Logo

3. Hukuk Dairesi2022/7621 E. 2023/569 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Ayıplı olduğu iddia edilen aracın misliyle değiştirilmesi talebinin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Araçta üretimden kaynaklı ayıp bulunmadığı, davacının yaptığı tek taraflı kaza neticesinde ortaya çıkan arızaların dava dışı serviste tam olarak giderilmemesi sebebiyle hizmet ayıbının söz konusu olduğu ve ayıplı hizmet bakımından malın misliyle değişiminin talep edilemeyeceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/821 E., 2022/1682 K.

DAVALILAR : 1-... Petrol İnş. Taahhüt Nakliyat Pazarlama Otomotiv San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili Avukat ...,

2-... Otomotiv A.Ş. vekili Avukat ...

İHBAR OLUNAN :... İnşaat Tic. ve San. A.Ş. vekili Avukat ...

DAVA TARİHİ : 21.03.2017

KARAR : Davanın reddine

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... Tüketici Mahkemesi

SAYISI : 2017/250 E., 2021/4 K.

Taraflar arasındaki misli ile değişim davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalılar tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı;... marka aracı 03.06.2015 tarihinde 122.152,10 TL bedelle satın aldığını, 10.10.2015 tarihinde yaptığı tek taraflı kaza neticesinde aracı ...'da bulunan yetkili servise götürdüğünü ve 3 ay sonra tamir edildiğini, 40.944,28 TL tamir bedelinin dava dışı kasko şirketince ödendiğini, aracı teslim aldıktan sonra ...'e gitmekteyken araçta hararet sorunu çıktığını ve ...'deki yetkili servise götürdüğünü, hararet dışında ön ve arka tekerlek bilyelerinin kırıldığının da tespit edildiğini, tamir sonrası aracı teslim aldığını, 20.000 km bakımı ve hararet sorunu için bu kez ... yetkili servisi olan davalı şirkete götürdüğünü, aracın su eksilttiğinin ve klima gaz kapaklarının bulunmadığının belirlendiğini, hararet sorununun devam ettiğini, 30.000 km bakımı için tekrar götürdüğü davalı şirket tarafından bu kez su deposunun delik ve arka el fren merkezinin kırık olduğunun tespit edildiğini, aracı kullanamadığını, aracın alındığında gizli ayıplı olduğunu veya yetkili servisin kaza sonrası servis hizmetinin ayıplı olduğunu, satım esnasında ayıplı olmadığı halde her iki davalının müteselsilen, servis hizmetinden kaynaklı ayıp halinde ise davalı ithalatçı firmanın müstakilen sorumlu olduğunu iddia ederek, aracın misli ile değişimini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... Ltd. Şti.; ispat yükünün davacıda olduğunu, davanın süre yönünden reddi gerektiğini, garanti süresinin dolduğunu, arızaların davacının kötü kullanımı ve kazası neticesinde ortaya çıktığını, aracın ilk kez 20.000 km bakımı için getirildiğini, sonrasında yine 10.000 km sorunsuz kullanıldığını, davacının aracı talimatlara uygun kullanmadığını, davacının diğer servislerin kapanması sebebiyle davayı kendilerine yönelttiğini, onarım hizmeti kullanıldığında misli ile değişim talep edilemeyeceğini, davacının aracı devamlı olarak kullandığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

2. Davalı ...Ş.; şikayetlerin kaza sonrası dava dışı şirketten alınan servis hizmetine ilişkin olması nedeniyle husumet yöneltilemeyeceğini, sorumluluğun kasko şirketine ait olduğunu, dava konusunun ayıplı mal değil hizmet olduğunu ve araç değişimi talep edilemeyeceğini, garanti kapsamında bir arızanın bulunmadığını, kazanın üzerinden bir buçuk yıl geçtiğini ve süresinde ihbarda bulunulmadığını, onarım yapan şirketin hala faal olduğunu ancak kendileriyle bağları olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; araçtaki arızaların kullanımdan değil ilk servis hizmetinin hatalı olmasından kaynaklandığı, tamirat hizmetinin eksikliklerinin gizli ayıp niteliğinde olduğu, araçtaki ayıbın oranının niteliği nazara alındığında da ayıpsız misli ile değişimi hususunda yetkili servisin tam kusurlu hizmetinden de davalıların sorumlu oldukları, tüketicinin araçtan beklenen faydayı sağlamayamaması nedeniyle misliyle değişiminin hakkaniyete uygun bulunduğu, davacının sıfır kilometre aldığı aracı bu şekilde kabul etmeye ve kullanmaya zorlanamayacağı ve üründen beklediği faydayı sağlamasının mümkün bulunmadığı, 4077 Sayılı Kanun'un 13 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında ve Yönetmeliğin 14 üncü maddesinde yer alan koşulların gerçekleştiği, davacının ayıplı malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi seçimlik hakkını kullanabileceği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalılar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davalı ...Ş.; araçta üretim kaynaklı arıza olmadığını, davacının geçirdiği kaza neticesinde dava dışı şirket tarafından sigorta kapsamında yapılan onarımın ayıplı hizmet kapsamında olduğunu, hatalı tamirat kalemlerine ilişkin parçaların değiştirilerek yeni tamirat gereksinimlerinin ortadan kalktığı, araçta hali hazırda bir sorun bulunmadığını, Mahkemece alınan raporlarda araçta gizli ayıp bulunmadığının izah edildiğini, Mahkemece satış sözleşmesi ile eser sözleşmesi karıştırılarak dava ile ilgisi olmayan 4077 sayılı Kanuna dayalı karar verildiğini, uygulanacak yasa hükümlerinin ayıplı hizmete ilişkin hükümler olduğunu, misli ile değişim talep edilemeyeceğini, arızaların üretim kaynaklı olması durumda dahi davanın reddi gerektiğini ileri sürerek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı ... Ltd. Şti. vekili; araçtaki problemlerin aracın teslim tarihinden itibaren altı ay içerisinde ortaya çıkmadığını, bu hakkın altı ay içinde kullanılması gerektiğini, bu nedenle davanın zamanaşımı yönünden reddi gerektiğini, araçta üretim hatasının bulunmadığının açık olduğunu, araçtaki arızaların kaza nedeniyle meydana gelmesi nedeniyle aracın gizli ayıplı olduğunun dahi kabul edilemeyeceğini, davaya konu araçtaki arızaların... İnşaat ve Sanayi Tic. A.Ş. tarafından verilen servis hizmetinin hatalı olmasından kaynaklı olduğunun tespit edildiğini belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının dava konusu araç ile yaptığı tek taraflı kaza sonucunda araçtaki arızaların meydana geldiği, arızalar ayıplı hizmet nedeniyle giderilmemiş ise de daha sonra arızaların onarılarak giderildiği, davacıya verilen servis hizmetinin 6502 sayılı Kanun'un 13 üncü maddesi gereğince ayıplı olduğu ve davacının ayıplı olduğu anlaşılan hizmete ilişkin olarak 6502 sayılı Kanun'un 15 inci maddesinde düzenlenen seçimlik haklarını servis hizmeti veren sağlayıcıya karşı kullanabileceği, ancak aracın üretimden kaynaklı bir ayıbının bulunmadığının sabit olduğu ve ayıplı hizmetin davalılarca verilen servis hizmetinden kaynaklanmadığı gerekçesiyle, davalıların istinaf başvurularının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; dava açıldıktan sonra meydana gelen arıza ve şikayetlerin yapılan tamiratın veya aracın üretimden kaynaklanan gizli ayıbının bir türlü giderilemediğinin ispatı olduğunu, aracın güvenli olarak kullanılmasının mümkün olmadığını, sundukları uzman görüşünde arızaların niteliğinin isabetli şekilde tesbit ve tahlil edildiğini, araçta garanti süresi içinde birden fazla kez benzer ayıbın ortaya çıktığını, devam eden arızalar nedeniyle aracın fonksiyonunu yerine getiremediğini, güven unsurunun ortadan kalktığını ve gizli ayıp ortaya çıktığını, şanzıman değişimine dair iş emri açılıp onarım hakkı kullanılmasına rağmen arızanın giderilemediğini, sürekli arızalanan aracı kullanmaya devam etmesinin beklenemeyeceğini, arızaların üretim ya da ayıplı tamirden kaynaklanmasının fark etmeyeceğini, değişim şartlarının oluştuğunu ileri sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, ayıplı olduğu ileri sürülen aracın misli ile değiştirilmesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un (6502 sayılı Kanun) 13 üncü maddesi; "Ayıplı hizmet, sözleşmede belirlenen süre içinde başlamaması veya taraflarca kararlaştırılmış olan ve objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan hizmettir.

Hizmet sağlayıcısı tarafından bildirilen, internet portalında veya reklam ve ilanlarında yer alan özellikleri taşımayan ya da yararlanma amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan makul olarak beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren hizmetler ayıplıdır." hükmünü,

2. 6502 sayılı Kanun'un 14 üncü maddesi; "Sağlayıcı, hizmeti sözleşmeye uygun olarak ifa etmekle yükümlüdür.

Sağlayıcı, kendisinden kaynaklanmayan reklam yoluyla yapılan açıklamalardan haberdar olmadığını ve haberdar olmasının da kendisinden beklenemeyeceğini veya yapılan açıklamanın içeriğinin hizmet sözleşmesinin kurulduğu tarihte düzeltilmiş olduğunu veya hizmet sözleşmesinin kurulması kararının bu açıklama ile nedensellik bağı içermediğini ispatladığı takdirde açıklamanın içeriği ile bağlı olmaz." hükmünü,

3. 6502 sayılı Kanun'un 15 inci maddesi; "Hizmetin ayıplı ifa edildiği durumlarda tüketici, hizmetin yeniden görülmesi, hizmet sonucu ortaya çıkan eserin ücretsiz onarımı, ayıp oranında bedelden indirim veya sözleşmeden dönme haklarından birini sağlayıcıya karşı kullanmakta serbesttir. Sağlayıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar sağlayıcı tarafından karşılanır. Tüketici, bu seçimlik haklarından biri ile birlikte Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir." hükmünü içerir.

3. Değerlendirme

Temyizen incelenen kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle araçta üretimden kaynaklı ayıp bulunmadığı, davacının yaptığı tek taraflı kaza neticesinde ortaya çıkan arızaların dava dışı serviste tam olarak giderilmemesi sebebiyle hizmet ayıbının söz konusu olduğu ve ayıplı hizmet bakımından malın misli ile değişiminin talep edilemeyeceği anlaşılmakla, davacı tarafın temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle,

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.03.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.