Logo

3. Hukuk Dairesi2023/1207 E. 2024/608 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalıların, davacı adına işlettiği halk otobüsünün hasılatını davacıya ödememesi nedeniyle vekalet ilişkisinin kötüye kullanılması ve vekaletsiz iş görme nedenlerine dayalı alacak davasında, davalıların sorumluluğunun kapsamı ve zamanaşımı.

Gerekçe ve Sonuç: Davalıların, otobüsü davacıya teslim ettiğini ispatlayamamaları ve hesap verme yükümlülüklerini yerine getirmemeleri, davalıların vekalet ilişkisini kötüye kullanması ve vekaletsiz iş görmesi olarak değerlendirilerek, bilirkişi raporuna dayanılarak hesaplanan alacağın davalılardan tahsiline karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunarak Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2030 E., 2022/2086 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 10. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/78 E., 2022/232 K.

Taraflar arasındaki vekalet ilişkisinin kötüye kullanılması ve vekaletsiz iş görme nedenlerine dayalı alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalılar vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalılar vekilinin başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 14.02.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde gelen vekili Avukat ... ile davalılar vekili Avukat ...'ın sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saat 14.00'te Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkilinin yurt dışında ikamet ettiğini ve... plakalı özel halk otobüsünün sahibi olduğunu, halk otobüsünün elde ettiği hasılatın önce Halk Otobüsleri Odası daha sonra ise Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından davalılara ödendiğini, davalıların da tahsil ettikleri bedelleri sürekli olarak masraflara yatırdıklarını beyan ettiklerini, davalıların alacaklılara ödeme yapmadıkları gibi tahsil ettikleri rakamı müvekkiline ödemediklerini, tahsil edilen rakamın ve yapılan ödemelerin miktarının taraflarınca tespit edilemediğini ileri sürerek; fazlaya dair hakları saklı kalarak belirsiz alacak davasına esas talep miktarı 1.000,00 TL alacağın, her bir davalı tarafından paraların tahsil edildiği tarihlerden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiş, 27.04.2022 tarihli dilekçe ile talep miktarını 730.199,67 TL'ye çıkartarak, bu miktarın 265.429,79 TL'sinin davalı ...'tan, kalan 464.769,88 TL'sinin davalı ...'tan tahsilini istemiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili, talebin zaman aşımına uğradığını, taraflar arasındaki ilişkinin 28.11.2012 tarihinde sona erdiğini, davalılardan...in uyuşmazlıkla ilgili hiçbir bağlantısının bulunmadığını, araçla ilgili tüm işlemlerin davalı ... tarafından yapıldığını, davacının yurt dışında olması sebebiyle aracın işlemlerinin takip edilmesi, borçlarının ödenmesi işlemlerinin yürütülmesi için aylık belli bir ücret karşılığında ...'dan talep ettiğini, ödenen bu ücretin 2012 yılı için 1.500,00 TL olduğunu, ...'ın aracın yakıt alımı, bakımı, sigorta ve kaskolarının yapılması vd işletme ile ilgili takibi amacıyla davalı ...'ın davacı adına bu işleri gördüğünü, tüm işlemlerin belli bir maaş karşılığında belediyeden alınan hak edişler ile yapıldığını, ayrıca 2006-2007-2008 yıllarında davacının bankadan çektiği kredi taksitlerinin müvekkili tarafından ödendiğini, aracın bir dönem belediye tarafından hattan çekilmesi ile ilgili olarak müvekkilinin avukat tutarak dava açtığını, buna ilişkin masrafların yapıldığını, aracın yeniden hatta alınmasından sonra belediyeden hat parası talep edildiğini, bu hat parasına ilişkin olarak çekilen kredilerin taksitlerinin müvekkili tarafından ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalıların tahsil edilen hakedişleri davacıya ödediğine dair dosyada bir delil bulunmadığı, bu durumda davanın, ...'ın fiili yönünden vekaletin kötüye kullanılması, ...yönünden vekaletsiz iş yapma olduğu, vekaletin kötüye kullanılmasında zamanaşımının olmayacağı, vekaletsiz iş yapmanın ise 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğu, davalı ...'ın vekaletle iş yapmış olması nedeniyle işletme giderleri, yapmış olduğu tahsilattan düşülerek sonuç rakamın belirlendiği, ...'in ise, vekaletsiz iş görmesi nedeniyle otobüs işletmesiyle doğrudan ilişkili olmadığından tahsil ettiği hakedişten masrafların düşülmediği, ...'in yaptığı hakediş tahsilatının 10 yıllık zamanaşımına uğramayan tüm kısmından sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın ... yönünden kabulüne, 464.769,88 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...'tan alınarak davacıya ödenmesine, davanın ... yönünden kısmen kabulüne, ‭264.435,12‬ TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte Davalı ...'tan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

IV.İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalılar vekili; Mahkemenin müvekkili ... bakımından vekaletsiz iş görme hükümlerinin uygulanması gerektiği yönündeki görüşünün hatalı olduğunu, davalı ...'ın eldeki dava ile hiç bir bağlantısının bulunmadığını, ... yönünden taraf sıfatı yokluğu nedeniyle davanın reddi gerektiğini, vekaletsiz iş görme hükümlerinin uygulanması gerektiğinden bahisle sorumluğuna gidilmesinin doğru olmadığını, müvekkili ...'ın davacının otobüsüne ait işlerini 28.11.2012 tarihine kadar yürüttüğünü, vekaletin kötüye kullanılmasında zamanaşımının söz konusu olmayacağından bahisle davalı ... yönünden davanın kabulüne, vekaletsiz iş görme durumunda zaman aşımının 10 yıl olduğu gerekçesi ile diğer davalı ... yönünden davanın kısmen kabulüne karar verdiğini, davalı ... bakımından öncelikle davacı tarafın vekaletin kötüye kullanılması durumunu ispat etmesi gerektiğini, ancak davacının bu hususu ispat edemediğini, müvekkilinin davcıya borcunun olduğunu kabul etmediğini, eldeki davada uygulanması gereken zaman aşımının süresinin 5 yıl olduğunu, tüm bu nedenlerle istinaf taleplerinin kabulü ile, Yerel Mahkeme kararının kaldırılmasına, davacının davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davaya konu olayda davalı vekil ...'ın hesap verme yükümlülüğünü yerinde getirmediği, davacı ile davalı ... arasındaki hukuki ilişkinin -doğrudan sözleşme ilişkisi bulunmadığından- vekaletsiz iş görme niteliğinde olduğu, İlk Derece Mahkemesinin raporları/delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davalılar vekilince yapılan istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalılar vekili; istinaf itirazlarını tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, vekalet ilişkisinin kötüye kullanılması ve vekaletsiz iş görme nedenlerine dayalı alacak istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 506 ve devamı maddeleri.

2. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 526 ve devamı maddeleri.

3. Değerlendirme

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında; hukuki ilişkinin ve bu ilişki nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarının doğru şekilde belirlendiği, davalıların otobüsü 28.11.2012 tarihinde davacıya teslim ettiği olgusunu ispatlayamadıkları, bu kapsamda alınan bilirkişi raporlarında yapılan hesaplamaya göre karar verilmesinin yerinde olduğu anlaşılmakla davalılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

17.100,00 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.