"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılmasına ve ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına dair verilen karara, ilk derece mahkemesince uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalı elektrik şirketinin düzenlediği faturalarda kayıp-kaçak, PSHB, iletim sistemi kullanım bedeli ve dağıtım bedeli adı altında haksız ve hukuka aykırı bedellerin tahsil edildiğini ileri sürerek; şimdilik 1.500 TL'nin fatura ödeme tarihlerinden itibaren hesap edilecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı; kayıp-kaçak vd. bedellerin ilgili mevzuat çerçevesinde abonelere yansıtıldığını ve uygulanmasının yasal bir zorunluluk olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma sonrası; kanun değişikliği nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, ilk derece mahkemesince uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Dava, elektrik abonesi olan davacıdan tahsil edilen kayıp-kaçak vd. bedellerin istirdatı istemine ilişkindir.
Eldeki davada; davacı, davanın açıldığı andaki mevzuat ve içtihat durumuna göre dava açmakta haklıdır. Eş söyleyişle, davaya konu bedelleri tahsil eden davalı, davanın açılmasına sebebiyet vermiştir. Esasen bu husus, mahkemenin de kabulündedir.
Ne var ki mahkemece; davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin ve bu giderlere dahil olan vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken, davacı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HMK'nın 438 inci maddesinin yedinci fıkrası hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle, davacının sair temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın hüküm fıkrasının 2, 3, 4 ve 5 nolu bendleri çıkartılarak yerlerine sırasıyla;
"2-Alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 30,10 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,"
"3-Davacı tarafından karşılanan harç, bilirkişi ücreti, tebligat, gider avansı vd. yargılama giderleri toplamı 4.508,7 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,"
"4-Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca belirlenen 1.500 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,"
"5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına," bendlerinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
01/03/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.