davalı şirket yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcını istek halinde temyiz edene iadesine, HMK'nın 373 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca dosyanın kararı veren bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 21/12/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.