Logo

3. Hukuk Dairesi2023/1442 E. 2023/3252 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tüketici işlemi kapsamında düzenlenen emre yazılı senetlerin geçersizliği ve senet bedellerinin iadesi talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Tüketici işlemlerinde kıymetli evrak niteliğinde sadece nama yazılı senet düzenlenebileceği, emre yazılı senetlerin tüketici yönünden geçersiz olduğu ve bu geçersizliğin senedi devralan üçüncü kişiye karşı da ileri sürülebileceği gözetilerek, yerel mahkemenin davalı ...'ı senet bedelinden sorumlu tutmaması hatalı bulunarak karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki alacak, senetlerin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı ve davalı ... vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalının başvurusunun esastan reddine, davacının başvurusunun kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I.DAVA

Davacı vekili; davacının kendisi ve kirada oturan üç oğlunun konut ihtiyaçlarını gidermek için, davalı şirketin ... İli ... İlçesi ... (...) Mahallesi 25642 Ada 6 parsel üzerinde yaptığı binadan dört adet daireyi toplam 890.000,00 TL karşılığında 22.01.2018 tarihinde adi yazılı satım sözleşmesi ile satın aldığını ve aynı gün peşinat olarak 100.000,00 TL ödeme yaptığını, satım bedelinin 300.000,00 TL'sinin davacıya ait ... İli ... İlçesi 21. Mahalle 16728 ada 46 parselde bulunan A Blok 2. Kat 4. Bağımsız bölüm numaralı ofisin ve 120.000,00 TL'sinin ise davacıya ait ... ili ... İlçesi 37. Mahalle 22244 Ada 21 parselde bulunan zemin kat 21 bağımsız bölüm numaralı fırın ruhsatlı dükkanının davalının bildirdiği üçüncü kişilere tapuda devredilmek suretiyle ödendiğini, bakiye 370.000,00 TL için ise, 30.07.2018, 10.01.2019, 30.07.2019, 10.01.2020, 30.07.2020 ve 10.01.2021 vade tarihli davalı namına senet düzenlenerek davalıya verildiğini, davacının 30.07.2018 vade tarihli 62.000,00 TL bedelli senedi bankaya ödeyerek geri aldığını, 10.01.2019 ve 30.07.2019 vade tarihli ve 62.000,00'er TL bedelli senetlerin ise diğer davalı ...'ın alacaklı olduğu icra dosyasından haczedilmesinden dolayı bu davalıya ödendiğini, ancak satın alınan dairelerin bulunduğu arsanın sahipleri tarafından davalı aleyhine ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/109 E sayılı dosyasında açılan davada davalı yüklenici üzerindeki tapuların iptal edildiğini, davacının edimin yerine getirmesinin artık mümkün olmadığını ileri sürerek, daire satış sözleşmesinin feshini, sözleşme kapsamında ödeme olarak verilen ve davalının

bildirdiği kişilere devri yapılan taşınmazların sözleşmede belirlenen değeri olan 420.000,00 TL'nin ve 30.07.2018 tarihli bonoya istinaden ödenen 62.000,00 TL'nin davalı şirketten dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, 10.01.2020 vade tarihli 62.000,00 TL bedelli, 30.07.2020 vade tarihli ve 62.000,00 TL bedelli senet ile 10.01.2021 vade tarihli ve 60.000,00 TL bedelli senetler için borçlu olunmadığının tespiti ile senetlerin iptalini, diğer davalı ...'a 10.01.2019 ve 30.07.2019 vade tarihli senetler dolayısıyla ödenen 124.000,00 TL'nin ise davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiştir.

II. CEVAP

1.Davalı ... vekili; davacının delil olarak sunduğu sözleşmenin şekil şartı eksik olan geçersiz bir sözleşme olduğunu, davacının tüketici olduğunu ve diğer davalı ile aralarında gerçek bir tüketici işlemi olduğunu ve dava konusu bonolarında ... bu tüketici işlemi dolayısıyla verildiğini ispat etmesi gerektiğini, dava konusu bonoların imzası inkar edilmemiş sebepten mücerret borç ikrarı içeren emre yazılı kambiyo senetleri olduğunu ve davacının sözleşmenin karşı tarafına karşı ileri sürebileceği itirazlarını davalıya karşı ileri sürülemeyeceğini, davalının iyi niyetli hamil olduğunu, davalının diğer davalı şirketten olan alacağının tahsili için ... 9. İcra Müdürlüğünün 2018/10944 E. sayılı dosyasında yaptığı takipte dava konusu senetlerin haczedildiğini ve davacı ...’a durumun birinci haciz ihbarnamesi ile tebliğ edilerek bildirildiğini, davacının ihbarnameyi tebliğ aldığını ve her hangi bir itirazda bulunmaksızın bono bedellerini icra dairesine ödeyerek teslim aldığını, davacının aradan geçen bir buçuk yılı aşkın zamandan sonra davalıdan ödeme talep etmesinin kötüniyetli olduğunu gösterdiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

2.Diğer davalı şirket davaya cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı ... ... Gıda ve İnş. Tic. Ltd. Şti. tarafından yüklenilen edimin ifasının mümkün olmadığından 22.01.2018 tarihli daire satış sözleşmesinin geçersizliğinin tespitine, davacı tarafından davalı ... ... Gıda ve İnş. Tic. Ltd. Şti.'ne 22.01.2018 tarihli sözleşmede; kayıt ve şartsız peşinat olarak 100.000,00 TL'nin verildiğinin düzenlendiği, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti ile tarafların edimlerini sebepsiz zenginleşme hükümlerince iade etmeleri gerektiğinden 100.000,00 TL ile 62.000,00 TL'nin davalı ... ... Gıda ve inş. Tic. Ltd. Şti.'den alınarak davacıya verilmesine, davacı tarafından söz konusu taşınmazların sözleşme kapsamında devredildiği ispat edilmiş olmakla 420.000,00 TL bedelin taleple bağlılık kuralına göre dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... ... Gıda ve İnş. Tic. Ltd.'den alınarak davacıya verilmesine, sözleşme kapsamında düzenlenen; 10.01.2020 vade tarihli 62.000,00 TL bedelli, 30.07.2020 vade tarihli 62.000,00 TL bedelli, 10.01.2021 vade tarihli 60.000,00 TL bedelli senetlerin geçersizliğinin tespitine, davacının söz konusu senetlerden dolayı davalılara borçlu olmadığının tespitine, ... 9. İcra Müdürlüğünün 2018/10944 E sayılı dosyasında takibe konu edilen senetlerin geçersizliğinin tespiti talebinin ve istirdat talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı ... vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı vekili; davalı ...'ın senetleri ciro yoluyla temlik alan iyi niyetli üçüncü kişi konumunda olmadığını, haciz dolayısıyla elinde bulundurulan senetlerden dolayı iyiniyetli yetkili hamile tanınan haklardan yararlanamayacağını, 10.01.2019 vade tarihli ve 30.07.2019 vade tarihli 62.000,00 TL bedelli senetler yönünden senetlerin geçersizliğinin tespiti ve istirdata ilişkin talebin reddi yönünden verilen kararın hatalı olduğunu, davanın tümüyle kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

2.Davalı ... vekili; davacı ile ile diğer davalı arasında gerçek bir satış sözleşmesi ve tüketici işlemi olup olmadığının araştırılması gerektiğini, soyut şekilde satış sözleşmesinin varlığı kabul edildiğinden İlk Derece Mahkemesince davanın tamamen reddine karar verilmesi gerektiği, müvekkili aleyhine hükmedilen davacının sözleşmenin geçersizliğinden dolayı taleplerini ancak sözleşmenin tarafı olan diğer davalıya karşı ileri

sürebileceğini, senetlerin geçersizliğinin davalıya karşı ileri sürelemeyeceğini, bonoların müvekkili yönünden geçerli olmasından dolayı davanın müvekkili yönünden reddi gerektiğini, müvekkili aleyhine hükmedilen vekalet ücreti ve yargılama gideri ve harçların kaldırılması gerektiğini, davalı şirketten alacaklı olan müvekkilinin davalı şirketin bankadaki kasasından icra müdürlüğü aracılığıyla haczedilen bonolara ilişkin davacıya birinci haciz ihbarnamesinin gönderilip herhangi bir itirazda bulunmadan 62.000,00 TL bedelli iki adet bonoyu vade tarihlerinde ödemekle davacının borcu kabullendiğini, aradan bir buçuk yıl sonra eldeki davayı açtığını, olayda iyiniyetli olduğunu, bu sebeple harç ve yargılama giderlerinden sorumlu olmayacağını belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; ödeme yaparken de senetlerin tüketici işlemi dolayısıyla verildiğini ve borçlunun edimini yerine getirmezse geçersiz sözleşme kapsamında geri istenebileceğine ilişkin her hangi bir ihtirazı kayıt koymadığı, o halde henüz ödenmeyen senet bedelleri yönünden davacının sorumluluğu yok ise de, davacının ödediği senetlerin bedeli olan 124.000,00 TL'yi artık bu davalıdan istemesinin mümkün olmadığı, İlk Derece Mahkemesinin davalı ... aleyhine açılan 124.000,00 TL'nin iadesi talebi yönünden davanın reddine karar vermesinin de yerinde olduğu, ancak davalı ...'a ödenen 124.000,00 TL bu davalıdan istenemez ise de, diğer davalı şirketin ödenen bu bedelden sorumlu olması gerektiği ve 124.000,00 TL'nin davalı şirketten tahsiline karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davalı ... Gıda İnş. Ltd. Şirketi aleyhine açılan davanın kabulüne, daire satış sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti davacı tarafından davalı ... ... Gıda ve İnş. Tic. Ltd. Şti.'ye peşinat olarak verilen 100.000,00 TL'nin davalı ... ... Gıda ve İnş. Tic. Ltd. Şti. alınarak davacıya verilmesine, davacı tarafından 30.07.2018 vade tarihli senede istinaden davalı ... ... Gıda ve İnş. Tic. Ltd. Şti.ye ödemesi yapılan 62.000,00 TL'nin davalı ... ... Gıda ve İnş. Tic. Ltd. Şti. 'dan alınarak davacıya verilmesine, davacının sözleşme kapsamında devrettiği taşınmazların bedeli olarak 420.000,00 TL'nin dava tarihi olan 02.01.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... ... Gıda ve İnş. Tic. Ltd. Şti.'den alınarak davacıya verilmesine, sözleşme kapsamında düzenlenen; 10.01.2020 vade tarihli 62.000,00 TL bedelli, 30.07.2020 vade tarihli 62.000,00 TL bedelli, 10.01.2021 vade tarihli 60.000,00 TL bedelli senetlerin geçersizliğinin tespiti ile davacının söz konusu senetlerden dolayı davalılara borçlu olmadığının tespitine, 10.01.2020 vade tarihli 62.000,00 TL bedelli senet ile 30.07.2020 vade tarihli 62.000,00 TL bedelli senetlerden dolayı ödenen 124.000,00 TL'nin davalı ... ... Gıda ve İnş. Tic. Ltd. Şti.'den alınarak davacıya verilmesine, davalı ...'a ödenen 124.000,00 TL'nin iadesi talebinin bu davalı yönünden reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; davalı ...'ın senetleri ciro ile temlik alan iyi niyetli 3. kişi olmadığını, 6502 sayılı kanunun 4/5 inci maddesi uyarınca kıymetli evrak niteliğinde senetlerin tüketici yönünden sadece nama yazılı senet düzenlenebileceği, aksi halde senetlerin tüketici yönünden geçersiz olduğunu, senetlerin kaynağı olan sözleşmenin feshi ile birlikte 6502 sayılı kanunun 4/5 inci maddesine aykırı olarak düzenlenen ve tüketici yönünden herkese karşı geçersiz olduğundan haciz yoluyla senedi elinde bulunduran davalı yönünden de geçersizliğine karar verilmesi gerektiğini, tüketicinin imzaladığı sözleşmenin ihtilaflı ya da geçersiz olması durumunda TMK'nın 2 nci maddesi uyarınca kötü niyetli davranıştan söz edilemeyeceğini, kaldı ki arsa sahipleri tarafından açılan sözleşmenin feshine ilişkin davada verilen kararın kesinleşme tarihinin her iki senedin ödeme tarihlerinden sonra olduğunu, bu nedenlerle 10.01.2019 vade tarihli ve 30.07.2019 vade tarihli 62.000,00 TL bedelli 2 senetten dolayı davalı ...'ın da sorumlu olması gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, adi yazılı ön ödemeli konut satış sözleşmesi dolayısıyla ödenen bedellerin iadesi ve sözleşme kapsamında verilen senetlerin iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un (6502 sayılı Kanun) 4 üncü maddesinin beşinci fıkrası.

3. Değerlendirme

1. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4/5 inci bendi, "Tüketicinin yapmış olduğu işlemler nedeniyle kıymetli evrak niteliğinde sadece nama yazılı ve her bir taksit ödemesi için ayrı ayrı olacak şekilde senet düzenlenebilir. Bu fıkra hükümlerine aykırı olarak düzenlenen senetler tüketici yönünden geçersizdir." şeklinde düzenlenmiştir.

2.Tüketici senetlerinin nama yazılı olmasının faydası, def’ilerin ileri sürülmesinde kendini gösterir. Eğer kıymetli evrak tedavüle çıkmışsa ve hamiline veya emre yazılıysa sadece mutlak def’iler ileri sürülebilecektir. Ancak nama yazılı olursa bu durumda temel ilişkiyle ilgili olsun veya olmasın tüm nispi def’iler de ileri sürülebilir olacaktır. Bunun sonucu olarak da tüketici örneğin malın ayıplı olması durumunda satıcıya karşı ileri sürebileceği def’ileri, hamile karşı da ileri sürebilecektir ya da dönme hakkını kullanmışsa ödeme yapmaktan kaçınabilecek veya indirim hakkını kullanmışsa senette yazan miktardan azını ödeyerek borcundan kurtulabilecektir. Yine eğer mal teslim edilmemişse tüketici ödemezlik def’ini de hamile karşı ileri sürebilecektir.

3.Tüketicinin düzenleyeceği kıymetli evraka böyle bir sınırlama getirilmesinin sebebi nama yazılı evrakın tüm def’ilerle birlikte devrediliyor olmasıdır. Böylece tüketici, aldığı mal ayıplı çıkarsa veya mal hiç teslim edilmezse bu def’ileri senedi devralan üçüncü kişilere de ileri sürebilecek ve zayıf taraf olan tüketici korunmuş olacaktır.

4.Somut olayda da davacı tüketici tarafından davalı satıcı şirket adına düzenlenen senetler nama yazılı düzenlenmediğinden davacının satıcı ile olan temel ilişkiden kaynaklanan def'ileri senedi elinde bulunduran üçüncü kişi durumundaki davalı ...'a karşı da ileri sürebilmesi mümkün olup adı geçen davalıya ödenen 2 adet senet bedelinden davalı ...'ın da sorumlu tutulması gerekirken, aksi yönde hüküm kuran Bölge Adliye Mahkemesi kararı usul ve yasaya aykırı olup bozulması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.