Logo

3. Hukuk Dairesi2023/1305 E. 2023/3079 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Geçersiz taşınmaz satış sözleşmesi nedeniyle ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesi uyarınca tahsili isteminin kabul edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin geçersiz satış sözleşmesinin tarafı olması ve davalı gerçek kişinin de ödemeyi şahsen tahsil etmesi nedeniyle, davacı tarafından ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesi uyarınca ulaşılan tutarının davalılardan sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki tazminat ve alacak davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; vekil edeninin davalılardan 08.03.2014 tarihinde imzaladığı sözleşme ile daire satın aldığını, satış bedeline karşılık 99.000,00 TL kısmi ödeme yaptığını ancak dairenin teslim edilmediği gibi ödenen bedelinde iade edilmediğini ileri sürerek, dairenin bugünkü değerinin hesaplanmasıyla ortaya çıkacak miktarın, bu talep kabul edilmediği taktirde ödenen 99.000,00 TL ile 20.000,00 TL manevi tazminatın 08.03.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiş, 06.06.2022 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 223.112,88 TL'ye arttırmıştır.

II. CEVAP

Davalılar vekili, açılan davayı ve davacının iddialarını kabul etmediğini belirterek davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; sözleşmede teslim tarihi ön görülmediğinden ifanın imkansız hale geldiği tarihin tespit edilemediği, dava tarihi esas alınmak sureti ile bilirkişi tarafından yapılan hesaplama neticesinde iade edilmesi gereken bedelin 223.112,88 TL olarak tespit edildiği, davacının ödenen bedelin iadesi yanında manevi tazminat talebinde de bulunduğunu, manevi tazminata hükmedilebilmesi için borca aykırı davranışın kişilik haklarını ihlal eder nitelikte olması gerektiği, davalının dava dosyasına konu eylemi davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde bulunmadığından yasal koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle; manevi tazminat talebinin reddine, maddi tazminat istemi yönünden denkleştirici adalet ilkesi uyarınca 99.000,00 TL'sinin dava, bakiye 124.112,88 TL'sinin ise ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte toplam 223.112,88 TL'nin davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalılar vekili; davacı tarafça bahsedilen sözleşmenin davacı ile müvekkili şirket arasında imzalanması nedeniyle diğer davalı ...'a husumet yöneltilemeyeceğini, dava konusu adi sözleşme gereği başlanacak olan inşaata gerekli izinler alınamadığı için hiç başlanamadığını, kararda davacının talebi geçersiz sözleşme ile ödenen paranın sözleşme tarihinden itibaren işlemiş yasal faizi ile istemi olarak nitelendirilmişse de, davacının dava dilekçesinde isteminin bu olmadığının açıkça görüldüğünü, davalılara atfedilecek hiçbir kusur yokken davacının taleplerinin de dışına çıkarak hüküm kurulmasının doğru olmadığı gibi hakkaniyete de aykırı olduğunu ileri sürerek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; alınan bilirkişi raporunda denkleştirici adalet ilkesine göre yapılan hesaplamanın doğru olduğu gerekçesiyle, davalılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalılar vekili; istinaf sebeplerini tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, geçersiz taşınmaz satışı sözleşmesi gereğince ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesi uyarınca tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 706, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 237, 1435 sayılı Tapu Kanunu'nun 26 ve 1512 sayılı Noterlik Kanunu'nun 60 ıncı maddesi

3. Değerlendirme

Temyizen incelenen kararda belirtilen gerekçeye, davalı şirketin geçersiz satış sözleşmesinin tarafı olmasına, davalı gerçek kişinin de şirket unvanı ve kaşesi bulunmaksızın 11.03.2014 tarihli makbuzda belirtilen parayı şahsen tahsil etmiş bulunmasına, dolayısıyla davacı tarafından ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesine göre ulaştığı tutarın davalılardan sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca tahsiline karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.