Logo

3. Hukuk Dairesi2022/4397 E. 2022/7182 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Yetkisizlik kararı sonrası davanın açılmamış sayılması için öngörülen süreye ilişkin tebligatın usulüne uygun yapılıp yapılmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Tebligat Kanunu m. 21/1'e göre tebligat yapılacak kişinin adreste bulunmaması halinde keyfiyetin haber verildiği kişinin kimliğinin tebliğ evrakında belirtilmesi gerektiği, bu kurala uyulmadığı için davacıya yapılan tebligatın usulsüz olduğu ve iki haftalık sürenin başlamadığı gözetilerek, davanın açılmamış sayılmasına ilişkin ek karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın yetkisizlik nedeniyle usulden reddine yönelik olarak verilen hükmün, Dairemizin 2016/13058 esas 2018/109 karar sayılı ilamıyla onanması ve 2018/2477-3384 sayılı ilamıyla davacının karar düzeltme talebinin reddedilmesinden sonra ilk derece mahkemesince verilen ek karar ile davanın açılmamış sayılması kararının süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

İşbu temyiz incelemesine konu davada, ilk derece mahkemesince yetkili mahkemenin ... Asliye Ticaret mahkemesi olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş; bu karar, Dairemizce onanarak kesinleşmiştir. Yetkisizlik kararının kesinleşmesinden sonra Mahkemece süresinde yetkili mahkemeye gönderilme talebinde bulunulmadığından davanın HMK m.20 uyarınca açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

Ek karar hakkında davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine bölge adliye mahkemesince verilen ek kararın kaldırılmasına dair karar; ilk derece mahkemesinin ek kararının 6100 sayılı HMK geçici madde 3/2 hükmü gereği, 1086 sayılı HUMK'un temyize ilişkin hükümlerine tabi olup, bölge adliye mahkemesince incelenemeyeceği gerekçesiyle Dairemizce bozulmuştur.

Bozma ilamı üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, dosyanın Yargıtay'a gönderilmek üzere iadesine karar verilmiştir.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 20.maddesi gereği, mahkemece görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi halinde taraflardan birinin, bu karar verildiği anda kesin ise tebliğ tarihinden süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerekir. Aksi takdirde dava açılmamış sayılır ve görevsizlik veya yetkisizlik kararı veren mahkemece bu konuda resen karar verilir.

Yetkisizlik kararının onanmasına ilişkin karar düzeltme talebinin reddi kararı, davacı vekiline 30.04.2018 tarihinde, Tebligat Kanunun m.21/1 hükmüne göre, davalıya ise aynı konutta oturan kişiye verilmek suretiyle 30.04.2018 tarihinde tebliğ edilmiştir.

Her ne kadar Mahkemece karar düzeltme talebinin reddi kararının taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde yetkili mahkemeye gönderilmesi talebinde bulunulmadığından davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş ise de; iki haftalık sürenin başlaması için taraflara usulüne uygun tebligat yapılmış olması gerekir.

Tebligat Kanunun "tebligat imkansızlığı ve tebellüğden imtina" başlıklı 21.maddesinin 1. fıkrası hükmüne göre, kendisine tebligat yapılacak kimse gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.

Tebligatın belgelendirme özelliği ve Tebligat Kanunu'nun 21. maddesinin 1. fıkrasının sıkı şekil şartlarına bağlanması karşısında “…tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir…” koşulunun gerçekleşmesi için haber bırakılan komşu, kapıcı veya yöneticinin isminin, kim olduğunun, tebliğ memuru tarafından tutanağa yazılıp imzalanması gerekmektedir.

Somut olayda, davacı vekiline yapılan tebliğe ilişkin mazbataya, "..site yönetimine soruldu. Site yönetimi muhatabın bu adreste ikamet ettiğini, tevziat saatleri içerisinde adres dışında olduğunu sözlü beyan etti. İsim ve imzadan imtina etti..." şeklinde şerh düşülmüş olup, tebliğ memurunca site yöneticisine ulaşıldığına göre belgelendirme unsurunun gerçekleşmesi için site yöneticisinin isminin sorularak tebligat parçasına yazılması gerekirdi.

TK m.21/1 hükmüne göre muhataba keyfiyetin haber verilmesi bildirilen yöneticinin adı tevsik edilmeyip, mazbataya "site yönetimi" yazılmakla yetinilmiş olması nedeniyle davacıya yapılan tebligat usulsüz olup, usulsüz yapılan tebligat ile HMK m.207'de yetkili mahkemeye gönderilmesi talebinin iletilmesi için belirlenen iki haftalık sürenin başladığından söz edilemeyeceğinden Bakırköy 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/112-847 sayılı 14.01.2019 tarihli davanın açılmamış sayılmasına ilişkin ek kararının bozulmasına karar verilmiştir

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz başvurusunun kabulüne, temyiz olunan Bakırköy 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/112-847 sayılı 14/012019 tarihli ek kararının bozulmasına, 6100 sayılı HMK'nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere

29/09/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.