"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/112 E., 2022/2209 K.
KARAR : Davanın kabulü
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/296 E., 2020/518 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; ... ili Kamu Hastaneleri Birliği ile arasında 4734 sayılı Kanun kapsamında ilaç kaplı stent alımına ilişkin birim fiyat tip sözleşmesi imzalandığını, söz konusu sözleşme gereği ...... Devlet Hastanesine 15 aydan uzun süre sözleşmeye konu ürünlerin satışının yapıldığını, sözleşmenin gereklerinin titizlikle yerine getirildiğini, bu nedenle bir yıllık sözleşme sona ermeden 18.05.2018 tarihinde yeni bir sözleşme yapıldığını, 09.09.2017 tarihinde SGK Sağlık Uygulama Tebliğinde değişiklik yapılarak SUT fiyatlarında indirime gidildiğini, SUT fiyatlarının indirilmesinden bir yıl sonra davalı kurumca faturalara itiraz edildiğini ve henüz vadesi gelmemiş faturaları ödemeyerek, önceki ödemelerden mahsup edeceklerini bildirildiğini, kurumun hiçbir faturaya itiraz etmediğini, üstelik bu durumu sözleşme bitiminden 15 ay sonra dile getirerek sözleşmeyi sona erdirme hakkını ortadan kaldırdığını, davalı kurumun dürüstlük kuralına aykırı hareket ettiğini, SUT değişikliğine sessiz kalarak zımnen kabul etmiş sayıldığını, 116.460,24 TL'nin vadesi geçmiş olmasına rağmen ödenmediğini belirterek 116.420 TL'nin davalıdan tahsiline, vade tarihi itibariyle avans faizi uygulanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; taraflar arasında düzenlenen malzeme alım sözleşmesinin 31 inci maddesinde açık düzenlemenin bulunduğunu, 09.09.2017 tarihinden itibaren teslim edilen malzemelerin sözleşme birim fiyatında %36 oranında (610-TL) bir indirim yapılarak yeni birim fiyatı olan 389,48 TL olarak hesaplandığını, toplamda 116.460 TL indirim ödemesinin davacıdan talep edildiğini, davacı tarafça bu ödemenin kabul edilmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bilirkişi raporu hükme esas alınarak davacı şirketin davalı idare tarafından hakedişlerinden kesilen miktarın 116.460,24 TL olduğu ve bu miktarın davacı tarafça davalı idareden talep edilebileceği gerekçesiyle davanın kabulüne, 116.460 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; davacı ile 21.06.2017 tarihli ''İlaç Kaplı Stent Alımı'' ile ilgili ihale sözleşmesinin ''Diğer Hususlar'' başlıklı 31.1. maddesinde ''İhale tarihinden sonra; SUT fiyatı düşüşü olduğunda, yüklenici firma ilgili malzemenin SUT fiyatında yapılan indirim oranında, sözleşme birim fiyatında da aynı oranda indirim yapacağını taahhüt etmiş sayılır.'' düzenlemesinin mevcut olduğunu, ihale sözleşmesi ile alımı yapılan malzeme için belirlenen SUT fiyatında 09.09.2017 tarihi itibarıyla 1.018 TL'den 650 TL'ye, % 36,15'lik bir düşüşün meydana geldiğini, uygulanması gereken yasal faizleri ile birlikte 116.460 TL indirim ödemesinin davacıdan talep edildiğini, ödeme yapılmaması üzerine mahsup işleminin yapıldığını, davada ticari faiz şartlarının gerçekleşmediğini, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; ilk derece mahkemesi kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; 09.09.2017 tarihinde SGK Sağlık Uygulama Tebliğinde değişiklik yapılmasına rağmen davalı kurumun ilk sözleşme dönemi içerisinde(13.09.2017-17.05.2018 tarihleri arasında) SUT fiyatlarındaki değişikliği dikkate almadan düzenlenen fatura bedellerine itiraz etmediği, davacı ile 18.05.2018 tarihli yeni bir sözleşme imzaladığı ve geriye dönük fazla ödeme yapıldığından bahisle kesinti yapmasının hukuka uygun olmadığı, davacı tarafın tacir olduğu, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 19/2 nci maddesi gereğince uyuşmazlığın ticari bir işten kaynaklanması nedeni ile davacının alacağına avans faizi uygulanmasında isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; davacı ile 21.06.2017 tarihli ''İlaç Kaplı Stent Alımı'' ile ilgili ihale sözleşmesinin ''Diğer Hususlar'' başlıklı 31.1. maddesinde ''İhale tarihinden sonra; SUT fiyatı düşüşü olduğunda, yüklenici firma ilgili malzemenin SUT fiyatında yapılan indirim oranında, sözleşme birim fiyatında da aynı oranda indirim yapacağını taahhüt etmiş sayılır.'' düzenlemesinin mevcut olduğunu, ihale sözleşmesi ile alımı yapılan malzeme için belirlenen SUT fiyatında 09.09.2017 tarihi itibarıyla 1.018 TL'den 650 TL'ye, % 36,15'lik bir düşüşün meydana geldiğini, uygulanması gereken yasal faizleri ile birlikte 116.460 TL indirim ödemesinin davacıdan talep edildiğini, ödeme yapılmaması üzerine mahsup işleminin yapıldığını, davada ticari faiz şartlarının gerçekleşmediğini ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasında imzalanan sözleşme hükümlerine göre SUT fiyatlarında indirime gidildiği gerekçesi ile teslim edilen ürünlerin fatura bedellerinden kesinti yapılmasına dayalı alacak istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 370 inci maddesinin dördüncü fıkrası ile 371 inci maddesi.
2.6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun Ticari İş Karinesi başlıklı 19 uncu maddesi şöyledir:
"Bir tacirin borçlarının ticari olması asıldır. Ancak, gerçek kişi olan bir tacir, işlemi yaptığı anda bunun ticari işletmesiyle ilgili olmadığını diğer tarafa açıkça bildirdiği veya işin ticari sayılmasına durum elverişli olmadığı takdirde borç adi sayılır.
Taraflardan yalnız biri için ticari iş niteliğinde olan sözleşmeler, Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, diğeri için de ticari iş sayılır."
3.Değerlendirme
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre taraflar arasında 21.06.2017 tarihli sözleşmenin Diğer Hususlar başlıklı 31.1 inci maddesinde "İhale tarihinden sonra SUT fiyat düşüşü olduğunda, yüklenici firma ilgili malzemenin SUT fiyatında yapılan indirim oranında sözleşme birim fiyatında da aynı oranda indirim yapacağını taahhüt etmiş sayılır." şeklinde düzenlemenin olduğu, ihtirazi kayıt olmaksızın bu sözleşme kapsamında ödemelerin gerçekleştiği, 21.06.2017 tarihli sözleşmenin bir yıllık sözleşme süresi dolmadan 18.05.2018 tarihinde yeni sözleşmenin imzalandığı ve 18.05.2018 tarihli yeni sözleşmede daha önce akdedilen 21.06.2017 tarihli sözleşmenin 31.1 inci maddesinin yer almadığı, taraflar arasındaki uyuşmazlığın yukarıda yazılı yasal düzenlemeye göre ticari iş sayılmasına göre avans faizi uygulamanın da yerinde olduğu anlaşılmakla davalının temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
20.03.2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.