Logo

3. Hukuk Dairesi2022/6978 E. 2023/1556 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Ayıplı araç nedeniyle tüketicinin açtığı davada, aracın misliyle değişimine karar verilmesinin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Araçtaki arızaların süreklilik arz etmesi, tüketicinin aracı satın alırken beklediği faydayı sağlayamaması ve ikinci el piyasasında değer kaybına neden olması sebebiyle, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 11/2., 56/3. maddeleri ve Garanti Belgesi Yönetmeliğinin 9. maddesi hükümleri gözetilerek, istinaf mahkemesinin aracın misliyle değiştirilmesine karar vermesi onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/952 E., 2022/997 K.

DAVA TARİHİ : 13.06.2018

KARAR : Davanın kabulü

İLK DERECE MAHKEMESİ : Samsun 2. Tüketici Mahkemesi

SAYISI : 2018/158 E., 2022/8 K.

Taraflar arasındaki ayıplı malın misli ile değişimi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili ve davalı ...Ş. vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin başvurusunun kısmen kabulü, davacılar vekilinin istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından duruşmasız, davalı vekilleri tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 23.05.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde davalı ...Ş. vekili Avukat Mustafa Demirkol geldi. Sözlü açıklaması dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saat 14.00'te Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar; 17.04.2017 tarihinde Mercedes Benz 2017 C 200 D Comfort model aracın davalı ... Tic. Türk A.Ş. Samsun Şubesi Karadeniz Motorlu Araçlar bayinden satın alındığını, ... plaka numarası ile tescil ettirdiğini ve akabinde kullanmaya başladığını, araçta su eksiltmesi, vites geçişlerinde yığılma yapması, tork konvektörü arızası, baskı balata değişmesine rağmen sesin kronikleşmesi, ön camlardan rüzgar sesi gelmesi, ad blue dozaj valfinin arızası, turbo sarj borusu arızası, sol ön camın kapanıp kendiliğinden aşağı inmesi arızaları gibi birçok sorun yaşadığını, araç henüz 6.000 ve 20.000 km'deyken baskı balatasının değiştirilmesi, ama sesin yine devam etmesi, tork konvektörünün, radyatör borusunun, baskı balatasının, disklerinin, ön camın, ad blue dozaj valfinin, turba sarj borusunun değiştiğini ve yapılan onarımlara rağmen ve halen de devam eden arızalarının bulunduğunu, aracın ad blue valfinden halihazırda ses geldiğini ve aracın cam aksamında da problem bulunduğunu, servise yapılan müracaatlara rağmen bu problemlerin giderilemediğini, aracın satın alındığından sonra servisten çıkamadığını ve beklenen faydayı yerine getiremediğini, bu nedenlerle gerek 6502 sayılı Yasanın 11/1 gerekse Garanti Belgesi Yönetmeliğine göre aracın misli ile değişim koşullarının oluştuğunu, aracın görmüş olduğu çok sayıda onarım sebebiyle araca duyduğu güvenin de sarsıldığını ve aracın satın alındığı günden bu yana sürekli arızalanması sebebi ile aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini, bunun mümkün olmaması halinde araçtaki ayıp oranında satış bedelinden indirim yapılarak indirim oranındaki tutarın satış tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemişlerdir.

II. CEVAP

1. Davalı ...Ş.; davaya konu araçta iddia olunan şikayet ve arızaların garanti kapsamında bedelsiz giderildiğini, araçta ayıp bulunmaması ve aracın halen davacının kullanımında bulunması, aracın iade olunarak yenisi ile değiştirilmesi talebinin kanuni dayanağının bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

2. Davalı Mercedes Benz Türk A.Ş.; Samsun 1. Tüketici Mahkemesinin 2018/8 değişik iş sayılı dosyasında yaptırılan tespit bilirkişi raporunun şirket yönünden bağlayıcı olmadığını, tespitin şirketin yokluğunda yapıldığını, aracın şu an hiçbir arızası bulunmadığını, bilirkişi raporunda onarılmadığı ifade edilen ad blue valfinden ve araç seyir halindeyken ön camlardan rüzgar sesi gelmesinin ayıp olarak değerlendirilemeyeceğini, araçta üretim ayıbı bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; araçtaki değer kaybının 12.296,61 TL olduğu, davacının davadaki asıl istemi sözleşmeden dönme ve bedel iadesi olup, mahkemece takdir hakkı kullanılmak sureti ile hakkaniyet gereği bedel indirimine hükmedildiği belirtilerek, davacı tarafından davalı aleyhine açılan ayıp oranında bedel indirimi davasının kabulü ile 12.296,61 TL'nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...Ş.'den alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir. 24.01.2022 tarihli ek karar ile davacı tarafından davalı Mercedes Benz Türk A.Ş. aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına ve ek kararına karşı süresi içinde davacılar vekili ve davalı ...Ş. vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacılar vekili; davacının aracı sıfır araç olarak aldığını, Mercedes marka aracın problemsiz kullanmak için tercih edildiğini, davacının özürlü olup aracın onun ihtiyaçlarında kullanmak için alındığını, ama alındığı günden beri aracının tamir için servisten çıkamadığını, servis tarafından bu şikayetlerin müracaata rağmen giderilmediğini, davacının ve ailesinin mağdur olduğunu, arızaların giderilmediğini, sürekli aynı arızanın tamirden sonra tekrar etmesinden belli olduğunu, aracının sol camlarının kendiliğinden açıldığını, tamirden sonra bir süre düzeldiğini, ancak sonra yine devam ettiğini, bu durumun servis kayıtlarında mevcut olduğunu, araçtaki arızaların tüm tamirlere rağmen giderilmediğini, halihazırda devam ettiğini, arızaların kısa süreli tamirden sonra devamlı olarak tekrar ettiğini, aracın garanti kapsamında bir araç olduğunu, araçtaki üst üste aynı arızaların meydana gelmesinin garanti kapsamında değişim sebebi olduğunu, aracın sıfır alınan bir araç olduğunu, 26 defa servise gittiğini ve halen onarılamadığını, arızaların tekrar ettiğini, aracın lüks segmentte bir araç olduğunu, araç sanki ikinci el bir araçmış gibi araçtaki seslere ve arazılara rağmen kullanılmasının beklendiğini, bilirkişinin raporu ve değerlendirmelerinin hatalı olduğunu, aracın kendinden beklenen konforu, menfaati ve güvenliği sağlayamadığını, aracın sürüş güvenliği ve konforunun kalmadığını, sürüş esnasında ses gelen aracın konforu olduğunun söylenemeyeceğini, bu nedenle eksik incelemeyle ve belirlemeyle karar verildiğini, mahkemece garanti kapsamında değişimin şartlarının değerlendirilmediğini, araçtaki arızaların parça değişimine yol açması ve araçta sürekli arıza çıkması ve tamir görmesinin aynı arızaların tekrarlanmasına davacının katlanılmasının beklenildiğini, dava konusu aracın sürekli tamir ve parça değişimi için serviste kaldığını, davacının aşırı derecede mağdur olduğunu, sıfır alınan aracın iç takımlarının neredeyse tamamen değiştiğini, aracın servis kaydını kontrol eden herhangi bir insanın 26 tane servis kaydı olan aracı almayacağını, bilirkişi ve mahkeme değerlendirme yaparken objektif ve bilimsel değerlendirme yapamadığını, aracın garanti kapsamında değişim şartlarının değerlendirmediğini, aracın misli ile değişim şartlarının oluştuğunu, ayıplı bir aracın piyasa değerinin çok düştüğünü, mahkemece yapılan kabule göre de bilirkişi raporu ve mahkeme kararının aracın değer kaybına yönelik gerçek durumunu yansıtmaktan çok uzak kaldığını, araçta keşif tarihi itibariyle devam eden arızanın olmadığı belirlemesinin yanlış olduğunu, çünkü araçtan hala ses geldiğini, camlardaki problem ve diğer problemlerin devam ettiğini, serviste yapılan tamirler ve parça değişimlerinin çözümlerin geçici olduğunu gösterdiğini, çünkü değişimler ve tamirler sonrasında servis kayıtlarından anlaşılacağı üzere arızaların tekrar ettiğini ve yeni arızalar çıktığını, bu hususun tekrarlanmasının dikkate alınmadığını, araçtaki ayıp oranı ve hesaplanan bedelin hatalı olduğunu, eksik hesaplama ve değerlendirme yapıldığını, faiz başlangıcının satış tarihi olması gerektiğini belirterek istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davacılar vekili ek karara yönelik, yerel mahkemece 11.01.2022 tarihli duruşma zaptında davanın kabulüne dendiği halde gerekçeli kararda davalı ... yönünden kısmen kabul, davalı ... yönünden red yazıldığını, davalı lehine vekalet ücretine asıl kararda hükmedilmediğini, ek kararda ise ... lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin yanlış olduğunu, araç üreticisinin aracı ayıplı ürettiğini, aracın ayıpsız verildiğini ispatlayamadığını, serviste yapılan onarımlarda ayıbın düzeltilmesini sağlayamadığını, davanın her iki davalı yönünden kabulüne karar verilmesi gerektiğini, taleplerinin öncelikle aracın ayıpsız misliyle değişimi, olmadığı takdirde araçtaki ayıp oranında satış bedelinden indirim yapılarak satış tarihinden itibaren işleyecek faiz yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ettiklerini belirterek istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

3. Davalı ...Ş. vekili, davaya konu aracın hali hazırda ve dava açılırken ayıp sayılabilecek arızasının olmadığını, davacı tüketicinin araçta meydana gelen arızalarda bedelsiz onarım talebinde bulunduğunu, seçimlik hakkını bu yönde kullandığını, araçta meydana gelen arızaların bedelsiz onarımının yapıldığının toplanan delillerle sabit olduğunu, davaya konu araçta meydana gelen arızaların, aracın emniyetli seyir etmesi bakımından bir engel teşkil etmediğini, arızaların parça değişimleri ile giderilmiş olduğunu, bunlardan kaynaklı araçta bir değer kaybı oluşmadığının sabit olmasına karşın; yerel mahkemece, aracın kısa süredeki yüksek servis ziyareti geçmişinin ikinci el piyasa koşullarında aracın rayiç değerinin düşmesine sebep olacağı gerekçesiyle davacıya değer kaybı ödenmesine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

4. Davalı ...Ş. vekili ek karara yönelik, üretici/ithalatçı firma olan diğer davalı hakkındaki davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, diğer davalının malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat edemediğini, bu kapsamda diğer davalı hakkındaki davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; her ne kadar yerel mahkemece, yapılan onarımlar ve parça değişimleri sonrası araçtaki sorunların giderildiği, ancak aracın kısa süreli yüksek servis girişleri nedeniyle piyasa değerindeki düşüşten dolayı misli ile değişim talebinin yerinde bulunmadığı kabul edilerek, bedelde indirime hükmedilmiş ise de dosyada alınan bilirkişi raporlarına göre, araçtaki dava tarihinden sonra da devam eden ve süreklilik gösteren arıza sayısı dikkate alındığında arızaların devamlılık arz ettiği ve aracın davacı tüketici açısından, kendinden beklenen ekonomik faydayı sağlamadığı, ayrıca 2. el satışında da aracın kısa süredeki yüksek servis geçmişi nedeniyle değer kaybı oluşacağının sabit olduğu, hal böyle olunca aracın geçmişteki ve yargılama boyunca süregelen tüm servis kayıtları gözetildiğinde, her ne kadar en son yapılan keşif anında arızalar giderilmiş olsa da dosya kapsamından arızaların devam ettiğinin ve aracın gizli ayıplı olduğunun anlaşılmasına ve konu ile ilgili 6502 sayılı Kanunun 11/2., 56/3. ve Garanti Belgesi Yönetmeliğinin 9. maddesi hükümleri uyarınca davalı ithalatçının da diğer davalı satıcı ile birlikte misli ile değişim konusunda müteselsilen sorumluluğuna ilişkin yasal şartların somut olayda gerçekleştiği anlaşıldığından, her iki davalıya karşı misli ile değişim talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde satıcıya karşı bedelde indirim, ithalatçıya karşı ise verilen ek kararla pasif husumet yokluğundan davanın reddine dair kararların usul ve yasaya aykırı olduğundan, bu nedenle davalı ...Ş. vekilinin, kendisi ile birlikte diğer davalının da sorumlu olması gerektiğine yönelik istinaf itirazlarının yerinde bulunduğu ve bu nedenle istinaf itirazlarının kısmen kabulü gerektiği, davacı vekilinin istinaf itirazlarının ise, açıklanan nedenlerle kabulü ile bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden yeniden esas hakkında karar verilmek üzere istinaf incelemesine konu yerel mahkeme kararının ve ek kararının kaldırılmasına, davanın kabulü ile 17.04.2017 tarihli fatura ile satın alınan Mercedes Benz marka 2017 model C 200 D Comfort tip, R9MA6000070783 motor numaralı (ve şasi numarası faturada yazılı bulunan) aracın davalı taraflarca ayıpsız misli ile değiştirilmesine, dava konusu aracın (davacı tarafından tüm takyidatlarından arındırılmış şekilde) davacı tarafından davalılara iadesine, (dava konusu otomobilin ayıpsız misli ile değiştirilmesinin mümkün bulunmaması halinde fatura bedeli olan 122.966,10 TL'den aşağı olmamak üzere İİK'nun 24. madde gereğince işlem yapılmasına) karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacılar vekili; davacının aracı ÖTV indirimi ile aldığını, karar tarihi itibariyle 5 yıl dolduğundan aracı devrederken ÖTV indirimini devlete ödemeden aracı ÖTV bedeli dahil değerlendirebileceğini, aracın fatura bedelinde ÖTV indirimi olmadığını, verilen kararda aracın aynısı temin edilemezse fatura bedelinden az olmamak kaydıyla bedelin İİK 24 üncü maddesi gereğince işlem yapılmasına dendiğini, bu nedenle misliyle değişimin mümkün olmaması halinde sıfır aracın ÖTV bedeli dahil güncel bedelinin faiziyle ödenmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı ...Ş. vekili, araçta hali hazırda hiçbir arıza olmadığını, dava konusu araçta süregelen mevcut arıza olmadığını, araçtaki arızaların önemli ayıp olarak nitelendirilemeyeceğini, araçta ayıbın varlığına yönelik tespitleri kabul etmemekle birlikte, dosyaya sunulan bilirkişi raporlarının tamamında ayıpların önemli ayıplar olmadığına vurgu yapıldığını, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin emsal kararlarında misli ile değişim kararı verilebilmesi için ayıpların önemli ayıplar olması gerektiğinin hüküm altına alındığını, araçtaki tüm arızaların giderildiğini ve aracın emniyetli sürüşüne engel bir arızası kalmadığını belirterek, kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

3. Davalı Mercedes Benz Türk A.Ş. vekili, dava konusu araçta süregelen hiçbir arıza olmadığını, dava tarihinden sonra devam eden tek arızanın sol ön camdaki arıza olup, o arızanın da giderildiğini, araçtaki arızaların önemli ayıp olarak nitelendirilemeyeceğini, bir an için dava konusu araçtaki arızalar ayıp olarak nitelendirilse bile, menfaatler dengesi gözetildiğinde misli ile değişim kararı verilmesinin hukuken mümkün olmadığını, dosya içerisinde mevcut tüm raporlarda dava konusu araçtaki ayıpların misli ile değişimi gerektirecek denli önemli olmadığının tespit edildiğini, davaya konu aracın halihazırda hiçbir arızasının olmadığı ve aracın sürüş konforunun, emniyetli seyir etme kabiliyetinin etkilenmemiş olduğunun dosyada mevcut her bilirkişi raporunda sabit olduğunu, HMK'nın 297 nci ve İİK'nın 24/4 üncü maddeleri karşısında Bölge Adliye Mahkemesi'nin terditli karar vermesinin hukuken mümkün olmadığını, dava konusu araçta misli ile değişimi gerektirir hiçbir ayıp bulunmadığından ve bu husus dosya içerisinde mevcut bilirkişi raporları ile tespit edildiğinden, aracın ayıpsız misli ile değişimi kararı menfaatler dengesine ve Türk Hukuku'nun temelini oluşturan hakkaniyete aykırı olduğundan, istinaf mahkemesinin kararına dayanak gösterdiği Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin T.10.02.2022, E. 2021/3462 ve K. 2022/863 sayılı kararı bu dava bakımından emsal nitelikte olmadığından, HMK'nın 297 nci maddesi uyarınca istinaf mahkemesi terditli karar oluşturamayacağından kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, malın ayıplı olmasından kaynaklanan misli ile değişim talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunu'nun "tüketicinin seçimlik hakları" kenar başlıklı 11 inci maddesi şöyledir:

"(1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici;

a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,

b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,

c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,

ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.

(2) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir. Bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur. Üretici veya ithalatçı, malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulmaz.

(3) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır.

(4) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi haklarından birinin seçilmesi durumunda bu talebin satıcıya, üreticiye veya ithalatçıya yöneltilmesinden itibaren azami otuz iş günü, konut ve tatil amaçlı taşınmazlarda ise altmış iş günü içinde yerine getirilmesi zorunludur. Ancak, bu Kanunun 58 inci maddesi uyarınca çıkarılan yönetmelik eki listede yer alan mallara ilişkin, tüketicinin ücretsiz onarım talebi, yönetmelikte belirlenen azami tamir süresi içinde yerine getirilir. Aksi hâlde tüketici diğer seçimlik haklarını kullanmakta serbesttir.

(5) Tüketicinin sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim hakkını seçtiği durumlarda, ödemiş olduğu bedelin tümü veya bedelden yapılan indirim tutarı derhâl tüketiciye iade edilir.

(6) Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren tarafça karşılanır. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir."

3.Değerlendirme

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararı; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, tarafların temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harçlarının temyiz eden davalılara yükletilmesine,

Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.