Logo

3. Hukuk Dairesi2023/1422 E. 2023/879 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Ticari taksi plakasının mülkiyetinin kime ait olduğunun tespiti.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından imzalanan ve tanıklarca imzalanan taahhütnamede plakanın davacıya ait olduğu açıkça kabul edildiğinden ve bu kabulün davalıyı bağlayıcı nitelikte olduğundan bahisle Daire'nin bozma kararının düzeltilmesi talebinin reddine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/223 E., 2022/32 K.

KARAR : Davanın kısmen kabulü

KARAR DÜZELTME İSTEYEN : Davalı birleşen davada davacılar vekili

Taraflar arasında birleştirilerek görülen ticari plaka mülkiyetinin tespiti ve tescil davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın asıl davanın taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine, Dairece kararın bozulmasına karar verilmiştir.

Birleşen davanın davacıları ve davalı vekillerince Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; ... sayılı ticari taksi plakasının alındığı tarihte yaşı küçük olduğu için ağabeyi olan davalı adına tescil edildiğini, davalı ile aralarındaki 18.01.1996 tarihli sözleşme ile davalının ticari plakada hakkı olmadığını, istendiği an devretmeyi taahhüt ettiğini, ancak devre yanaşmadığını ileri sürerek davalı

adına olan kaydın iptaline ve adına tesciline karar verilmesi talep etmiştir. Birleşen dosyada davacılar Sebahattin ve ... ticari plakayı davalı ... ile birlikte aldıklarını davalı adına olan kaydın iptali ile paylar oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.

II. CEVAP

Davalı; davalının dayandığı 1996 tarihli belgeye göre zamanaşımı dolduğunu, gerçekte ticari plakanın babası ve diğer kardeşleri ile kazanılan parayla alındığını, dava konusu belgeyi ağır hasta olan annelerinin isteği üzerine verdiğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Davalı ... vekili birleşen davaya karşı verdiği cevap dilekçesinde plakanın davacılar, davalı ve babaları tarafından alındığını, hak sahipliğinin buna göre belirlenmesi gerektiğini bildirmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 17.10.2014 tarihli ve 2014/123 E., 2014/365 K. sayılı ilamıyla zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Mahkeme kararına karşı davacı vekili temyiz talebinde bulunmuştur.

2. Mahkeme kararı, Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 24.03.2016 tarihli ve 2015/4077 E., 2016/8683 K. sayılı ilamıyla zamanaşımı süresi dolmadığı için esasının incelenmesi gereğinden bozulmuştur.

3. Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda mahkemenin 13.04.2018 tarihli ve 2016/329 E., 2018/212 K. sayılı ilamıyla davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ve asli müdaliller tarafından temyiz edilmiştir.

4.Mahkeme kararı, Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 20.01.2020 tarihli ve 2018/5957 E., 2020/303 K. sayılı ilamıyla müdahale talebinde bulunan hak sahibi olduğunu ileri süren diğer kardeşlerin müdahale talebi kabul edilerek sonuca uygun karar verilmesi gerektiğinden bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda yukarıda tarih ve sayısı verilen kararla davanın kısmen kabulüne plakanın 1/16 payının davacıya, 5/16'şar payın birleşen dosya davacıları Sadık ve ... ait olduğunun tespitine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl davanın taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Dairenin 04.10.2022 tarihli ve 2022/4880 E., 2022/7302 karar sayılı ilamıyla; davada dayanılan belgede "Ben Hakkı oğlu ..., Ocak 1996 tarihinde üzerime alınan ticari taksi plakasının (...) en küçük kerdeşim ...'a aittir. Yaşı küçük olduğundan dolayı benim üzerime alınmıştır. Ticari plakada bir hakkım yoktur. İstenildiği an devretmeyi taahhüt ediyorum." yazıları bulunduğu tanıklarca imzalandığı bu haliyle inançlı işlem olmayıp, açık kabul ve taahhüt bulunmakta olup davalıyı bağlayacağı gözetilerek asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

VI. KARAR DÜZELTME

A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran

Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı ve birleşen davanın davacıları karar düzeltme isteminde bulunmuştur.

B. Karar Düzeltme Sebepleri

1.Birleşen davada davacılar vekili ticari plakanın babaları ve 3 kardeşin katkıları ile alındığını tanıkların açıkça beyan ettiğini, Yargıtayın ilamında bozmada, belgede babanın imzası olduğunun kabul edildiğini, oysa belgede "babanın imzası olmadığı" davacının plaka alımında maddi katkısı bulunmadığını, ticari plakanın o yıllarda çalışan üç kardeşe ait olduğunu belirtilerek bozma kararının düzeltilerek onama kararı verilmesini talep etmişlerdir.

2.Davalı ... vekili, belgede babalarının imzası bulunmadığını, tanık beyanları ile davacının haklı olmadığının ortaya çıktığını, annelerinin isteği ile dava konusu belgenin verildiğini, zamanaşımı olduğunu, davanın ispat edilemediğini ileri sürerek bozma kararının düzeltilmesi istenmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık ticari taksi plakasının mülkiyetinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. (09.05.1960 tarihli ve 2/19 sayılı YİBK).

2.Yargıtay Dairesince bozulan bir hükmün, bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme, kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. (04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı YİBK).

3. Değerlendirme

1.Yargıtay kararının düzeltilmesi 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440 ıncı maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Bozma ilamında belirtilen gerekli nedeler karşısında ve özellikle, bozma kararlarının kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin taraflarca ileri sürülen sebeplerin incelenmesinin artık mümkün olmadığına ve imzası inkar edilmeyen taahhütnamede tanık imzasının bulunmamasının sonucu etkilemediğinin anlaşılmasına göre tarafların karar düzeltme dilekçelerinde bildirdikleri sebeplerin Dairece verilen bozma kararının düzeltilmesini gerektirecek nitelikte bulunmadığı anlaşılmıştır.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Karar düzeltme taleplerinin REDDİNE,

Aşağıda yazılı para cezalarının karar düzeltme isteyenlere yükletilmesine,

29.03.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.