Logo

3. Hukuk Dairesi2022/7888 E. 2023/468 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kiralananın sözleşme süresince kullanıma elverişli halde tutulmaması nedeniyle kiracının uğradığı zararın tazmin edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Kiracının zararını ve zarar miktarını ispat edememesi, ayıbı fark eder etmez bildirmeyerek zararın artmasında kusurlu olması ve bozma kararına rağmen gerekli delilleri sunmaması gözetilerek davanın reddine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/1143 E., 2022/200 K.

KARAR : Davanın reddine

KARAR DÜZELTME İSTEYEN : Davacı vekili

Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Davacı vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; 22.03.2013- 31.12.2013 tarihleri arasında... Hotel bünyesinde bulunan hamam ve spa merkezinin kiralanmasına ilişkin davalı ile sözleşme imzaladığını, kiralananın otelin bodrum katında bulunduğunu, üst katında bulunan kapalı havuzun faaliyete geçmesi ile birlikte tavandan su sızıntısının başladığını, şifahi uyarılara rağmen gerekli tedbirlerin alınmadığını, tavandaki damlamalar nedeniyle iş yerindeki demirbaş eşya ve elektronik cihazların zarar görmesi üzerine delil tespiti yaptırdığını, düzenlenen bilirkişi raporlarında elektronik cihazlara ilişkin zararın 31.611.02 Euro, demirbaş eşyaya ilişkin zararın ise 3.750 TL olduğunun tespit edildiğini, davalının kiralananın ayıplı olmasından doğan zarar miktarından sorumlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile cihazlara ilişkin 31.611.02 Euro tazminatın dava tarihinden itibaren merkez bankasının dövize uyguladığı en yüksek faizi ile birlikte, demirbaş eşyaya ilişkin 3.750 TL tazminatın ise dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı; kiralananın fiziki şartları görülerek kiralandığını, ayıp iddiasının kabul edilemez olduğunu, kaldı ki davacının da ayıba dair herhangi bir ihtarı bulunmadığını, delil tespiti dosyasındaki bilirkişi raporlarına itiraz ettiklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 02.09.2015 tarihli ve 2014/184 E., 2015/618 K. sayılı ilamıyla; TBK 'nın 318 inci maddesinde kiracının kendisinin gidermekle yükümlü olmadığı ayıpları kiraya verene gecikmeksizin bildirmekle yükümlü olduğu, davacının ayıplara ve oluşan zarara ilişkin keyfiyeti kiraya verene hemen ihbar etmek mükellefiyetini yerine getirmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı, davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairece verilen 04.06.2018 tarihli ve 2017/3227 E., 2018/6292 K. sayılı ilamla; "...Mahkemece, her ne kadar TBK'nın 318 inci maddesi gereğince ayıp ihbarı yapılmadığından davanın reddine karar verilmiş ise de, belirtilen madde kiralananın ayıplı olması halinde uygulanacak bir maddedir. Davacı kiracı, kiralananın sonradan ayıplı hale gelmesi sebebiyle kiralananda bulunan şahsi eşyalarının zarar gördüğünü iddia etmiş olmakla TBK'nın 301 inci maddesi gereğince kiraya verenin, kiralananı sözleşmede amaçlanan kullanılmaya elverişli bir durumda teslim etmek ve sözleşme süresince de bu durumda bulundurmak yükümlülüğünü ihlalden kaynaklı bir kusurunun bulunup bulunmadığı hususu üzerinde durularak davalı kiraya verenin kusurunun bulunduğunun tespit edilmesi halinde; davacı kiracının kiralananda kullandığını iddia ettiği eşyalar üzerinde yerinde bilirkişi incelemesi yapılarak zarar miktarının TBK'nın 52 nci maddesine göre müterafık kusur hususu değerlendirilerek tespit edilmesi ayrıca cihazların işin gereği olup olmadığı hususu da araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir..." gerekçesiyle karar bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davacı kiracının Yargıtay bozma ilamına uygun bir şekilde zararını ve zarar miktarını ispat edemediği, zararın artmasına kusurlu davranışları ile sebebiyet verdiği anlaşılmakla davanın reddine karar verilmiştir

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Dairenin 06.10.2022 tarihli ve 2022/4856 E., 2022/7435 K. sayılı kararıyla, hükmün onanmasına karar verilmiştir.

VI. KARAR DÜZELTME

A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran

Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı, davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.

B. Karar Düzeltme Sebepleri

Davacı vekili; bozma ilamına uyulmasına rağmen bozma gereklerinin yerine getirilmediğini, ayıp ihbarının zamanında yapıldığının tanık beyanları ile ispat edilmiş olmasına rağmen dikkate alınmadığını, talep edildiği halde HTS kayıtlarının incelenmediğini, dosya kapsamında bulunan tüm bilirkişi raporlarının davalı kiraya verenin yükümlülüğünden kaynaklı kusurlu olduğunu ortaya koyduğu halde, dosyada aksi yönde herhangi bir delil veyahut bilirkişi raporu bulunmamasına rağmen davanın dayanaksız olarak reddedilmiş olmasının hatalı olduğunu ileri sürerek; kararın düzeltilmesini ve Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kiralananın sözleşme süresince kullanıma hazır halde bulundurulmadığından bahisle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 301 inci maddesinde; "Kiraya veren, kiralananı kararlaştırılan tarihte, sözleşmede amaçlanan kullanıma elverişli bir durumda teslim etmek ve sözleşme süresince bu durumda bulundurmakla yükümlüdür. Bu hüküm, konut ve çatılı işyeri kiralarında kiracı aleyhine değiştirilemez; diğer kira sözleşmelerinde ise, kiracı aleyhine genel işlem koşulları yoluyla bu hükme aykırı düzenleme yapılamaz."

2. Aynı Kanun’un (TBK) 305 inci maddesinde; "Kiralanan sonradan ayıplı duruma gelirse kiracı, kiraya verenden ayıpların giderilmesini veya kira bedelinden ayıpla orantılı bir indirim yapılmasını ya da zararının giderilmesini isteyebilir. Ancak, zararın giderilmesi istemi diğer seçimlik hakların kullanılmasını önlemez. Önemli ayıp durumunda kiracının sözleşmeyi fesih hakkı saklıdır."

3. TBK’nın 318 inci maddesinde; "Kiracı, kendisinin gidermekle yükümlü olmadığı ayıpları kiraya verene gecikmeksizin bildirmekle yükümlüdür; aksi takdirde bundan doğan zarardan sorumludur."

4. TBK’nın 52 nci maddesinde; Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir. Zarara hafif kusuruyla sebep olan tazminat yükümlüsü, tazminatı ödediğinde yoksulluğa düşecek olur ve hakkaniyet de gerektirirse hâkim, tazminatı indirebilir.

3. Değerlendirme

Mahkemece bozma ilamına uyularak keşif yapılmak suretiyle bilirkişi raporu hazırlandığı ancak kiralananın tadilat gördüğü, davacının da zarar gören eşyalarını hazır etmediği, dolayısıyla davacının zararını ve zarar miktarını ispat edemediği, yine dosya kapsamından hasarların uzun süre içerisinde oluşabileceğinin anlaşılmasıyla ayıbın tespit edilir edilmez davalıya bildirilmediği, bu nedenle zararın artmasında davacının kusurlu olduğu anlaşılmakla davacı tarafın karar düzeltme talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Karar düzeltme talebinin REDDİNE,

Aşağıda yazılı para cezası ile bakiye harcın karar düzeltme isteyene yükletilmesine,

07.03.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.