Logo

3. Hukuk Dairesi2022/7723 E. 2023/1143 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taşınmaz satış bedelinin ödendiği iddiasına dayalı olarak açılan menfi tespit ve icra takibinin iptali davasında, satış bedelinin ödendiğinin ispat yükünün kimde olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Tapuda yapılan resmi satışla aynı tarihli davacının imzasını içeren ipotek tesis talebi dilekçesi ve davacının ödemeyi ispatlayamaması gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının onanmasına ve davacının temyiz talebinin reddine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1325 E., 2022/1266 K.

DAVA TARİHİ : 20.09.2021

KARAR : Davanın reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Karasu 1. Asliye Hukuk (Tüketici) Mahkemesi

SAYISI : 2022/126 E., 2022/123 K.

Taraflar arasındaki menfi tespit ve takibin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvrusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkilinin davalı müteahhit firmanın yapmış olduğu icra takibine konu parsel üzerindeki Sedef Sitesi E blok D:11 numaralı daireyi, sözleşmelerini daha önce kendisine bu konuda aracı olan akrabası Barış Aktoprak üzerinden yaparak ve sözleşmelere bağlı sıra senetlerinin de bu kişi tarafından imzalanarak satın aldığını, müvekkilinin bazılarını bizzat kendisi, bazılarını da yakınları aracılığı ile her ay düzenli olarak senetlerini ödediğini ve kalan senetlerini de eline toplu para geçtiği için tek seferde ödediğini, borcun tamamen kapatıldığını, ancak davalı icra alacaklısının kanunda yeri olmadığı halde tapudaki ipoteğin kaldırılması için 10.000 TL huzur hakkı adı altında müvekkilinden bir ödeme daha yapmasını istediğini ve müvekkilinin ise bu kanunsuz ödemeyi yapmayı reddettiğini, bunun üzerine aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığını ileri sürerek, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinin durdurulmasına; icra takibinin ve ipoteğin iptaline, takibin %20'sinden az olmamak üzere tazminata karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; ödenmeyen borç nedeniyle takip başlatıldığını, borcun ödendiğinin ispat edilmesi gerektiğini savunarak davanın reddini dilemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde, taraflar arasında Sakarya Karasu Yenimahalle 44 ada 366 parsel 2. kat E blok 11 nolu bağımsız bölüme ilişkin dairenin alım satımı konusunda sözleşme yapıldığı, taşınmazın 150.000,00 TL bedel ile, bila faiz, F.B.K. süre ile kanuni ipotek tesis edilmiş şeklide davacı adına tesçil edilmiş olduğu, taşınmaz üzerindeki ipoteğin kanuni ipotek olması nedeni ile borcun ödendiğini ispat külfetinin de davacı üzerinde bulunduğu, dosya kapsamına sunulu beyan ve deliller dikkate alındığında borcun ödendiğine ilişkin ispat bulunmadığı, bu durumda ipoteğin kaldırılmasını gerektiren durum bulunmadığı değerlendirilmiş, davaya dayanak icra takibine ilişkin davacının borçlu olmadığının tespiti ile icra inkar tazminatı talebi ve ipoteğin kaldırılması taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki hususları tekrar ederek, isticvap konusundaki taleplerinin mahkemece usulünce icra edilmediğini, karar duruşmasında davalı vekili duruşma tutanağına itiraz dilekçelerinde beyan ettikleri üzere sözleşme imzalandığını ipotek bedelinin tamamının icraya konulmadığını ödemelerin de olduğunu sözlü olarak son aşamada beyan ettiğini, ancak tüm ısrarlarına rağmen mahkeme hakiminin duruşmada olup biteni zapta işlemediğini, hatta buna ilişkin kendilerinin beyanlarını bile zapta işlemeyerek davanın en başından beri ortaya koyduğu davalı lehine yanlı tavrını son aşamada davanın esasına etki edecek şekilde ortaya koyduğunu, davada eksik zapta geçmesine rağmen taraflar arasındaki sözleşmeyi davalı vekilinin beyan ettiğini; bu nedenle ispat yükünün davalı tarafa geçmiş olup davalının taraflar arasında ödeme takvimine bağlanan ve sözleşmeye dayalı ve işin gereği senetlerin ödenmesini teminen oluşturulan ipoteğin teminat ipoteği niteliğine büründüğü ve ancak elinde kalan senetleri ortaya koyarak alacak bedelinin ne kadar olduğunu davalının ispat etmesi gerektiğinin kabul edilmesi gerektiği gerekçeleriyle istinaf incelemesi neticesinde yerel mahkemenin adil bir yargılama yapmadığı, hakimin yanlı davrandığı beyan ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; somut olay değerlendirildiğinde; davacı ile davalı arasında dava konusu bağımsız bölümün satımı konusunda sözleşme akdedildiği ve dosya içerisinde yer alan ipotek resmî senedine göre taşınmazın 150.000 TL bedelle kanuni ipotek altına alındığı, böylece ipoteğin kaldırılması gerektiği iddiasına gerekçe olan ödemenin ispat külfetinin davacıda olduğu, davacının, verilen sürede ödemeye dair delillerini sunmamış olup iddiasını ispatlayamadığı, bu gerekçelere dayalı mahkemenin davanın reddi kararında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili, dava ve istinaf dilekçesindeki hususları tekrar ederek senetleri ödediğini ve bu nedenler yırtıp attığını, davalının senetlerin ödenmediği hususunu ispatlaması gerektiğini beyan ederek usul ve yasaya aykırı ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, taşınmaz satışında satış bedelinin ödendiği iddiasına dayalı menfi tespit ve icra takibinin iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

Türk Medeni Kanunu’nun 6 ncı maddesi ile, (TMK) 881 ilâ 897 nci maddeleri arasında düzenlenen ipoteğin amacı ve niteliği (m. 881), kurulması ve sona ermesi (m. 882-887), hükümleri (m. 888-891) ve kanuni ipotek hakları (m. 892-897) ilgili hükümleri.

3. Değerlendirme

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle tapuda gerçekleştirilen resmi satış ile aynı tarihli davacının imzasını içerir ipotek tesis edilmesi talebini içerir dilekçesi ve davacının ödemeyi ispat edememiş olmasına göre kurulan hükmün usul ve kanuna uygun olup davalının temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.