Logo

3. Hukuk Dairesi2023/1071 E. 2023/2900 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Ödenmeyen kira bedeli ve kira sözleşmesinin feshi nedeniyle talep edilen cezai şartın hukuka uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesinin kira alacağını kabulü kesinleşirken, cezai şart talebinin reddine ilişkin bozma kararına uyulması usul ve yasaya uygun bulunduğundan temyiz istemlerinin reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/259 E., 2019/355 K.

DAVA TARİHİ : 08.05.2009

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, bozmaya uyan Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraflarca temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; davalı ile aralarındaki 26.01.2007 tarihli kira sözleşmesi uyarınca dava konusu taşınmazın davalı tarafından baz istasyonu yeri olarak kullanıldığını, davalının 2009 yılı kira bedelini teknik nedenlerle kiralananda çalışılmasının mümkün olmadığı ve 28.12.2008 tarihinde sistemlerini kaldırdığını belirterek ödemeyip sözleşmenin karşılıklı feshini talep ettiğini, yükümlülüklerini yerine getirmesi için davalıya gönderilen 25.02.2009 tarihli yazıya rağmen kira bedelinin ödenmemesi üzerine feshedilen sözleşmede kararlaştırılan cezai şartı da ödenmesi gerektiğini, davalının mücbir sebebe dayanan sözleşmenin feshi talebinin hukuki olmadığını ileri sürerek; 2009 yılı kira alacağı olan 9.080,20 TL'nin 26.01.2009 tarihinden, cezai şart alacağı olan 8.530,00 TL'nin sözleşmenin fesih tarihi olan 10.04.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı; iletişim faaliyetlerinin kesintisiz olarak yerine getirilmesi amacıyla sözleşmenin feshedildiğini, taşınmazı tahliye etmek zorunda kaldığından kendisine bir kusur isnat edilemeyeceğini, sözleşme süresince kira sözleşmesinin tüm şart ve koşullarına riayet ettiğini, zaruret halinden dolayı kiralanandan ayrılması nedeni ile cezai şartı gerektiren bir eylemin oluşmadığını, kaldı ki taşınmazın herhangi bir ihtirazi kayıt ileri sürülmeksizin teslim alındığından fahiş nitelikteki cezai şartın talep edilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 16.04.2015 tarihli ve 2009/1269 E., 2015/327 K. sayılı kararıyla; davalının fesih talebinin mücbir sebep kapsamında olmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne, taraflar arasında düzenlenen 26.01.2007 tarihli kira sözleşmesinin 11 inci maddesi ve özel şartlar bölümünün 2 inci maddesi uyarınca 3 üncü yıla ait kira bedeli olan 9.080,20 TL (karar pulu ve kesin teminat dahil) ile bir yıllık kira bedeli olan 8.530,00 TL tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı, süresi içinde davalı temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairenin 13.02.2019 tarihli ve 2017/4891 E., 2019/1045 K. sayılı ilamıyla; davalının sair temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra, dava tarihinde 26.01.2007 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin süresinin henüz dolmadığı, temerrüt nedeniyle tahliye davası açma koşullarının bulunması durumunda bile mahkeme kararı ile tahliye ilamı alınmadığı sürece akdin sona erdiğinden söz edilemeyeceği, bu itibarla feshe dayalı olarak davalıdan cezai şart istenemeyeceğinden Mahkemece cezai şart isteminin reddine karar verilmesi gerektiğinden bahisle, karar bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozmaya uyularak davanın kısmen kabulüne, 9.080,20 TL kira alacağının 26.01.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davacının cezai şart talebinin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde taraflar temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı; cezai şart talebi yönünden verilen kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı; görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğunu, akdi kiraya veren feshettiğinden kira bedeli ödemesinin hakkaniyetsiz olduğunu, akdin mücbir sebepten feshedildiğini, ilerleyen süreçte davacı ile hizmetin ifasının sağlanması amacıyla bu kez farklı bir taşınmaza ilişkin sözleşme imzalandığını, bu nedenle zararının oluşmadığını, teslim de gerçekleştiğinden kiralanmaya engel bir durum bulunmadığını, bozmaya yönelik karar verilmemesi halinde davacının sebepsiz zenginleşeceğini ileri sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, ödenmeyen kira bedeli ve kira sözleşmesinin feshi nedeniyle cezai şart istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. Usuli kazanılmış hak olarak tanımlanan bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı YİBK).

2. Bundan başka, Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün, bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş olan bu kısımları lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur (04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı YİBK).

2. Değerlendirme

Temyizen incelenen kararın, uyulan bozma ilamında belirtilen hukuki esaslar gereğince verilmiş olmasına, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin ileri sürülen sebeplerin incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre, tarafların temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar verilmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Mahkeme kararının 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 439 uncu maddesi uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine,

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

25.10.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.